1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “POLİS TEŞKİLATINA SİYASET GİRDİ”
“POLİS TEŞKİLATINA SİYASET GİRDİ”

“POLİS TEŞKİLATINA SİYASET GİRDİ”

Polisin sivile bağlanması konusu gündeme geldikten sonra bozulma başladı...

A+A-

 

Emekli Polisler Derneği Genel Başkanı Nurettin Çırakoğlu ve Dernek Genel Sekreteri Birol Atasü, kuzey Kıbrıs’ta son zamanlarda yaşanan suç ve asayiş olaylarının artışını ve çözüm önerilerini ADA TV de yayınlanan “SÖZ SİZDE” programında tartıştı. Erçin Şahmaran’ın hazırladığı programda güvenlik ve emniyet güçlerinin, personel ve teçhizat eksiklikleri ile beklentileri masaya yatırıldı.

Nurettin Çırakoğlu, polis olma koşullarının değiştirildiği,artık torpille polis alındığını savundu. Son zamanlarda polisin içine siyaset girdiğini savunan Çırakoğlu, polisin sivile bağlanmaması gerektiğini kaydederek, şu gerekçeleri ortaya koydu: “Eskiden polis ben şu siyasi partiyi destekliyorum diyemez, diyen hemen disipline giderdi.

Polisin sivile bağlanması konusu gündeme geldikten sonra bozulma başladı. Ve artık bu işin ucu kaçtı. Anayasa yapılırken çok konuşuldu. Polis sivile mi, askere mi bağlansın diye. O zamanın şartları böyle gerektiriyordu. İyi ki öyle de yapılmış. Bu şartlarda, bu yapıda, polis sivil otoriteye bağlanırsa, Kıbrıs Türk halkı için çok kötü günler başlayacak. Bu düzen bunu kaldırmaz.”

Emekli Polisler Derneği Genel Sekreteri Birol Atasü de teşkilatı eskiyle kıyaslayarak, polisin her yönüyle örnek teşkil etmesi gerektiğini söyledi. “Ben mesaimi tamamladım” anlayışının doğru olmadığını belirten Atasü, “Polis kendini görevine adayacak. Ekmek elden su gölden, mesaiyi tamamlarım giderim yok. Olay görürler, arkalarını dönüp giderler. Bu olmaz” şeklinde konuştu. 

EMEKLİ POLİSLER DERNEĞİ GENEL BAŞKANI NURETTİN ÇIRAKOĞLU: “POLİSİN İÇİNE SİYASET GİRDİ”
“Yasalarımıza göre herkes polis olabilir. Eskiden heyet vardı. Polis olmak isteyen kişileri görür ve değerlendirirdi. Şimdi sınav yapılıyor. Sınavı geçen polis olabiliyor. Bu yanlış bir yöntemdir. Artık torpillerle alınıyor. Siyaset polisin içine karışmaya başladıktan sonra işler değişti. Herkes polis olabilir ve gerçekten polis olmak birbirine girdi. Taviz verilmeyecek, siyaset karışmayacak. Son zamanlarda polisin içine siyaset girdi ve daha da girmeye devam ediyor.

“BU ŞARTLARDA POLİS SİVİLE BAĞLANMAMALI”
Daha önce kimse ‘ben şu siyasi partiyi destekliyorum’ diyemezdi. Hemen disipline giderdi. Şimdi özellikle üst kademelerde bu etkilenme görülüyor. Anayasa’daki onuncu maddenin tartışılmaya başlanması, polisin sivile bağlanması konusu gündeme geldikten sonra bozulma başladı. Ve artık bu işin ucu kaçtı. Anayasa yapılırken çok konuşuldu.

Polis sivile mi, askere mi bağlansın diye. O zamanın şartları böyle gerektiriyordu. İyi ki öyle de yapılmış. Bu şartlarda, bu yapıda, polis sivil otoriteye bağlanırsa, Kıbrıs Türk halkı için çok kötü günler başlayacak. Bu düzen bunu kaldırmaz. Keşke düzelsek. Ama bu siyasi yapıda bunun zararı çok olur. Sivile bağlanırsa, şahsen ben bir partiden muhtar veya delege olacağım. Ve bölgenin polis subayını ‘bu bizim partililerimize kötü davranıyor’ deyip görevden alınmasını isteyeceğim. Bu bir örnektir ve bunlar yaşanacak. Endişemiz budur.

“POLİS EKSİK KADRO İLE ÇALIŞIYOR”
Kamu kurumlarının durumu ortada. Disiplin yok, müşavir ordusu yaratıldı. Siyaset polise burnunu sokmasın. Her dönem müşavirler olacak. Bugün emniyet ve güvenlik kurumlarıdır ki biraz olsun disiplin kaldı. Sivile bağlanması halinde bu kurumlar dağılır ve zararını da toplum görür. Polis bugün yüzde 25 eksik kadro ile çalışıyor. Suçlar çeşitlendi. Münhal istendi. Fakat Başbakanlık izin vermedi. Ama kurultay dönemlerinde yüzlerce çalışan alındı. Bu insanlar polise aktarılabilirdi. Olmadı. Bu şartlarda polisten çok fazlası isteniyor.” 

EMEKLİ POLİSLER DERNEĞİ GENEL SEKRETERİ BİROL ATASÜ: “POLİS KENDİNİ GÖREVİNE ADAYACAK”
“Evet herkes polis olabilir. Ancak gerçek polis olabilmesi için kabiliyet olacak, vasfı olacak. Herkes polis yazılır ama herkes polis olamaz. Polis önce kendiiyi bakacak. Hayatına, yaşamına, giyimine, yeme -içmesine herşeyine dikkat edecek. Ben mesaimi tamamladım deyip, bırakıp gitmek, bir daha ilgilenmeyeyim demek olmaz. Polis kendini görevine adayacak. Bugün git yarın gel, ekmek elden su gölden, mesaiyi tamamlarım giderim yok. Olay görürler arkalarını dönüp giderler. Bu da olmaz. Gördüğü her olaya, nerede, ne zaman olursa olsun müdahale edecek.

“POLİSE PERSONEL ALINMIYOR”

Yıllardır polis teşkilatına personel alınmadı. Hele bayan personel çok uzun yıllardır alınmıyor. Toplumun bayan polise ihtiyacı var. Maalesef bu yetki verilmiyor. Çok büyük açık var. Kapılar açıldı, bölümler kuruldu, korumalar arttı. Neden personel alınmıyor, bilmiyoruz. Herkese görevler düşüyor. Trafik kazaları artıyor. Bu konunun eğitimle verilmesi şart. Okullara müfredata girmesi gerek. Biz hala bunları tartışıyoruz. Üzücü olan hala daha sonuç yok.

“GÜVENLİK KUVVETLERİ POLİSE KARIŞMIYOR”
Basın ciddi konularda gerçek bilgilere ulaşıp halka aktarmalı. Basın subaylığından bilgiler alınabilir. Güvenlik kuvvetleri, polisle yüzeysel ilgileniyor. Yani askere bağlıdır ama asker çok da etkili değildir. Her türlü katkıyı Güvenlik Kuvvetleri veriyor, karşılıyor. Personel alımı şart. Ayrılan arkadaşlar var. Yeni personel yetiştirilemiyor.

Lütfen diyoruz, bunları yapın. Polis Genel Müdürünü artık lütfen atayın. Toplum bundan çok zarar görecek. Görüyoruz, sınır kapılarının durumu. Personel yok, iki kişi ile sınır korunuyor. Kamera daha düne kadar yoktu, düşünün. Güvenlik Kuvvetleri kameraları aldırdı. Durum böyle olunca terfi olmaz, atama olmaz. Altını bir kez daha çizelim. Bunların zararını yine bizler yine toplumumuz görecek.”

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.