Sevgilisi Münevver Karabulut'u başını keserek öldüren Cem Garipoğlu'nun ailesi mahkemenin 1 milyon 250 bin TL manevi, 37 bin TL maddi tazminat ödenmesi kararına itiraz etti.

GALERİ İÇİN TIKLAYINIZ

Garipoğlu Ailesi, avukatları aracılığıyla Yargıtay'a yaptıkları temyiz başvurusunda, manevi tazminat miktarının ciddi anlamda kendilerini fakirleştireceğini ve ödemelerinin mümkün olmadığını savundu.

110 BİN TL BAŞVURU HARCINI YATIRDILAR

Temyiz başvurusu için mevzuat gereği 110 bin TL harç yatıran Garipoğlu Ailesi'nin dilekçesinde şu ifadelere yer verildi. "Takdir edilen manevi tazminat miktarı fahiştir. Halihazırda 3 çocuğumuzun daha iaşesi ve geleceğinden sorumlu olduğumuz göz önünde tutulursa ciddi anlamda fakirleşme yaratacaktır. Bu miktarı ödememiz mümkün değildir. Usül ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmektedir.

'OLAYDAN ÖNCEKİ DURUMLARINA BAKIN'

"Yerel mahkemece hükmedilen 1 milyon 250 bin TL manevi tazminat miktarı, aylık 2 bin 500 TL geliri olan bir kişinin 41 yıllık kazancına eşittir. Davacıların olay tarihinden önceki sosyo-ekonomik durumları nazara alınarak, sebepsiz zenginleşme yaratmayacak, özendirici nitelik taşımayacak
bir nitelikte olduğunun kabulü mümkün değildir. Baba Nida Garipoğlu'nun zenginliğine karine gösterilen şirket ortaklıklarının hisse değeri 42 bin TL'dir."

LİSE SON SINIFA KADAR DEVLET GÖZETİMİNDEYDİ

Aile dilekçede ilginç bir savunma da yaptı. Yerel mahkeme, gerekçeli kararında, şiddet eğilimi gösterebilecek çocukların 7 yaşından itibaren tespit edilebileceğini, buna dair erken uyarı işaretleri bulunacağını ancak anne ve baba Garipoğlu'nun bu sorumluluğu yerine getirmediği belirtilmişti.

Garipoğlu Ailesi, temyiz başvurusunda buna da tepki gösterdi:

"Cem o tarihe kadar hiçbir kavgaya karışmadı. Lise son sınıfa kadar devletin gözetimi altında eğitim gördü. Okullarda rehber öğretmenler var. Öğretmenlere pedagojik eğitim verilmektedir. Cem sorunlu bir gelişim gösterseydi öğretmenleri ve rehber uzmanları tarafından fark edilmesi ve bizim bu konuda uyarılmamız gerekmez miydi? O halde zarardan bizimle birlikte öğretmenleri, dolayısı ile kamu da sorumludur."

Habertürk