“HÜKÜMET 100 GÜNDE NE YAPTIĞINI VE BUNDAN SONRA NE YAPACAĞINI SÖYLEMELİ”

ÖZGÜRGÜN: “HÜKÜMET 100 GÜNDE NE YAPTIĞINI VE BUNDAN SONRA NE YAPACAĞINI SÖYLEMELİ”

ÖZGÜRGÜN: “HÜKÜMET 100 GÜNDE NE YAPTIĞINI VE BUNDAN SONRA NE YAPACAĞINI SÖYLEMELİ”

Anamuhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı, Lefkoşa Milletvekili Hüseyin Özgürgün, hükümetin 100 günde yaptığının, bundan sonra ne yapacağının göstergesi olduğunu söyledi.

Özgürgün, Türkiye’den bağımsız, kendi ayakları üzerinde duran bir ekonominin söz konusu olmadığına işaret ederek, dünyada, diğer ekonomilerden soyutlanmış bir ekonomi bulunmadığını belirtti.

Hüseyin Özgürgün, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda 2014 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın görüşülmesi sırasında yaptığı konuşmada, Maliye Bakanı’nın konuşmasının “planlamaktayız, hedeflemeliyiz”  ifadeleriyle dolu olduğunu belirterek, bütçenin “cek-cak”larla izah edilirse şüphe uyandırdığını, hükümete güven duyulmasını engellediğini söyledi.

Özgürgün, hükümet programlarında “-cek-cak”ların olabileceğini ancak bütçede hedeflerin rakamlarla ifade edilmesi gerektiğini kaydetti.

Hükümetin vergi konusunda sıkıntıda olduğunu, hedeflediği vergiyi toplayabileceğine hükümetin de inanmadığını, bütçe sunuşunda da muğlak ifadeler yer aldığını belirten Hüseyin Özgürgün, geçiş hükümeti süresini de dikkate alarak hükümetin artık 100 günde ne yaptığını da söylemesi gerektiğini ifade etti. Özgürgün, vergi bilincinin geliştirileceği, kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınacağı yönündeki vaatlerde 100 gün de geçse değişiklik olmayacağın söyledi.

Özgürgün, Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ın ve DP/UG’lilerin salonda bulunmadığına işaret ederek, bütçeyle ilgili sadece Başbakan’ın konuşmasının da hükümetin sadece CTP/BG’den oluşuyormuş gibi bir görüntü verdiğini söyledi.

357 milyon TL bütçe açığının iç kaynaklarla yeni vergi ve fon yaratmadan karşılanacağını söyleyen Bakan Mungan’ın “vergi konusunda ciddi bir performans gösterilmesi kaçınılmazdır” ifadesi kullanmasını eleştiren Özgürgün, bunun yerine “ciddi bir performans göstereceğiz” demesi gerektiğini savundu.

UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, küresel ekonomik krizden etkilenenin şimdiki hükümet değil, 2 önceki hükümet olduğunu belirterek, buna sığınılmaması gerektiğini kaydetti.

Özgürgün, muhalefetteyken ekonomik protokolle ilgili söylemi farklı olan CTP/BG’nin Maliye Bakanı’nın “uymak zorundayız” yönündeki sözlerinden memnuniyet duyduğunu söyledi.

Bütçenin yüzde 30’unun Türkiye tarafından karşılandığına işaret eden Özgürgün, ekonominin sürdürülebilir olması için bu katkının şart olduğunu belirtti. Özgürgün, yıllar bazında artan bu katkının, iktidarda kim olursa olsun yapıldığını kaydederek, “Türkiye’ye şükran değil, müteşekkirim” dedi.

Hüseyin Özgürgün, Türkiye’den bağımsız, kendi ayakları üzerinde duran bir ekonominin sözkonusu olmadığını söyledi. Dünyada, diğer ekonomilerden soyutlanmış bir ekonomi bulunmadığını savunan Özgürgün, diğer ülkelerle stratejik işbirliği yapmadan ayakta kalmanın mümkün olmadığını belirtti. Özgürgün, AB’nin da bu amaçla kurulduğuna işaret etti.

Özgürgün, Türkiye ile ilişkilerde daha dik durmaya ve ilkeli davranmaya itirazı olmadığını ancak bu ilişkinin siyasi açıdan suistimal edilmesinin felaketle sonuçlanabileceğini söyledi.

Anavatan Türkiye’ye sadece göbekten değil, yürekten de bağlı olduklarını kaydeden Özgürgün, Türkiye’den getirilecek suyun ekonomik boyutunun iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Vatandaş olduğu halde bazı kişilerin oy kullanamadığını, bunun büyük mağduriyet yarattığını kaydeden Özgürgün, vatandaşlıkların durdurulmasını eleştirerek, ilgili politikalar çerçevesinde kriterlerin değiştirilebileceğini ancak vatandaşlık işlemlerinin tamamıyla durdurulmaması gerektiğini savundu.

Hüseyin Özgürgün, bütçenin ileriye dönük, umut veren bir bütçe olmadığını iddia ederek, 100 gününü heba eden hükümetin, bütçede öngörülen etkin çerçeve konusunda bundan sonra da gerekeni yapacağına inanmadığını söyledi.

Kıbrıs müzakerelerine de değinen Özgürgün, Kıbrıs sorununun, yerleşik BM parametrelerine uyulması halinde çözülmesinin kaçınılmaz olduğunu belirtti. Özgürgün, Kıbrıs Türkü’nün siyasi eşitliğini tanımayan Rum tarafının aklındaki çözümle, Kıbrıs Türkü’nün aklındaki çözümün çok farklı olduğunu kaydetti.

Hükümetin Kıbrıs konusuyla ilgili duruşunu da eleştiren Özgürgün, Cumhurbaşkanı’na destek olması gereken hükümetin, “çomak sokarak hareket yolunu kapadığını” iddia etti. Özgürgün, Rum Yönetimi Lideri’nin de hükümetin bu yanlış duruşundan güç aldığını savundu.

Özgürgün, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun müzakerelerin yeniden başlamasına yönelik duruşunu desteklediklerini belirterek, Anastasiadis’in, Hristofyas’ın bıraktığı yerden devam etmesi gerektiğini söyledi.

Hüseyin Özgürgün, bütçeye ret oyu vereceklerini belirtti.

TAK