Asıl adı Kadir Doğrubakar. Twitter hesabındaki isim de, fotoğraf da gerçek. Aslen Üsküplü. Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde okuyor. Aslında 10 yıldır üniversiteli, bu da üçüncü üniversitesi. Trakya Üniversitesi Fizik bölümünü dördüncü sınıfta bırakmış ve bir tekstil fabrikasında çalışmaya başlamış. O dönemi “Hayatımın dönüm noktasıydı” diye anlatıyor: “Kazakları katlayıp çuvallara yerleştirip taşıyorduk. Bildiğin hamallık yani. Maaş desen asgari ücret. Böyle devam etmez deyip uzun süredir uğraştığım internetten para kazanmanın yollarını aramaya başladım ve internet reklamcılığına giriştim. ‘yenisesler.net’ diye bir site açtım. Amatör şarkıcıları topluyordum. Öyle çok kazandırmıyordu ama çuval taşımaktan kolaydı. Bu arada tekrar üniversite sınavına girdim. Isparta’da iki yıllık bilgisayar programcılığını kazandım. Bir başarısızlık yaşayınca daha dibini göremem diyorsun; o cesaretle bitirdim orayı. Sonra dikey geçişle Yıldız Teknik Üniversitesi’ne…”

ROMANTİKLİKTEN ODUNLUĞA

Bu arada yazılım geliştirdiği internet kazanç kapısı oluyor. Twitter’a da Twitter aleminin ihtiyaçlarını keşfetmek için giriyor. Günde sekiz saatini internette geçirince “Ya twitter ya ben” diyen kız arkadaşı tarafından terkediliyor. Birkaç ay sonra başka bir kızdan hoşlanmaya başlıyor. Bu kez Twitter’ı onu etkilemek için kullanıyor. Ancak romantik şiirler de “Gözünde büyütürsen, dizinde uyutamazsın” tarzı aforizmalar da kızı etkilemeye yetmiyor. O günleri “Anladım ki kadınlar romantik erkeklerden hoşlanmıyor” sözleriyle anıyor. Kuzeninin Twitter’daki rumuzunu ‘Odun Herif’ olarak değiştirmesiyle sosyal medyada önüne yeni bir kapı açılıyor. Justin Bieber hayranlarıyla kavgası, ardından Nihat Doğan’a sataşmasıyla bir anda takipçi sayısı patlıyor.
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun başladığı 17 Aralık öncesi hiç siyasi tweet atmayan Odun Herif, Gökçek’e bulaşınca kendi deyimiyle ‘ortalık kan gölüne’ dönüyor. Takipçiler, mention’lar… Ertesi gün yaptıklarını gazetelerden okuyor.
“O güne kadar hiç siyasi takipçim yoktu. Her siyasi partiden, belediye başkanı, gençlik kolları vs takipçiler gelmeye başladı. Bir siyasi parti liderinin oğlu aradı. İşin garibi MHP’lisi, BDP’lisi, CHP’lisi, Saadet Partilisi, hatta AK Partilisi hepsi beni kendine yakın hissediyor. Oysa çizgim belli. Ben kendimi bir siyasi partiye veya örgüte ait hissetmiyorum, fikirlerim var ve bunları mizahla dile getiriyorum.”

ODUN HERİF MARKA YOLUNDA

Tehdit almadığını söylüyor. “Aşağılamam, küçük düşürmem, küfretmem, tadında mizah yapmaya çalışıyorum, bu nedenle korkum da olmadı” diyor. Belli bir siyasi kimlikle yaftalanmak istemiyor. Ama Facebook’ta siyasi eleştirilerini paylaşan babasını zor tuttuğunu söylüyor. Kısa videolarla geliştirmeyi planladığı Odun Herif karakterini yakında markalaştırmayı düşünüyor. Yarattığı karakterle anlatmak istediğini ise şöyle özetliyor:
“Fikirlerimizi açık şekilde dile getirmeli ve yanlış olanı eleştirmeliyiz. Bunu yaparken de mizahı kullanmalıyız. Mizah her şeyden güçlü bir silah. Yoksa Suriye gibi olmamamız için hiçbir neden yok. İçimizde o kadar çok kin, nefret besliyor ve birbirimizi o kadar çok ötekileştiriyoruz ki…”

FIŞKİYEYİ KİM KIRDI FOTOŞOPTU SANIRIM

- Sahte diyalogları anlamak her zaman mümkün değil. Fotoşopla yapılanları belki anlayabilirsiniz ama farklı yöntemlerle gerçekçi yapılanlar var. Onu anlamak mümkün değil. Ancak o kişinin profiline girip o tweet’i atıp atmadığına bakarsınız, tweet’i sildiyse yapacak bir şey yok, anlayamazsınız. ‘Fışkiyeyi kim kırdı’ tweet’i fotoşoptu sanırım ama insanlar onun fotoşop olup olmadığıyla ilgilenmiyor, işin mizahıyla ilgileniyor. Bunu Melih Gökçek yazsa hakikaten komik olurdu, onunla ilgileniyor.
- Odun herif ne yapacağı belli olmayan bir karakter; normal bir insanın söyleyemeyeceği şeyleri çok rahat bir şekilde yazıyor ve hiç yadırganmıyor. “Gideyim de Facebook’tan kızı dürteyim” yazıyorum, insanlar gülüyor, paylaşıyor. Normal biri dese “sapık mısın” derler. Öyle bir güzelliği var.
- Ahlaksız teklif yapan da var, ilanı aşk eden de, artık şaşırmıyorum. Dost, akraba, ev gezmelerine gidiyorum bu sıralar. Odun Herif olduğumu öğrenenler bizimkilere “Oğlanı da getirsene” diyorlarmış.
- “Küçükken bilim adamı olacağım” dermişim, nereden duyduysam. Şimdi uzun vadeli planlar yapmıyorum. Tabii ki eğitimini aldığım işi yapmak istiyorum ama hayat beni nereye götürürse oraya gideceğim. Bir buçuk sene önce sosyal medyayla alakam yoktu. Şimdi hayatımın çok büyük bölümünü işgal ediyor.
- Normalde komik değilim herhalde. Ama odun bulurlar. Bazen öyle şeyler soruyorum ki; anlamadığım bir şeyi sorduğumda dalga geçiyorum zannediyorlar, ya anlamamışım arkadaş anlat işte. Mention’u çok sonra öğrendim mesela.
- Geleceğin liderlerinin sosyal medyadan çıkacağına inanıyorum. Sosyal medyayı iyi kullanan değil, bizzat içinde olan.
- Nihat Doğan sevdiğim bir insan, çok eğlenceli. Ama çok önyargılı yaklaşan, küfredelim diye bekleyenler var. Ben sevdiğimden takıldım aslında. Beni engellemişti en başta. Sonra barıştık. Şimdi Atilla Taş ile Nihat Doğan ne zaman ihtiyacım olsa yardımıma koşuyorlar.
- Twitter’da çok izlenmek için bir ünlüye sataşmak bir yöntem ama doğru bir şekilde sataşmak lazım. Tadında olduğu zaman sen de eğleniyorsun, karşı taraf da.