SEÇİMLERİN YENİLENMESİNE İLİŞKİN KARAR TASARISI GÖRÜŞÜLÜYOR

YORGANCIOĞLU: “BİZ İKİ İMZA ATTIK İKİSİNİN DE ARKASINDAYIZ. ERKEN SEÇİM İLE İLGİLİ TARİHİN DAHA ÖNE GELMESİNE DE GÜVENSİZLİK ÖNERGESİNE DE EVET DİYECEĞİZ”

DENKTAŞ: “SEÇİM TARİHİ 15 GÜN İLERİYE ATILMALI… BU SÜRE SEÇİM VE HALKOYLAMASI YASASI İLE SİYASAL PARTİLER YASASININ OYLANMASI İÇİN ZAMAN SAĞLAR”

ÇAKICI: “UBP’DEN MUHALİF MİLLETVEKİLLERİ VE 3 MUHALEFET  PARTİSİ OLARAK İMZALADIĞIMIZ  29 EYLÜL MUTABAKATINA NE OLDU?”

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ilk olarak Cumhuriyet Meclisi Seçimlerin Yenilenmesine ilişkin karar tasarısı ele alındı. Seçimin 28 Temmuz’da yapılmasına ilişkin tasarıyla ilgili konuşmaların yapıldığı oturumda gergin anlar yaşanıyor.

Komite Başkanının tasarıya ilişkin raporu milletvekillerinin bilgisine sunmasının ardından tasarı üzerine ilk sözü CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu aldı.

Yorgancıoğlu, bazı siyasilerin gereksiz yere birilerine saldırmayı, farklı partileri, içerisinde bir şey varmış gibi bir çaba ortaya koymayı, politika üretmekten daha önce saydığını belirterek, UBP milletvekillerinin,  “hükümetin düşürülmesi konusunda muhalefet varsa biz de varız” dediğini hatırlattı.

Hem erken seçimin eylülde yapılmasına öngören karara, hem de güvensizlik önergesinin altına imza attıklarına ve ikisinin de arkasında olduklarına işaret eden Yorgancığlu, “Ama biz ayrıca, seçimler daha erkene alınırsa buna da onay vereceğimizi söyledik “ dedi. Bu süreçte Ahmet Kaşif’e olgun davrandığı gerekçesiyle teşekkür etti.

Yorgancıoğlu, “Ama siyaseti istismar etmek isteyenlerin gerekçeleri de vardır. Biz 2 imza attık ikisinin de arkasındayız. Erken seçim ile ilgili tarihin daha önce gelmesine de güvensizlik önergesine de evet diyeceğiz. Bunu istismar etmenin bir anmamı yoktur kimseye de bir yarar sağlamaz” dedi.

Bu ülkenin ihtiyacı olanın seçim olduğunu yineleyen Yorgancıoğlu, 28 Temmuz’a evet diyeceklerini çünkü bunun benimsedikleri bir tarih olduğunu ve teknik olarak da olabilecek en yakın tarih olduğunu ifade etti.

“SİYASİ ETİK DIŞINAKİ DAVRANIŞLARIN HESABI SORULACAK”

“Bundan sonra Siyasi etik dışındaki davranışların hesabını artık soracağız” diyen Yorgancıoğlu, aldıkları duyumlara dayanarak, dairelerde vekillik verilmesi, vatandaşlık ve yetkiler  verilmesi konularında emir verenlerden de, işi yapanların da hesap vermek durumunda kalacağını kaydetti ve seçimin yasalar ve kurallar dahilinde yapılması için çağrı yaptı.

Yorgancıoğlu, “Bu koltuklar kimseye kalmaz” diyerek, seçim sürecinin başladığı dikkate alınarak günlük rutin işler dışında bir şey yapılmamasının talimatının verilmesini istedi.

DENKTAŞ: “SEÇİM TARİHİ 15 GÜN İLERİYE ATILMALI…”

Özkan Yorgancıoğlu’ndan sonra söz alan DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, geçen hafta yapılan Cumhuriyet Meclisi toplantısında, erken seçim önerisi tartışılırken komitede söz hakkı kullanmak istediklerini ancak “ilginç bir şekilde yapılan bomba ihbarı” nedeniyle bunun mümkün olmadığını ifade etti.

Denktaş, dışarı çıktıklarında komite toplantısına çağırılmayı beklediklerini ancak TAK Ajansı’ndan gelen mesajla komite toplantısının ertelendiğini öğrendiklerini anlattı.

Düşüncelerini aktarma fırsatının komite tarafından kendilerine verilmesini beklediklerini ancak bunun gerçekleşmediğini dile getiren Denktaş, bugün de Danışma Komitesi’ne de sözlü öneri vermeye çalıştıklarını ancak bunun da mümkün olmadığını kaydetti.

Yapmak istedikleri önerinin seçim tarihinin 28 Temmuz’da yapılmaması olduğunu anlatan Denktaş, bu tarihin Bayram dönemine denk geldiğini ve 15 gün sonraya alınmasının daha uygun olduğunu söyledi.

Bazı kesimlerin bu öneriyi partilerinin seçime hazır olmayacağı şeklinde yorumlayabileceklerini söyleyen Denktaş, seçime hazır olduklarını ancak bu değişikliğin tüm partiler için uygun olduğunu düşündüğünü ifade etti.

Denktaş, seçimin iki hafta sonraya alınması halinde Seçim ve Halkoylaması Yasası ile Siyasi Partiler Yasası’nın tartışılabileceğini kaydetti.

“Başbakan biz olalı, hükümeti biz kuralım diye hiçbir iddiamız yok” diyen Serdar Denktaş, CTP-BG içinden bir vekilin 2 aylığına başbakan ilan edilebileceğini, 4 teknokratın atanabileceğini ve böylece rahat bir seçim geçirilebileceğini ifade etti.

“Çıkıp vatandaşa aldığın arsayı senin elinden alacağım diyerek siyaset yapmaya çalışmayalım” diyen Denktaş, “ Bir iç yarışmada bile neler yaptığını çok iyi bildiğimiz bir ekip var. Böyle bir ekibin seçim yasakları içinde neler yapacağını da biliyoruz” diye konuştu.

Denktaş, 1993 yılında yapılan seçimlerde seçim yasaklarını kıranlar yüzünden birçok yere baskın yapmak durumunda kaldıklarını ve “aynı şeylerin yeniden yaşanacağını” söyledi.

Bu arada CTP-BG milletvekili Sonay Adem, 1993 yılında seçim yasaklarını delenin Derviş Eroğlu olduğunu öne sürdü. Bunun üzerine Serdar Denktaş, “Yani İrsen Küçük hükümeti kalsın mı diyorsunuz?” diye sordu. Bunun üzerine Adem, “Ulusal Birlik Partisi hükümetten tamamen gitmeli” dedi.

Denktaş, 15 günlük erteleme talebinin onaylanması halinde en azından Siyasal Partiler Yasası’nın meclisten geçirilebileceğini kaydederek, 28 Temmuz tarihinde ısrar edilmesi halinde ret oyu vereceklerini ekledi.

Önerilerinin reddedilmesi halinde yarın Cumhuriyet Meclisi'nin olağanüstü şekilde toplanmasını ve güvensizlik önerisinin yeniden değerlendirilmesi için talepte bulunacaklarını ifade etti.

DENKTAŞ ÖNERİ SUNDU

Serdar Denktaş daha sonra seçim tarihinin yeninden değerlendirilmek üzere komiteye geri alınmasına ilişkin önerisini Meclis Başkanlığı’na sundu.

ÇAKICI

TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, kendisini dinleme tahammülü gösteremeyenler bulunduğunu belirterek, UBP’den hükümetteki milletvekillerini,  kendi kürsüye çıkınca salonu terk ettiği gerekçesiyle eleştirdi.

“Bugün gördüğümüz tarihin en kötü hükümetidir” diyen Çakıcı, hükümetin icraatlarını eleştirirken ABD ziyaretinde gerçekleştirdiği temasları, “üst düzey ve  önemli göstermeye çalıştığı” gerekçesiyle de Başbakanı eleştirdi.

“29 EYLÜL MUTABAKATINA NE OLDU?”

UBP’den muhalif milletvekilleri ve 3 muhalefet  partisi olarak seçimin  29 Eylül’de yapılmasına yönelik ortak mutabakat imzaladıklarını hatırlatan Çakıcı, 27 kişinin imzası bulunan bu mutabakata ne olduğunu sordu.

CTP-BG’nin seçimin 28 Temmuz’da yapılması konusunda hükümetle anlaşmasını “ihanet” olarak değerlendirerek eleştiren Çakıcı, tüm amacın İrsen Küçük’ün hükümette kalmasını sağlamak olduğunu iddia etti.

Bu arada CTP-BG’li bazı milletvekilleri ile Çakıcı arasında sözlü tartışma yaşandı. “Hükümete girmek için her yolu denediği” şeklindeki eleştiriler üzerine ise Çakıcı, “Herkesin hükümete gelme hakkı var da bir TDP’nin mi yok” diye tepki gösterdi.

“SARAYLA ANLAŞTIĞIM İSPATLANSIN İSTİFA EDERİM”

Çakıcı, Saray’a giderek anlaştıkları yönündeki haberleri eleştirerek “Sarayla anlaşma yaptığım  ispat edilsin istifa ederim” dedi.

Çakıcı seçim tarihiyle ilgili kararın bugün alınması halinde yasaya göre seçimin 22 Temmuz Pazartesi gününe denk geleceğini belirtirken CTP-BG’yi kurultay hesabı yapmakla suçladı.

Bunun üzerine CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit yerinden, “CTP’nin genel başkanı Yorgancıoğlu’dur ve seçime böyle girilecek” diyerek Çakıcı’ya partileriyle ilgili bu şekilde konuşmaktan vazgeçmesi için çağrı yaptı.

Çakıcı, seçim tarihiyle ilgili oyunlar oynadığı ve kendilerinin de bunu gördüğünü söyledi.

28 Temmuz’dan kaçmadıklarını, aday kabulüne başladıklarını ve ellerinden geldiğince seçime hazırlanacaklarını ancak ortak mutabakata attıkları imzaya da sadık olduklarını ifade eden Çakıcı, “Ben sözümün arkasındayım. Sözümden caymam” dedi.

ARABACIOĞLU:”SEÇİM TARİHİ ÖNERGEYE İMZA KOYAN MİLLETVEKİLLERİYLE TARTIŞILMALIYDI”

Çakıcı’dan sonra söz alan DP Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu, hükümetin düşürülmesiyle seçim tarihinin belirlenmesinin iki farklı konu olduğunu ifade etti.

Arabacıoğlu, Kıbrıs Konusu’nun neden gündeme getirildiği konusundaki soruyla ilgili, Başbakan İrsen Küçük’ün Amerika gezisinden döndüğünde Kıbrıs Konusu’nda çözümle ilgili süreci konuşurken ülkede yaşanan gelişmeler nedeniyle geri dönmek zorunda kaldıklarıyla ilgili açıklaması nedeniyle bu konuyu gündeme getirdiklerini ifade etti.

Başbakan’ın kim olacağının kendileri için önemli olduğunu söyleyen Arabacıoğlu, hangi milletvekilinin başbakan olacağı konusunun hiç tartışılmadığını söyledi.

Seçim tarihiyle ilgili Yorgancıoğlu’nun açıklamasına değinen Arabacıoğlu, “Elimize bir fırsat geçti. Sen CTP grubu olarak erken seçimle ilgili bir öneri yapsaydın ve bu 8 arkadaş İrsen Bey’in kendilerine yaptıklarını içlerine sindirselerdi sen erken seçimi rüyanda görmezdin. Sana bu şansı veren önergeye imza koyan 27 milletvekilidir. Bu 27 milletvekilini çağırıp ortak bir tarihte mutabık kalınması gerekirdi. Ama sen bu imzaları görmezden gelerek tarih belirledin” diye konuştu.

Bu sırada bazı milletvekillerinin Arabacıoğlu’nun eleştirilerine tepki vermesiyle, kısa süreli gerginlik yaşandı.

Arabacıoğlu, CTP-BG milletvekillerine “Sarayla Küçük arasındaki kavgaya alet olmayız diyorsunuz, o zaman bu önergenin altında imzanız ne arıyor?” diye sordu.

Ferdi Sabit Soyer, Arabacıoğlu’nun Ulusal Birlik Partisi milletvekilleriyle ilgili ifadelerini eleştirerek, “Bu insanlar adına konuşamazsınız. Bu arkadaşlar önergeden sonra demeç verip biz UBP’liyiz dedi” diye konuştu.

Bunun üzerine UBP’nin muhalif grubunda yer alan milletvekili Türkay Tokel, Soyer’e cevaben, “Biz neye imza attığımızı biliyoruz. Bizi savunmana gerek yok” dedi.

UBP Milletvekili Turgay Avcı’nın, Arabacıoğlu’nun geçmişte “Seçime bir daha girmeyeceği” şeklindeki sözlerine atıfta bulunarak eleştirilmesi üzerine ise Arabacıoğlu, “Dönerek size verdiğim rahatsızlık ve üzüntüden dolayı özür dilerim ama sevinen de çoktur” şeklinde konuştu.

Kaynak: TAK