1. HABERLER

  2. GÜNDEM

  3. MECLİS'TE GÜNDEM YYK BÜTÇESİ
MECLİS'TE GÜNDEM YYK BÜTÇESİ

MECLİS'TE GÜNDEM YYK BÜTÇESİ

MECLİS GENEL KURULU DEVAM EDİYOR...

A+A-

YORGANCIOĞLU: “BELEDİYELERİN GELİRLERİNİN ORTADAN KALDIRILMASINA KARŞIYIZ”

“YEREL YÖNETİMLERİN YETKİLERİ AZALTILIYOR”

ÇAKICI: “ÜLKEDE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ YOK”

“HÜKÜMETİN İCRAATLARINI BENİMSEMEDİĞİMİZ İÇİN YASA TASARISINA RET OYU VERECEĞİZ”

“UYUŞTURUCUYLA İLGİLİ YASALARDA SATICIYLA BAĞIMLI AYRIMI YAPILMALI”

Meclis Genel Kurulu, Yüksek Yayın Kurulu Bütçe Tasarı’sıyla ilgili konuşmalarla devam ediyor.

Tasarı hakkında ilk sözü alan CTP- BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu sözlerine, meclisin geç toplanmasını eleştirerek başladı.

Yorgancıoğlu, “Her hükümet eksikleri ve yanlışları düzeltmekle yükümlüdür büyütmekle değil. Mazeretiniz özrünüzden daha büyüktür” dedi.

Bütçeye olumlu oy vereceklerini dile getiren Yorgancıoğlu, bunun yerine ülkede yaşananlarla ilgili konuşmak istediğini ifade etti.

Yorgancıoğlu, Ulusal Birlik Partisi’nin icraatlarını eleştirerek partiyi bazı firmalara sözünü geçiremeyerek bunun faturasını halka kesmekle suçladı.

Belediyelerin havalimanlarından aldığı harçların kaldırılmasını eleştiren Yorgancıoğlu, bunun “birilerine hediye edildiğini”  ve saklanmaya çalışıldığını öne sürdü.

YORGANCIOĞLU: “BELEDİYELERİN GELİRLERİNİN ORTADAN KALDIRILMASINA KARŞIYIZ”

On binlerce insana hizmet veren belediyelerin gelirlerinin ortadan kaldırılmasına karşı olduklarını söyleyen Yorgancıoğlu, gelirleri kesilen belediyelerin hep CTP’li belediyeler olduğunu ifade etti.

“Bunun bedelini ağır ödeyeceksiniz” diye konuşan Yorgancıoğlu, onbinlerce insana hizmet veren belediyelerin gelirlerinin azaltılmasına halkın sessiz kalmayacağını dile getirdi.

Yorgancıoğlu, Lefkoşa’daki belirli işyerlerinin şehir dışına çıkarılması için tahsis edilen alanlardan da bahsederek tahsis edilen yerlerin değerinin çok altına satıldığını söyledi.

Yorgancıoğlu, arsaların çok ucuz fiyatlara satıldığın dile getirerek, “Bundan birileri para yedi” dedi ve bu konunun araştırılmasının önüne geçilmesi için bu konunun belediyenin yetkisinden alınarak sanayi dairesine verildiğini ileri sürdü.

Toplumun meclis çalışmalarına inancı kalmadığını dile getiren Yorgancıoğlu, siyasi iradenin oluşması için halka fırsat verilmesi gerektiğini ifade etti.

Bu durumun sistemin kendisine de zarar verdiğini söyleyen Yorgancıoğlu, Beşir Atalay’ın Başbakan İrsen Küçük’le yaptığı toplantıda su dağıtımının özelleşeceği bilgisi verildiğini belirterek, “Kimden izin aldı? Kime sordu? Hangi belediye izin verdi buna?” diye sordu.

“YEREL YÖNETİMLERİN YETKİLERİ AZALTILIYOR”

Yorgancıoğlu, dünyada yerel yönetimlere yetki verilirken KKTC’de yerel yönetimlerin yetkilerinin ellerinden alındığını söyledi.

Hükümeti “hükmeden değil itaat eden” olmakla suçlayan Yorgancıoğlu, CTP’nin yaşananlara tepki koyduğunu belirtti.

Yorgancıoğlu suyun gelmesine değil özelleştirmeye karşı olduklarını ifade ederek, “Buna sizin belediyeleriniz de karşıdır. Sorun bakalım hangisi kabul eder? Niye istifa etti sekreteriniz?” dedi.

Yerel yönetimlerin kurumsal yapılarının bozulmasına, gelirlerinin azaltılmasına ve yetkinlerinin azaltılmasına karşı olduklarını söyleyen Yorgancıoğlu, “Meclisin tavanını başınıza yıkacağız ama size bunu yaptırmayacağız” diye konuştu.

ÇAKICI: “ÜLKEDE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ YOK”

Yorgancıoğlu’ndan sonra söz alan TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, ülkede basın özgürlüğü bulunmadığını söyledi.

Çakıcı, devlet televizyonunda çalışanların düşüncelerini ifade etmekte sorun yaşadıklarını öne sürdü.

TAK ve BRT yönetim kurullarındaki duruşun muhalefetin sesini kısmaya yönelik olduğunu iddia eden Çakıcı, muhalefetle ilgili demeçlerin eksik yayınlandığını, hükümetle ilgili demeçlerin ise öne çıkarıldığını söyledi.

Özel sektöre ise gazetecilerin işlerinin “genel yayın yönetmeninin iki dudağının arasında olduğunu” dile getiren Çakıcı, özel sektörde de gazetecilerin özgür olmadığını belirtti.

Çakıcı, resen vergiler ve kira artışlarıyla özel televizyonların da tehdit altında olduğunu dile getirerek, bu kuruluşlara destek verilmesi gerektiğini ifade etti.

Basın İş Yasası geçse de henüz işlevsel olmadığını dile getiren Çakıcı, “Gazeteciler baskı altında ve susturuluyorlar, özgür düşüncelerini dile getiremiyorlar” diye konuştu.

Meclisteki nisap sorununun Ulusal Birlik Partisi içindeki çatışmayı gün yüzüne çıkardığını öne süren Çakıcı, “Ahmet Kaşif, Hasan Taçoy, Zorlu Töre başta olmak üzere muhalif milletvekilleri meclisi açmadı. Küçük’le Kaşif toplantıya girdi ve hükümet içinde koalisyon toplantısı yapıldı. Meclisin açılmamasının en önemli nedeni Ulusal Birlik Partisi’nin karpuz gibi ikiye ayrılmasıdır” dedi.

Çakıcı, bu sözlerinin ardından Zorlu Töre’ye “Hangi pazarlıkla meclis açıldı?” diye sordu.

Meclisin açılmasının tüm ülkeyi ilgilendirdiğini belirten Çakıcı, bu nedenle parti içindeki sorunların tüm ülkeyi ilgilendirdiğini kaydetti.

“HÜKÜMETİN İCRAATLARINI BENİMSEMEDİĞİMİZ İÇİN YASA TASARISINA RET OYU VERECEĞİZ”

Çakıcı, hükümetin icraatlarını benimsemedikleri için yasa tasarısına da ret oyu vereceklerini dile getirdi.

Hasan Taçoy’un Türkiye’deki Akit Gazetesi’ne verdiği demeçleri eleştiren Çakıcı, “Taçoy bütün memleket işlerini bıraktı kaç milletvekili oruç tutar onun hesabını yapıyor, Akit Gazetesi’ne bunu söylüyor” diye konuştu.

Taçoy’un gece kulüpleriyle ilgili açıklamalarını da eleştiren Çakıcı, “Bu mekanlar ne zaman açıldı? Madem bu yerlerde fuhuş yapıldığını düşünüyor neden soru önergesi, yasa önergesi getirmedi? Neden bununla ilgili bir çalışma getirmedi?” diye sordu.

Daha sonra Çakıcı’nın Taçoy için, “Sanki muhalefet milletvekili gibi açıklamalar yapıyor” sözleri üzerine Zorlu Töre, “UBP o kadar büyük bir parti ki, muhalefet görevini de sizin elinizden aldık” ifadelerini kullandı.

Çakıcı, Taçoy’un Türkiye’den yapılan yardımlarla ilgili açıklamalarını da eleştirdi.

Partiyi, İrsen Küçük’ü ve Hasan Taçoy’u dalkavuklukla suçlayan Çakıcı, “Bu kadar kişiliksiz bir siyaset, bu kadar dalkavukça bir siyaset olamaz” diye konuştu.

İktidar olmak isteyen tüm partilerin “sırtını AKP’ye dayadığını” iddia eden Çakıcı, “Allah’ı bile kandırmaya çalışıyorsunuz” ifadelerini kullandı.

UBP’nin kendi iç kavgaları yüzünden icraat yapamadığını kaydeden Çakıcı, yabancı şirketlere karşı ülkedeki üreticinin korunmadığını, yerli üretimin yok edildiğini söyledi.

“UYUŞTURUCUYLA İLGİLİ YASALARDA SATICIYLA BAĞIMLI AYRIMI YAPILMALI”

Bağımlıyla satıcı arasında ayrım yapılmadan yasa yapılmasını doğru olmadığını da dile getiren Çakıcı, bunun bağımlılara satıcılar gibi yüksek cezalar verilmesine neden olacağını ve insanlık suçu meydana getireceğini kaydetti.

Türkiye’de uyuşturucu bağımlılarının cezaevine değil tedavi merkezlerine gönderildiğine işaret eden Çakıcı, “Satıcının cezasının artırılmasına tarafım ama bağımlıya yüksek ceza verilmesi insanlık suçudur” diye konuştu.

Bazı Avrupa ülkelerinde uyuşturucu kullanımının serbest bırakılması konusuna değinen Çakıcı, bu ülkelerde üç çocuktan ikisinin uyuşturucu kullanmayı denediğini, bunun da eroin satımına yol açtığını, devletin de esrar satımı yaparak eroin satımını engellemeye çalıştığını kaydetti.

Ülkede uyuşturucu deneme oranının düşük olduğuna dikkat çeken Çakıcı, serbesiyete geçmenin deneme oranını artırmaktan başka bir işe yaramayacağını dile getirdi.

Nisap sorununun hükümetin bittiği anlamına geldiğini de söyleyen Çakıcı, son zamanlarda verilen vatandaşlıkları da eleştirdi.

Bu vatandaşlıkların seçmen ithali olduğunu iddia eden Çakıcı, UBP taraftarı kişilerin vatandaş yapıldığını öne sürdü.

Kan yoluyla ya da evlilik yoluyla vatandaşlık vermeye taraftar olduklarını söyleyen Çakıcı, aksi durumlara karşı olduklarını ekledi.

 

Kaynak: TAK

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.