Hükümet programında yazılanları uygulamanın iki partinin de boynunun borcu olduğunu ifade eden Çağlar, nisap sorunu, komitelerdeki çalışmaların kilitlenmesi gibi mazeretlere yer olmadığını vurguladı. Koalisyon hükümetindeki oluşumun, iki partinin her konuda hem fikir olacağı anlamına gelmediğini ifade eden Çağlar, eleştirilere ve farklı görüşlere de açık olunmasının şart olduğunu söyledi. Hükümet programında takvimlendirilmesinin önemli bir nokta olduğuna dikkat çeken Çağlar, ADA TV’de Gözde Bekir’in sunduğu Günaydın Ada programına konuk oldu.

“İKTİDARIN KURULMASI ZOR”

Hükümetin nitelikli ve güçlü çalışmasının toplum adına olumlar sonuçlar çıkaracağını ifade eden Çağlar, sayısal anlamda iktidarın kurulmasının zor olduğunu kaydetti. Alternatifli eleştirilerin önemine değinen Çağlar, güçlü muhalefet olabilmek için milletvekili sayısının yüksek olması gerekmediğinin altını çizdi. Parti tabanlarındaki düşüncelerin hükümet programına yansıdığını dile getiren Çağlar, tek sesin çıkacağı iktidarın verimli olamayacağını vurgulayarak “Meclisten çıkarım, bildiğimi okurum demekle bir yere varılamaz.” şeklinde konuştu.

Çağlar, herkesin hükümeti takip etmesi gerektiğine işaret ederek günlük yaşamda yasama ve yürütmeyi farklı görmenin gerekli olmadığının altını çizdi. Yasamadaki çalışmaların yürütmenin işini kolaylaştıracak şekilde olması gerektiğini belirten Çağlar, “Yasamadaki çalışmaların meclise gönderilmesinde Bakanlar Kurulu kararlarında hükümet programındaki gibi değilse de, parti içinde meclise seslendirmek gerekir.” diye sözlerine ekledi.

“TAKVİM İYİ AMA…”

Hükümet programında takvimlendirilmesinin önemli bir nokta olduğuna dikkat çeken Çağlar, yine de nasıl sorusunun cevabının daha geniş bir şekilde yer aldığı bir programın bireysel anlamda özlediği şey olduğunu söyledi. “Size göre bu programın önceki hükümet programlarından farkı nedir” sorusunu da yanıtlayan Çağlar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hükümet programının daha donanımlı olabilmesi için olasılıklar yaratılmaya, kurulan hükümet bir kere daha hükümet kurma çalışmalarına program yazılmadan önce başlandı. Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) tarafından müzakere taslağı görüşülerek gerek Ulusal Birlik Partisi (UBP) gerekse Demokrat Parti Ulusal Güçler (DP-UG) ile Toplumcu Demokrasi Partisi’yle (TDP) içi doldurulmaya çalışıldı. Buralardan mütabık kalındıktan sonra cumhurbaşkanlığına götürüldü ki kalan sürede de program genişletilebilsin.”

“FORA DEME ZAMANI”

Hükümet programında yazılanları uygulamanın iki partinin de boynunun borcu olduğunu ifade eden Çağlar, nisap sorunu, komitelerdeki çalışmaların kilitlenmesi gibi mazeretlere yer olmadığını vurguladı. Çağlar, hükümeti oluşturan partilerin, hükümeti hayata geçirme noktasındaki ciddiyetin ve samimiyetin, toplumun önünde rahatlıkla görüleceğini kaydetti.

“ŞEFFAF OLUNMALI”

Koalisyon hükümetindeki oluşumun, iki partinin her konuda hem fikir olacağı anlamına gelmediğini ifade eden Çağlar, eleştirilere ve farklı görüşlere de açık olunmasının şart olduğunu söyleyerek sözlerini şöyle tamamladı:
“Yasaları aceleyle geçirme algısı olmaması gerekiyor.

6 ayda yazılacak yasanın 5. Aya gelindiğinde oluşacak sıkıntıyı, öngörülen yasanın neden çıkamadığını şeffaf ve net şekilde toplumda paylaşmak gerekiyor. Yasaları biz tartışıyoruz. Yasaların çıkabilmesi için sadece hükümetin değil, muhalefet ve sivil toplumların da elini taşın altına koyması gerekiyor. Aksi halde alelacele noktaya gelinirse sıkıntılar çoğalır.”

Star Kıbrıs