1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ÖZGÜR, ‘KARIŞMAYIN, ÖLDÜRÜRÜM’ DEDİ
ÖZGÜR, ‘KARIŞMAYIN, ÖLDÜRÜRÜM’ DEDİ

ÖZGÜR, ‘KARIŞMAYIN, ÖLDÜRÜRÜM’ DEDİ

Fırat Dövme ve Mercan Acar isimli iki tanık, Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nde Burcu Okumuş’un gözlerinin önünde öldürülüşünü anlattı:

A+A-

Sedef BOŞNAK

Eski iş arkadaşları Özgür Okumuş’un üniversite öğrencisi olan eşi Burcu Okumuş’u gözlerinin önünde öldürülüşüne tanık olan ve olaya engel olmak isteyen Mercan Acar ve Fırat Dövme dün Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nde tanık kürsüsüne çıktı ve cinayet anını anlattı.

Dünkü oturumda, Başkan Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Pınar Beyoğlu ve Yargıç Temay Sağer’den oluşan Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi, İddia Makamı Başsavcılık adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz’in yeminli şahadete çağırdığı cinayetin görgü tanıkları olan Mercan Acar ile Fırat Dövme’yi dinledi.

Tanıklardan Fırat Dövme’nin anlattıkları, cinayetin, büyük bir öfke içerisinde işlendiğini gözler önüne serdi.

Üniversite öğrencisi olup, Yemen Kahvesi’nde part-time olarak çalıştığını kaydeden Fırat Dövme, cinayete engel olmak için çaba gösterdiğini ancak başarılı olamadığını belirtti.

Fırat Dövme, Burcu’yu bıçakla kovalayan eski iş arkadaşı Özgür Okumuş’u arkasından tutarak engellemek istediği esnada, kendisine bıçak gösteren sanığın “Karışmayın! Öldürürüm” diye tehdit savurduğunu kaydetti.

Sanığın kendisine yaptığı hamle sonrası geri çekilmek zorunda kaldığını anlatan Fırat Dövme, kendisine sorulan sorular üzerine, 8 ay boyunca Yemen Kahvesi’nde barda garson olarak, yatırımları olmadan izinsiz çalıştırıldığını anlattı ve şöyle devam etti:

“O sabah işe saat 09.00, 10.00 gibi gittim. Özgür eşiyle masada oturup bir şeyler içiyordu. Gözümün ucuyla baktım, barın arkasına geçtim. Bir süre sonra gürültü koptu. Sesi duyunca baktım. Olaylar çok hızlı gelişti. Masanın olduğu yerde başlayan arbede, dışarıya taştı. Sanık, eşini darp etti. Daha sonra, Burcu koştu. Özgür, arkasından elinde bıçakla kovaladı. Ben de koştum, arkasından tuttum. Bu kez bana doğru bıçakla atak yaptı. “Sana da vururum. Karışmayın. Seni de öldürürüm” dedi. Geriye çekildim. Eşini kovalamaya devam etti. Burcu, yardım çığlığı atıyordu. Müthiş bir kalabalık vardı. Önümüzde cinayet işlendi. Şok içerisindeydik. Halen o görüntü aklıma geliyor. Eşini defalarca bıçakladı sonra kendisine zarar verdi. Yanına gittim. ‘Ne yaptın abi? Neden yaptın’ diye sordum, cevaben ‘O’nu sevdim, O beni aldattı’ dedi. Polisi aradım. Burcu’yu bir araçla hastaneye gönderdiler. Polis ve ambulans geldi. Daha sonra ifademi aldılar. Gördüklerimi anlattım.”

“Ne olur yapma diye yalvardım”

Yemen Kahvehanesi’nde aşçı olarak çalıştığını anlatan Mercan Acar ise, bıçakla eşini kovalayan Özgür Okumuş’un arkasından “Ne olur yapma” diye yalvardığını söyledi.

Dizlerine vura vura gözyaşları içerisinde cinayete tanıklık ettiğini kaydeden Mercan Acar, Özgür Okumuş’un eşini bıçakladığı bıçakla kendini de yaraladığını dile getirdi ve Özgür’e ambulans gelene dek orada bulduğu tişörtle tampon yaptığını söyledi.

Tampon yaptığı sırada, sürekli elini iteleyen sanığa “Ne yaptın Özgür abi?” diye soru sorduğunu kaydeden Mercan Acar, sanığın da kendisine “Bana bunu yapmayacaktı. Aldatmayacaktı. Ben onu okutmaya getirdim” dediğini dile getirdi.

Mercan Acar, suç aleti olan bıçağın, işyerinin mutfağına ait olup, et bıçağı olduğunu belirterek, sanığın konu bıçağı ne zaman ve ne şekilde aldığını bilmediğini anlattı.

“Bıçak, servanttaydı”

Sanığı savunan İbrahim Demirtaş ise, her iki tanığı da istintak etti.

İbrahim Demirtaş, tanıklara doğruları söylemedikleri konusunda iddiada bulundu ve suç aleti olan bıçağın, işyeri içerisindeki servant üzerinde olduğunu ileri sürdü.

Müvekkilinin cinayeti planlamadığını ispata çalışan avukat, suç aletinin mutfaktan değil de servant üzerinden alındığını ileri sürdü ve tanık Mercan Acar’dan şu yanıtladı aldı:

“Zaman zaman işyerindeki bıçakla, çiçekler budanıyor. Ancak et bıçaklarıyla değil. Onlar için küçük bıçakları veriyoruz. Daha sonra da yıkayıp yerine kaldırıyoruz. İddia edildiği gibi peçeteler kesilmiyor, pencereler temizlenmiyor. Peçeteler bize kesik gelir. Bıçaklar mutfaktadır. Servantlar da mutlaka temizlenir. Üzerinde bıçak olmaz.”

Acar ayrıca, avukatın “doğruları söylemiyorsun, uyduruyorsun” iddiasına ise şöyle yanıt verdi.

“Dehşet verici bir olay yaşadık. Üzerinden zaman geçtiği halde, halen o anı yaşıyorum.”

Haber Kaynağı: Kıbrıs Gazetesi

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.