“YAŞANAN DENEYİMLER IŞIĞINDA, POPÜLİZMDEN ARINMIŞ BİR YEREL YÖNETİM REFORMU GEREKSİNİMİ VAR”
Beşparmak Grubu, “belediyelerde yaşanan deneyimler ışığında, popülizmden arınmış, köklü, bütünsel ve giderek artan bir yerel yönetim reformuna gereksinim olduğunu” belirtti.
Grup, geçmiş siyasal uygulamalar ve edinilen deneyimlerin, siyaset kurumuna, koşullara uygun bir yerel yönetim sistemi kurmak için yeterli olanağı verdiğini de kaydetti.
“AYRI VE ÖZERK TÜRK BELEDİYELERİ CİDDİ KAZANIM”
Beşparmak Grubu Genel Koordinatörü İsmail Bozkurt, yerel yönetimlerle ilgili değerlendirmeler yaptığı yazılı açıklamasında, Kıbrıs’ta İngiliz yönetiminden kalan yerel yönetimlerin, değişik aşamalardan geçtiğini, mevzuatında günümüze gelinceye kadar çeşitli düzenlemeler yapıldığını; 1960’ta kurulan ortaklık cumhuriyeti anayasasıyla ayrı ve özerk Türk belediyeleri kurularak Kıbrıs Türk halkının ciddi bir kazanım elde ettiğini belirtti.
Bozkurt, Rum tarafının eşit yetki paylaşımına ve iki toplumun güçlü yerel yönetimlere sahip olması anlayışına her zaman karşı çıktığını, nitekim ortaklık cumhuriyetinin çöküşüne neden olgulardan birinin de ayrı Türk belediyelerinin varlığı olduğunu kaydederek, şu değerlendirmeleri yaptı:
“HALA ÇAĞDAŞ YAPIYA KAVUŞTURAMADIK”
“Tarihi durum bu olduğu halde şimdi kendi bağımsız devletimizde yerel yönetimlerimizi hâlâ çağdaş bir yapıya kavuşturamadık. En son Lefkoşa Belediyesi’nde yaşananlar ve dış dünyanın gözü önünde Başkent halkına çektirilenler kabul edilemez. Bu acı deneyimden sonra yerel yönetimlerin çağdaş devlet yönetimi ve demokrasinin içselleşmesi yönünde yapılandırılması kaçınılmaz bir gereksinim haline gelmiştir.
Çağdaş belediye, temizliği sağlamanın çok ötesinde sağlık, güvenlik, rahat ulaşım, sanat, sosyal ve kültürel yaşam, kültürel miras, çevresel ve estetik kalite, kimlik ve aidiyet gibi özelliklerin oluşturduğu ‘yaşanabilir’ bir kent yaratan ve insanların mutluluğu için durmaksızın çaba sarf eden bir demokratik kurumdur.”
“OLUMLU ANCAK YETERSİZ”
İsmail Bozkurt, yerel yönetimin, halka en yakın yönetim biçimi olduğuna dikkat çekerek, yönetime katılım kadar çevrenin temiz ve bakımlı olmasında, kent sakinlerine de görev ve sorumluluklar düştüğünü, tüm yerleşim birimlerinin belediyelere bağlanmasını “olumlu ancak yetersiz” diye niteledi.
“Bu adım atılırken yapılaşma için sınır çizilmediğini, gerekli düzenleme yapılmadığı için tüm kıyılarda yapılaşmaya yol açacak bir yasal durum yaratıldığını, daha alt yerel yönetim birimleri olan köy ve mahallelerin belediyelerle ilişkileri havada bırakılarak yerinden yönetimin getirebileceği avantajlar göz ardı edildiğini” belirten Bozkurt, KKTC’de 28 belediyenin çok fazla olduğu yönündeki genel kanaatin uygulanmaya konması durumunda, konunun bu açıdan da değerlendirmesi gerektiğini kaydetti.
“LTB’DE YAŞANANLAR... EL YORDAMIYLA...”
Beşparmak Grubu Genel Koordinatörü İsmail Bozkurt, “tek başına Lefkoşa Türk Belediyesi’ndeki gelişmelerin bile, yerel yönetimlerde sistem değil sistemsizlik olduğunu, yerel yönetimlerin el yordamıyla kurulup sürdürüldüğünü gösterdiğini” ifade ederek, “geçirilen deneyimler ışığında ve kesinlikle popülizmden arınmış, köklü ve bütünsel bir yerel yönetim reformuna gereksinim olduğu ve bu gereksinimin giderek artacağını” vurguladı.
Kaynak: TAK