“SİYASİ DAVALARA SON EYLEMİ”
YKP, DAÜ-SEN VE KTOEÖS’TEN “SİYASİ DAVALARA SON EYLEMİ”
Yeni Kıbrıs Partisi (YKP), Doğu Akdeniz Üniversitesi Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN) ile Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), “Siyasi Davalara Son” sloganıyla eylem gerçekleştirdi.
Eylem bu sabah, Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin (DAÜ) üniversite öncesi eğitim kurumlarının özele devri sırasında yaşanan olaylar nedeniyle haklarında dava açılan YKP, DAÜ-SEN, DAÜ BİR-SEN ve KTOEÖS üyelerinin katılımıyla, duruşma öncesi Gazimağusa Kaza Mahkemesi önünde gerçekleştirildi.
Bugünkü dava ile Lefkoşa’da devam etmekte olan ve kamuoyunda “19 Temmuz Davası” olarak bilinen davaların siyasi olduğu vurgulanan protesto eylemine, Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), Gümrük Çalışanları Sendikası (Güç-Sen), Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) da destek verdi.
GÖKÇE
DAÜ-SEN Başkanı Ulaş Gökçe yaptığı açıklamada, Lefkoşa ve Gazimağusa’da siyasi nedenlerle onlarca sendikacı ve siyasi parti mensubunun yargılanmakta olduğunu ileri sürerek, bir taraftan hükümet demokratik açılımlar yaptığını söylerken, diğer yandan da “tamamen uyduruk” olduğunu iddia ettiği nedenlerle sendikacıların yargılandığını” iddia etti.
Esas yargılanması gerekenlerin “kamu malını peşkeş çekenler ve insan haklarını çiğneyenler” olduğunu söyleyen Gökçe, “Bugün burada tüm siyasi davaları protesto etmek için bulunuyoruz” dedi.
GÖKÇEBEL
KTOEÖS Başkanı Tahir Gökçebel de, yargılanmaktan korkmadıklarını, ülkenin kamu mallarına, zenginliklerine çevresine ve toprağına sahip çıkmaya çalışan gerçek yurtseverlerin yargılandığını bildiklerini ifade etti.
Duruşmaların kendileri için sadece bir zaman kaybı olduğunu söyleyen Gökçebel, “Yargılanma süreci utanç süreci olarak devam ediyor” dedi.
Ülkenin bir çok kamusal zenginliğine devlet eliyle el konularak, yine devlet eliyle 3-5 şirket ve yeşil sermayenin zengin yapıldığını ileri süren Gökçebel, devlet okulları sahipsiz iken özel okullara para harcandığını ve bina verildiğini iddia etti.
Gökçebel, “Bu yargılama süreci sonunda bizi hapse de atabilirler ama önemli değil, bu yargılanma süreci uydurma bir süreçtir” dedi.
KANATLI
YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı da, sendikacıların ve siyasilerin yargılandığı davada “Başsavcılık’ın yargılayamayacağı, yargılasa bile kamu vicdanında hükümsüz olan konularla ilgili olarak sendikacı ve siyasi parti temsilcilerini mahkeme salonlarına getirterek yargısız infaz gerçekleştirmekte olduğunu” savundu.
Kanatlı, YKP’nin yargılandığı davada durumun çok daha trajik olduğunu iddia ederek, parti binasına astıkları dayanışma içeren bir pankart nedeniyle yargılanmakta olduklarını kaydetti.
Yargılandıkları davayla ilgili olarak pankart açma izninin belediye ve kaymakamlıkların yetkisinde olduğunu söyleyen Kanatlı, “Ortada şikayetçi makam olmaksızın, Başsavcılık, sırf intikam ve öç almak için bize bu davayı açtı. Sırf intikam almak için bu dava sürdürülüyor. Bu şekilde hukuk sistemi siyaset kurumuna sokuluyor. Bizleri bu şekilde eylem yapmaya mecbur bırakıyorlar” dedi.
Adalete ve mahkemelere saygı duymaya hazır olduklarını, ancak bu kurumu işletenlerin de aynı saygıyı ve özeni göstermesi gerektiğini söyleyen Kanatlı, baroları hukuk sistemine sahip çıkmaya çağırdı.
Tak
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.