1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ORMANCILIK GÜNÜ YARIN KUTLANACAK
ORMANCILIK GÜNÜ YARIN KUTLANACAK

ORMANCILIK GÜNÜ YARIN KUTLANACAK

21 Mart Dünya Ormancılık Günü yarın kutlanacak

A+A-

21 Mart Dünya Ormancılık Günü yarın kutlanacak… Orman Mühendisleri Odası ile Ormancılar Derneği, Dünya Ormancılık Gününü kutlayarak, ülkede ormancılıkla ilgili yasal çalışmalar yanında ormanların korunması ve geliştirilmesi için adım atılmasını istedi.

Orman Mühendisleri Odası Başkanı Can Conkbayır, kuzey yarımkürede İlkbaharın, güney yarımkürede de sonbaharın başlangıç günü olan 21 Mart’ın “Dünya Ormancılık Günü” olarak kutlandığını kaydetti.
Conkbayır, KKTC’de de bu günün 1978 yılından bu yana 41 yıldır kutlandığını belirterek, “Ormancılık Günü”nün ilan edilmesinin amacının; “Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de mevcut ormanların korunması, geliştirilmesi ve çok yönlü faydalarının çeşitli yayın organları ile halka duyurulması ve bu yöndeki farkındalığın artırılmasını sağlamak” olduğuna işaret etti.

Orman Mühendisleri Odası olarak bu yılki Dünya Ormancılık Günü basın açıklamasında, her yıl olduğu gibi halka ormanların fayda ve önemini hatırlatmak, dilek ve temennilerde bulunmak yerine ormanlar konusunda mevcut bazı gelişmelere değinerek uyarılar yapmayı daha uygun bulduklarını belirten Conkbayır, şöyle devam etti:
“Ülkemizin ulusal ormancılık amaçlarının başında mevcut orman alanlarımızın etkin bir şekilde korunması ve geliştirilmesi, yeni orman sahalarının kurulması ve toplumun genelinin ormanların tüm fonksiyonlarından en iyi şekilde faydalanmasının sağlanması gelmektedir. Bu politikanın geçmişte dönemin siyasi iradesinin desteği ile ormancılarımız tarafından iyi bir şekilde uygulanması neticesinde Kıbrıs Cumhuriyeti döneminden 35,000 hektar düzeyinde devralınan orman varlığı günümüzde 76,000 hektar düzeyine ulaşmıştır. KKTC’nin kuruluşunun ilk yıllarında ağaçlandırma çalışmalarına potansiyel teşkil eden devlet arazileri bu amaçla kamu yararı ilkesine uygun olarak orman ilan edilmek için ayrılmış ve neticede bu araziler zaman içerisinde ağaçlandırılarak 2007 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla ‘Orman Mülkiyeti’ olarak kayda geçmiştir. Bu dönem içerisinde, ağaçlandırmaya ayrılan arazilerde büyük ağaçlandırma çalışmaları gerçekleştirilmiş, yaratılan yeni ormanlarla birlikte geçmişte yanarak zarar gören orman sahaları da yeniden ağaçlandırılmıştır. Bu çalışmaların devam ettiği dönem içerisinde 1995 ve 1998 yıllarında büyük orman yangınları çıkmış ve bu yangınlar neticesinde yanan orman sahaları da yeniden ağaçlandırılmıştır. Önemli miktarlarda kamu kaynağı kullanılarak büyük emekler harcanarak yapılan ağaçlandırma çalışmalarının neticesinde günümüzde orman varlığımız ülke alanının %23’ü seviyesine ulaşmıştır.”
Conkbayır, yasalarla ilgili sorunlara da değindiği açıklamasında, önemli bazı kaygı verici durumların bulunduğunu belirtti ve şunları kaydetti:

“2003 yılında çevre ve sivil toplum örgütlerinin itirazlarına ve Anayasaya aykırılık davası açmasına rağmen orman arazilerinin ‘Kamu Yararı’ adı altında turizm yatırımlarına ayrılabilmesi ile neticelenen ‘19/2003 sayılı Alçak Orman Arazilerinin Devri ve İcarı Yasası’ çıkarılmış ve bu yasa ile Bafra bölgesinde turizm yatırımlarına ayrılan orman arazileri belirlenmiştir. Anayasa Mahkemesi’nde açılan dava ise ne yazık ki Anayasamızın orman arazilerinin yasa çıkarmak koşuluyla ‘Kamu Yararı’ adı altında farklı amaçlarla kiralanabilmesine cevaz vermesi neticesinde kaybedilmiş ve yapılan bu yasa yürürlüğe girmiştir. Bu yasa ile binlerce dönüm orman arazisi kaybedilip, üzerine turizm tesisleri yapılması için kiralandığı yetmezmiş gibi son zamanlarda ‘63/1993 sayılı Taşınmaz Hazine Malları Kiralama ve Değerlendirme Yasası’ da bu tür uygulamalara dayanak yapılmaya başlanmış ve farklı bölgelerde bulunan bazı orman arazileri Devlet Emlak Malzeme Dairesi tarafından üniversite ve otel yatırımlarına kiralanmıştır. Bu uygulamanın tamamen yasadışı olduğu gibi son derece yanlış ve orman alanlarımız için tehlikeli olduğunu düşünmekteyiz. Bu tür icraatlar mevcut yasalarda ve uygulamada uyumsuzluklar ve boşluklar olduğunu göstermekte, ormanlarımızla ilgili olarak yürürlükte bulunan yasaların en kısa zamanda güncellenmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır.”
Can Conkbayır, öte yandan “Kamu Yararı” ilkesi ve yürürlükteki yasa ve tüzükler farklı yorumlarla esnetilerek toplum genelinin hizmetinde olması gereken binlerce dönüm orman arazisinin herhangi bir ihale dahi yapılmadan; kuru-sulu tarım, zeytinlik kurma, büfe veya restoran gibi orman dışı ticari veya keyfi faaliyetlerde kullanılma amaçlı olarak şahıslara, derneklere ve şirketlere kiralandığını ifade ederek, “Geçmişte yapılmış bu tür kira sözleşmelerinin uzatılmasının önüne geçilmesi ve bu konularda da Hükümetimizin en kısa sürede harekete geçerek toplumumuzun ortak malı olan ormanlarımızla ilgili mevzuatı çağımızın ve ulusal ormancılık politikamızın gereklerine uygun bir şekilde güncellemesi elzem görülmektedir” dedi.

Conkbayır, insan kaynaklı müdahalelere de işaret ederek, uzun yıllardır ormanlara zarar veren ve ormanları yok eden Yasadışı Başıboş Hayvan Otlatma ve Ormanlarda Kaçak Kesim gibi insan kaynaklı müdahalelerin ise hala devam ettiğini ifade ederek, “Yasadışı olmasına rağmen keçi yasağı olan köylerde ormanda keçi otlatarak ormanı adeta kemiren bazı çobanlara trajikomik bir şekilde devletten hayvan başına gelir desteği ödenmeye devam edilmektedir. Kaçak ve yasadışı bir şekilde orman içerisine kurulan bazı mandralara ya göz yumulmakta, ya açılan davalar sonuçlandırılmamakta ya da yıkılmasını önleyecek yasal kılıflar aranmaktadır. Bu uygulamalar emsal teşkil edeceğinden gelecekte telafisi olanaksız zararlara neden olacaktır” uyarısında bulundu.

Conkbayır, Orman Dairesi Teşkilat Yasasına da dikkat çekerek, şöyle devam etti:
“Orman Dairesi kadrolarında son 16 yıldan beri ilk kez bu yıl içerisinde 4 kişilik Orman Mühendisi personel istihdam edilmesi olumlu bir gelişme olmasına rağmen halihazırda Orman Memuru kadrosundaki eksiklikler nedeniyle ormanlarda yeterli denetim ve devriyelerin yapıldığını söylemek mümkün görünmemektedir. 1989 yılında çıkarılan Orman Dairesi Kuruluş ve Teşkilat Yasası ile belirlenen kadro yapısı geçen 30 yıl içerisinde hiç revize edilmemiştir. Geçen süre içerisinde bu kadro yapısı, orman varlığının %50 oranında artması ve buna bağlı olarak dairenin büyüyen iş hacmi ile makine ve araç parkının genişlemesi neticesinde yetersiz kalmakta ve değişiklik yapılması gerekmektedir.”

Can Conkbayır, “orman zararlılarıyla mücadele ve yangınlar” konusuna da değinerek, ormanlara büyük zarar veren Çamkese böceği konusunda son yıllarda düzenli olarak gerçekleştirilen havadan biyolojik mücadele çalışmalarının ve kış döneminin soğuk ve yağışlı geçmesinin de etkisiyle bu zararlının önemli ölçüde kontrol altına alındığını, ayrıca mevcut hükümet döneminde yapılan değişiklikle mevsimlik olarak işe alınan Orman Yangın Ekiplerinin istihdam şeklinin şeffaflaştırıldığını ve siyasetin etkisinden arındırma yönünde güzel adımlar atıldığını kaydetti.
Bol yağışlı bir kış periyodu geçirilmesi nedeniyle orman sahalarında ve orman yangın emniyet şeridinde yoğun bir ot örtüsü oluştuğunu ifade eden Conkbayır, bu ot örtüsünün yangın mevsimine girilmeden önce orman yolları ve yangın emniyet şeritlerinden temizlenmesi için mutlaka önlem alınması gerektiğine vurgu yaptı.
Conkbayır, “Dileğimiz hükümetin yukarda bahsedilen önemli sorunların çözümü için sorumluluk almasıdır” diyerek, 21 Mart Dünya Ormancılık Günü’nü kutladı.

Ormancılar Derneği de, dünyanın en önemli yenilenebilir doğal kaynaklarından olan ormanlara gereken önemin verilmesi için Avrupa Tarım Federasyonu’nun (CEA) konuyu Birleşmiş Milletlere getirdiğini ve Gıda Tarım Organizasyonu’nun (FAO), 21 Mart 1971 tarihinde 21 Mart’ı; Dünya Ormancılık Günü olarak kabul ettiğini kaydetti.
Bütün dünyada olduğu gibi 21 Mart günü ile başlayan haftanın “Orman Haftası” olarak kutlandığı belirtilen açıklamada, Kuzey Kıbrıs’ta da 21 Mart’ın Ormancılar Günü olarak kutlandığı belirtildi.
Ormancılar Derneği, “Bizim için manevi olan bir gündür. Biz Ormancılar Derneği olarak her gün orman varlığımızı korumak geliştirmek için çaba sarf etmekteyiz” diyerek, “ormanların düşmanının çok” olduğunu işaret etti ve “Bu düşmanlara karşı koyup, ormanlarımızı korumalıyız. Ormanları korumak her yurttaşın görevidir” ifadelerini kullandı.

Dernek, bu görevi icra ederken de dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı:
“Ormanlık alanlarda hiçbir nedenle ateş yakmamalıyız. Yakanları uyarıp ateşi söndürmeliyiz. İlgililere haber vermeliyiz (Alo Yangın: 177), Yanan sigara ve kibrit vb. maddeleri ormanlık alanlara atmamalıyız. Keçileri ormanlık alanlarda otlatmamalıyız, Özellikle ağaçlandırma sahalarında. Orman Dairesinden izinsiz ağaç kesimi yapmamalıyız, Ormanlık alanlara cam şişe, bardak vb. maddeleri gelişigüzel atmamalıyız, Çünkü cam madde, güneş ışığı karşısında mercek görevi görerek ışığı toplar ve kuru dallara, yapraklara yansıtır. Isınan dal ve yapraklar tutuşup büyük bir yangına neden olabilir. Ormanlarımız, yasalarla da korunmuştur, izinsiz ağaç kesmek, ormanlara çeşitli yollarla zarar vermek yasalarımız karşısında büyük suç sayılmıştır. Ormanı, doğayı korumak, geliştirmek ve düzenlemek yurdumuz için çok önemlidir. Ormanın yararları, ormanlardan ekonomik olarak yararlanmanın yolları her vatandaşa anlatılmalı ve ormanı korumanın hepimizin görevi olduğu anlatılmalıdır. Bu süreçte bize destek olan saygıdeğer halkımıza teşekkür ederiz. Yalnız halkımızın değil tüm siyasilerin ve devletimizin orman politikasını tekrar gözden geçirmesini temenni ederiz. Tüm meslektaşlarımızın Ormancılık Günü’nü kutlar daha yeşil ve daha güzel bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olmasını dileriz.”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.