Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi Lefkoşa adayı Ahmet Savaşan, ülkede siyasete güvenin sarsıldığını vurguladı. Savaşan, “Demokrasimizin önündeki en büyük tehlike ülkemizdeki siyasetin giderek yozlaşması ve itibar kaybetmesi olduğu
artık bütün çevreler tarafından kabul edilmektedir. Bu tehlikeyi ortadan kaldıracak yeni bir yapılanmaya ve top yekün bir değişime ihtiyacımız var” dedi.

Ada TV'de yayınlanan ve Gözde Bekir'in sunduğu Günaydın Ada programına konuk olan UBP Parti Meclisi Lefkoşa Adayı Ahmet Savaşan ülke içi siyasi gelişmeler ve yaklaşan UBP Kurultayı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. UBP’nin 31 Ekim’de gerçekleştirilecek olan kurultayı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ahmet Savaşan, neden aday olduğunu ise şu sözlerle anlattı:

“SİYASETE GİRME AMACIMIZ, ÜLKEMİZE VE İNSANIMIZA HİZMET ETME AŞKINDANDIR”

“Son genel seçimlerde UBP’den Lefkoşa Milletvekili adayı olmuştum. Seçimde gerek tabanımızdan gerekse de Lefkoşalılardan geniş bir destek aldım. Bu da bana büyük bir sorumluluk yükledi. Gerek Milletvekilliği gerekse de 1 Kasım’da gerçekleşecek Parti Meclisi seçimlerine girme sebebimiz ülkemize ve insanımıza hizmet etme aşkındandır. Amacımız parti içinde yaşanan kırgınlıkların geride bırakılması, parti içinde sevgi ve saygının yeniden tesis edilmesi ve UBP’nin geçmişte olduğu gibi ülkemizin geleceğine de hizmet edebilir bir yapıya kavuşmasına katkı koymaktır.”

“SİYASETE OLAN GÜVEN SARSILMIŞTIR”

Ahmet Savaşan UBP’de yaşanan sorunların, sadece Ulusal Birlik Partisi’ne özgü olmadığını belirterek, “Bu sorunlar, muhalefet partilerinin neredeyse hepsinin yaşadığı ortak bir sorundur. Bu da siyasi yapının kurumsallaşamaması, siyasi sistemin sürdürülebilirlik noktası başta olmak üzere pek çok zaafiyetinin bulunmasıdır” ifadelerini kullandı.

Ahmet Savaşan şöyle dedi:

“Bu gün sadece UBP’lilerin değil, insanımızın neredeyse tümünün söylemde farklı olsa da görüş birliğine vardığı nokta, geçmişten günümüze ülkemizdeki siyasal süreçlerde yer alan birtakım seçmenler, bürokratlar, siyaset insanları, baskı ve çıkar gruplarının menfaatleri uğruna toplumdaki hukuki, ahlaki, dinsel, etik kuralları ihlal etmelerinden ötürü, siyasete olan güvenin sarsıldığıdır.

“TOPYEKÜN BİR DEĞİŞİME İHTİYACIMIZ VAR!”

Demokrasimizin önündeki en büyük tehlike ülkemizdeki siyasetin giderek yozlaşması ve itibar kaybetmesi olduğu artık bütün çevreler tarafından kabul edilmektedir. Bu tehlikeyi ortadan kaldıracak yeni bir yapılanmaya ve top yekün bir değişime ihtiyacımız var.

Çağdaş devletin sadece yönetme erkine sahip devlet olmadığını belirten Savaşan şunları söyledi:

“Çağdaş devlet sadece yönetme erkine sahip devlet değildir. Aksine yönetme erkini toplumla paylaşan ve paylaşım sürecini geliştiren, halkına güvenen, denetime açık yapılar oluşturan devlettir. Çağdaş Dünya’da iyi yönetim deyimi karşılıklı etkileşimle yönetimi, yani yönetişimi ifade ediyor. Bu anlamda toplam kalite yönetimi siyasete yalın bir organizasyon, açık, şeffaf, katılımlı bir yönetim modeli sunuyor. Bizlerin de amacı toplam kaliteyi UBP’de tesis ederek ülkemizde egemen kılmaktır.”

“AHLAKİ VE YASAL ÇERÇEVE YENİDEN DİZAYN EDİLMELİDİR”

UBP Parti Meclisi Lefkoşa adayı Ahmet Savaşan konuşmasında, siyasi kirleten süreçlerin önünün kesilmesi gerektiğinin altını çizerek şu ifadeleri kullandı:

“Bunun için atılması gereken birinci adım ahlaki ve yasal çerçevenin yeniden dizayn edilmesidir. Siyasal kaliteyi düşüren, siyaseti kirleten süreçlerin önünün kesilmesi, insanımızın talebi ve olmazsa olmazıdır. UBP tabanında da bu görüş egemendir. Daha fazla demokratikleşme için parti içi mutabakat ve farklılıklarımızla bir arada yaşamayı öğrenmemiz kaçınılmaz bir hale gelmiştir.

Sormamız gereken en önemli soru, kaybettiğimiz sevgiyi ve saygıyı parti içinde ve toplumumuzda yeniden nasıl inşa edeceğimiz sorusudur. İleri bir demokrasi için kağıt üzerinde bütün gerekli düzenlemeleri yapabiliriz, bunun bütün koşullarını da yerine getirebiliriz, ama birbirimizi sevmedikçe ve birbirimize saygı göstermedikçe; içinde huzur, barış, kardeşlik, adalet olan demokratik bir parti ve bir toplum olamayız.

Partimiz UBP ve devletimizin ileri demokrasiye kavuşması için gerek başkanlığa aday olanların gerekse de partinin çeşitli kademelerinde bizler gibi görev almaya talip olanlar ile tabanımızın çimentosu sevgi ve saygıdır. Bunu hep beraber, birlik olarak yeniden siyasi hayatımıza kazandıracağımıza benim inancım tamdır.”

“CTP’nin Bakanlarını gençleştirme diyerek değiştirilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki bir soruyu yanıtlayan Ahmet Savaşan, bu tasarrufun tamamen CTP’nin kendi tasarrufu olduğunu belirtti.

“HER REFORM YENİLİK DEĞİLDİR!”

Savaşan, “Burada değinmek istediğin bir konu daha var o da her reformun yenilik olmadığıdır. Ben bu çarpık yapı içinde herhangi bir reformun ülkemize özlenen gerçek yeniliği getirebileceği kanaatinde değildir” ifadelerini kullandı.
Toplumun değiştirme yetkisinin kendisinde olduğunu dile getiren Ahmet Savaşan sözlerini şöyle tamamladı:

“Dünya’daki şartlar artık değişmiştir ve artık yeni şeyler yapma zamanı gelmiştir. Bakın bu gün gerek UBP gerekse de CTP toplumdan gelen sesleri dinlemiş ve geniş tabanlı bir hükümet kurmuştur. Toplumun beklentisi sağlıkta, eğitimde, turizmde, ekonomide, Kıbrıs sorununda ve daha pek çok alanda artık yeni şeylerin yapılmasıdır. Değişimin sadece sözde değil özde olması şarttır.

Toplumumuz değiştirme yetkisinin kendisinde olduğunu tekrardan hatırlamış ve bu yetkisini doğru görürsünüz yanlış görürsünüz ama kullanmıştır ve kullanacaktır. Bu da demokrasimizin en temel sonucudur. Bütün partiler bu gerçekleri görerek atmaları gereken adımları atmalı ve gereken önlemleri almalıdırlar.

Çağın gerekliliklerine uymayan ve böyle geldi, böyle gider düşüncesinde ısrar eden siyasetçi ve partilerin siyasette varlığını sürdürmesi pek de mümkün görülmüyor. Bizler bu gerçekleri görebilen ve gerekliliğini de yerine getirebilmek için aday olan kişileriz.

UBP değiştirdiği tüzüğü ile bütün tartışmalara ve yaşanan olumsuzluklara rağmen, gençleri ve kadınları Parti Meclisine ve MYK’sına taşıyacak adımları atmıştır. El birliği ile partimizde birlik ve beraberliği sağlayarak UBP’nin değim yerindeyse tecrübeli kadroları yanı sıra, yeni, çalışkan ve genç katılımlar ile küllerinden yeniden doğacağı ve ülkesine en iyi hizmeti vermek için çaba göstereceğine inancım tamdır.”

Star Kıbrıs