Baştaşlar İnşaat Direktörü Ahmat Baştaş, Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği’nin 25 Mayıs Cumartesi günü yapılacak Genel Kurulu’nda başkanlığa aday olduğunu açıkladı.
Ahmet Baştaş, Lefkoşa Mirage Restoran’da gerçekleşen toplantıda, birliğin ve sektörün sorunlarını anlatarak bunların nasıl çözülebileceği konusunda basına detaylı bilgiler verdi. Uygulayacağı vizyonu açıkladı.
Baştaşlar İnşaat Direktörü olan Ahmet Baştaş, birlik içerisinde 5-6 yıldır sıkıntı yaşandığını ancak en büyük sorunun ülkemizde bir kamu ihale yasasının bulunmaması olduğunu vurguladı.
Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği’nin 1994 yılında kurulduğunu 1998 yılında 18/98 sayılı yasalar ile güçlendirilmiş bir ekonomik örgüt olduğunu kaydeden Baştaş, “Birliğimiz yasa ile kurulmuş tek birliktir. Yaklaşık 500 üyemiz olmasına rağmen aktif üye sayımız 200 civarındadır” dedi.
Ülke ekonomisi için ayrı önem arz teşkil ediyoruz.
Baştaş, ülke ekonomisi için ciddi bir önem arz eden inşaat sektörünün 2003-2007 yıllarında Annan Planı’nın etkisiyle tavan yaptığını ve o yıllarda yaklaşık yıllık olarak 1-1.5 milyar TL civarında ülke ekonomisine katkı yaptıklarını söyledi.
Gerek çözüm çabalarının sonuçsuz kalması gerekse inşaat sektörünün kontrol altına alınamamasından kaynaklanan olumsuzlukların, sektörün bugünkü durumunun şekillenmesinde büyük önem taşıdığına dikkat çeken Baştaş, “Buna ek olarak gelmiş geçmiş hükümetlerin İnşaat Sektörü’nün gelişimi için çaba sarf etmemeleri ve yine biz Müteahhitler Birliği olarak süreci iyi yönetemememiz bu sektörü zor duruma sokmuştur” dedi.
Sektörün zorda olmasının dört ana sebebi var.
Müteahhitler Birliği ve üyelerinin bugünkü duruma gelemsini dört başlık altında toplayan Baştaş, bunları şöyle sıraladı:
“Birincisi, Müteahhitler Birliği yönetiminden kaynaklanan sebepler, ikincisi, hükümetlerin sektöre olan ilgisizliğinden kaynaklanan sebepler, üçüncüsü Annan Planı’ndan kaynaklanan sebepler ve dördüncüsü Global Ekonomi’nin yarattığı sebeplerdir. Müteahhitler Birliği’nden kaynaklanan sebeplerde son yıllarda birliğin kişisel veya belli çevreleri destekleme amaçlı kullanılması ve asli görevlerini yerine getirmemesinden dolayı birlik ciddi yararlar almış hatta üyesi ile dahi arası açılmıştır. Bu yaşananların tekrarlanmaması için birliğin kurumsal yapıya dönüştürülmesi ve gelen yönetimlerin kötü niyetlerinin bu kurumsal yapının profesyoneller ile çalışarak engellenmesi gerekmektedir. Kişilerin yönetimden ancak ve ancak kurumsal yapı ile kurtulabiliriz. Ayrıca, borç batağında bulunan birliğin borcunu yeniden yapılandırarak üye desteğiyle çözümlenmesi gerekmektedir.”
Kurumsal kimlik ve nitelikli yönetim şarttır.
Baştaş, oluşturacağı nitelikli yönetim ve kurumsal kimlikle yeniden birlik itibarını ve güvenini kazanacaklarını belirtti. Özellikle hükümetler ile ilişkilerini geliştirerek devlette bekleyen konuların çözümlenmesi için devlet yetkililerinden katkı isteyeceklerini anlatan Baştaş, üyelerin birliği ile yakınlaşmasını sağlayarak onların katkılarının alınmasının da şart olduğunu anlattı. Baştaş, şöyle devam etti:
“Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilerimizi düzeltmemiz gerekmektedir. Söz konusu Kamu İhale Yasası, Standartlar vs gibi bekleyen birçok konuyu ivedi şekilde çözümleyip TC yetkilileriyle ve TC’li meslektaşlarımız ile masaya oturup Ankara’da çıkan ihaleleri kademeli olarak ülkemizde çıkmasını sağlamamız gerekmektedir. Bunun için öncelikle Kamu İhale Yasası ve diğer düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Bunun yanında Avrupa Birliği ile de, sektör ile ilgili yaşanan problemler için girişimler yapmamız gerekmektedir. Avrupa Birliği’ni bir üyemizi dava etmesinden dolayı yaşananlar AB’nin buradaki işlerini durdurma kararına varan gelişmeler yaşatmıştır. Bunların girişimler yapılarak ivedi olarak giderilmesi zaruridir. Hükümetlerin sektöre olan ilgisizliğinden kaynaklanan öncelikli problemler de vardır. Bunların bazıları, Kamu İhale Yasası’nın üç yıldır geçmemesi, 1976’dan beri standartların hala daha oluşturulmaması, malzeme denetimi olmayışı, yapı denetiminin yetersiz oluşu, ülke fiziki planının halen tamamlanmaması, inşaat encümeni Yasası’nın müteahhitlerin ve inşaat sektörünün faydasına olacak şekilde yeniden düzenlenmesi, Müteahhitler Birliği Yasası’nın güncellenmesi, Kat Mülkiyeti ve Kat İrtifa Yasası’nın yürürlüğe girmesi, kaçak işçilik ve müteahhitliğin önlenmesi ( Devlet eliyle kaçak yapılan işlerin önlenmesi), Ankara’da çıkan ihalelerin kademeli olarak burada çıkmasının sağlanması. Yabancıların mülkiyet edinmesinin kolaylaştırılması.”
Müteahhit sayısı 600’lere ulaşmıştı.
Baştaş, sektörün zora girmesinde Annan Planı’ndan kaynaklanan sebeplerin de olduğunu ifade etti.
Annan Planı’nın ekonomimize kısa süreli ciddi katkı koymasına rağmen ardında ciddi problemler bıraktığını ifade eden Baştaş, bu ciddi problemlerin en başında geleninin, müteahhit sayısının 60 ile 70’lerden 500-600’lere ulaşması olduğunu söyledi.
Müteahhitlerin kendilerini bu suni gelişmeye kaptırıp geleceği planlamadıklarını kaydeden Baştaş, şirket yapılarını ve yatırımlarını organize edememelerinden dolayı onlarca batık şirket ve binlerce bitmemiş konut ile yüzlerce mağdur alıcı yaratıldığını söyledi.
Baştaş, kalitesiz inşaatlar gibi sorunların baş gösterdiğini de ekledi. Baştaş, tüm yaşananlardan sonra halen olası çözüme hazırlıklı olmadıklarını ekledi.
Devletin bu konuda hiç bir önlem veya düzenleme yapmadığını ifade eden Baştaş, bunun için devlet, Müteahhitler Birliği, Barolar Birliği ve diğer ilgili kurumların ortak adım atması gerektiğini belirtti.
Global Ekonomi’nin etkileri de yaşandı.
Baştaş, Amerika’dan başlayan Northern Rock Fırtınası’nın İngiltere’yi vurması ile İngiliz vatandaşlarının ekonomik sıkıntıya girmelerinin ülkemizdeki satışları ciddi şekilde azalttığını kaydetti.
KKTC’den ev alanların belli oranda geri dönmesinin sağlandığını, bunun da yeni bir konut stokuna sebebiyet verdiğini anlatan Baştaş, “Buna ek olarak Avrupa Birliği üye ülkelerinde yaşanan kriz inşaat sektörünü olumsuz yönde etkilemiştir. Bu konudaki problemleri aşmak için yeni pazar anlayışı geliştirmek gerekmektedir. AB dışında halen diğer zengin Avrupa ülkeleri İsveç, Norveç bunun dışında Rusya, İran gibi ülkelerde pazar arayarak bu konuda hem elimizde bulunan konut stokunu eritebilir, hem de yeni projeler yaratarak ülke ekonomisine katkıda bulunabiliriz” dedi.
“Bugün münferit olarak pazar arayan birkaç firmamız bulunmaktadır. Ayrıca Yabancıların Mülkiyet edinmesini kolaylaştırmak gerekmektedir. Burada Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına uygulanan ön izin araştırmasının kaldırılmasının 3. ülkeler içinde aynen uygulanması gerekmektedir. TC vatandaşlarına satın aldıkları taşınmaz mal üzerine ipotek hakkının Bakanlar Kurulu kararıyla değil K.K.T.C vatandaşı gibi muamele görmesinin sağlanması gerekmektedir” diyen Baştaş, “Bu düzenlemeler yapıldığı zaman inşaat sektörü rahatlayacaktır” diye konuştu.
Kaynak: Kıbrıs