1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “SÖKÜN KURTULUN”
“SÖKÜN KURTULUN”

“SÖKÜN KURTULUN”

Ürün az ama dalında kalabilir

A+A-

Zeytinde hasadı başladı ancak üretici mutsuz. Yeterli verimin olmaması bir yana ülkeye yasal ve kaçak yollardan gelen zeytin ile zeytinyağı pazarda baskı oluşturuyor.

DEVLET İLGİSİZ: Zeytin üreticileri devletten ilgi bekliyor. Zeytin üretimi konusunda bir politika oluşturulmaması halinde, KKTC’deki zeytinciliğin tarihe karışacağı uyarısında bulunuyor

“SÖKÜN KURTULUN” Ziraat mühendislerinin dairelerden çıkmadığını öne süren üreticiler, “Gelip ağaçlara bakmıyorlar. Biz daireye gidip dert anlatmaya kalkınca da ‘Sökün kurtulun’ cevabı alıyoruz” iddiasında bulundu

İTHAL VE KAÇAK BİRARADA: Zeytin üreticileri zeytin ve zeytin ürünleri ithalatının yanı sıra, Güneyi’nden de kaçak yollarla KKTC’ye zeytin ve zeytin yağı girişi olduğunu belirterek, devletten tedbir istedi

“ZEYKO’YA İHTİYAÇ VAR”: ZEYBİR Başkanı İrfan Çelik, ülkede depolama sorununa tek çözümün, çürümeye terk edilen Zeyko Yağ Fabrikası olduğunu söyledi. Çelik, fabrikanın 15 Milyon TL’ye aktif bir hale getirilebileceğini vurguladı

Bahadır AYNA


Zeytini hasadı başladı. Yetkililer, gemlik zeytin hasadının 12 Eylül de başladığını yerli zeytin hasadının ise Ekim ayının ilk haftasında başlayacağını duyurdu.


ancak üretici mutsuz. Bir yandan verim istendiği düzeyde değilken diğer yandan ülkeye yasal ve kaçak yollardan giren zeytin ve ürünleri, piyasadaki değeri aşağıya çekiyor. Zeytinde istenen verimin alınamamasını devletin ilgisizliğine bağlayan üreticiler, devletin üreticinin çıkarlarını gözetecek bir politika oluşturmaması durumunda, az olan ürünün de ağaçta kalacağını uyarısında bulundu. Üretici, geçmişte verilen yağ ithal izni nedeniyle geçen yıl rekolte düşük olmasına rağmen çıkan yağın ellerinde kaldığı iddiasında.

2014’e göre rekolte artacak


2014 yılında çok az zeytin hasadı yapan üreticileri bu yıl rekoltenin artacağı görüşünde. Zeytin Üreticileri Birliği Başkanı İrfan Çelik, bu yıl zeytin hasadının 2014 yılına göre daha iyi olacağını fakat yine de istenen düzeyde olmadığının altını çizdi. Çelik, “Rekolte ve kalite açısından çok daha iyi yıllar yaşadık” dedi.

Kalitesi bozuluyor


KKTC’de rekoltenin en iyi olduğu yıllarda 2 bin beş yüz ile 3 bin ton kadar zeytinyağı üretiliyor.  Zeytin Üreticileri Birliği Başkanı İrfan Çelik, sadece 150 ton zeytinyağının yapısının bozulmadan saklanabilindiğini kaydetti. Geriye kalan zeytinyağının ise sarı bidonlarda bekletildiği için bütün özelliğin kaybettiğini belirtti. Çelik “Kendi ürünümüzü kendimiz sıfırla çapıyoruz” dedi.

“Zeyko faaliyete geçmeli”


KKTC’de zeytin yağını usulüne göre muhafaza edecek depolar yetersiz. ZEYBİR Başkanı İrfan Çelik, Zeyko Yağ Fabrikası’nın birliğe verilmesi halinde, aktif hale getirilerek depolama sorunun ortadan kaldırılabileceğini belirtiyor. Çelik, doğru bir depolama ile ithal zeytin yağına ihtiyaç kalmayacağını vurguladı. Çelik, fabrikanın büyük yer altı depoları olduğunu ve 15 milyon TL’lik bir yatırım ile yeniden çalışabilir hale gelebileceğini savundu.


Kalite için yapılması gerekenler


Zeytin Üreticileri Birliği Başkanı İrfan Çelik, kaliteli bir yağ üretmek için yapılması gerekenleri de anlattı. Kaliteli bir zeytinyağı üretimi için hasat yapıldıktan en geç iki buçuk saat sonra zeytinin işlenmesi gerektiğini anlatan Çelik, KKTC standartlarında bunun mümkün olamayacağını vurguladı.

Ey iyi dönemde rekolte 2 bin beş yüz 3 bin ton


İrfan Çelik, KKTC’de en iyi hasat döneminde 2 bin beş yüz ile 3 bin ton kadar zeytinyağı çıktığını anlattı. Çelik, bunun sadece 150 tonunun yapısının bozulmadan saklanabilindiğini kaydetti.
Kıbrıs’taki zeytinlerin çok kaliteli olduğunu ve buna bağlı olarak yağının da çok iyi olduğuna dikkat çeken İrfan Çelik, doğru depolanmadığı için zeytinyağını bütün özeliğinin yok olduğunu kaydetti.

“Türkiye bu konuyu çözdü”


Türkiye’de ki üreticilerin zeytinlerini kime satacak gibi bir endişelerinin olmadığını söyleyen Çelik, Türkiye de toplu alım ve depolama sistemi ile bu sorunun çözüldüğünü kaydetti. KKTC’nin de böyle bir siteme geçmesi gerektiğini belirten Çelik, bunun yerli üreticilere en büyük teşvik olacağını ifade etti.

“Mevcut yasa 1963’den kalma”


Zeytinyağını ilgilendiren yasanın 1963’den kaldığını kaydeden Çelik, o zaman ki koşullar ile günümüz koşularının değiştiğini söyledi. Çelik, mevcut yasanın kalite standartlarını artırmak için yeterli olmadığını savundu. Çelik, bilimsel olarak zeytinyağının bir ilaç olduğuna dikkat çekti.

“Kooperatifleşmeye gidilmeli”


Köylerdeki üreticilerin ortak hareket etmeleri gerektiğini anlatan Çelik, kooperatif oluşturulduğu taktirde kimsenin zeytinini nereye satacağını düşünmeyeceğini belirtti. Köylerdeki ilaçlamaların kontrol altına alınması gerektiğini de vurgulayan Çelik, herkesin kafasına göre ilaç attığını ve hasat zamanı bazı zeytin üreticilerinin ürünlerinde kalıntı kaldığını söyledi. Çelik, zeytinlerde kalan kalıntının fabrikaya girdiği zaman arkasından yağ yapımı için alınan bütün zeytinlerin de etkilendiğini kaydetti.

“Destek ağaç başına olacak”


Zeytin üreticilerine verilen desteğin geçmiş yıllarda dönüm başına 160 TL olduğuna dikkat çeken Çelik, yapılan görüşmelerin ardından 2016 yılında bu desteğin ağaç başına olacağını söyledi.

Doğru üretim ile fiyat artar


İrfan Çelik, Zeytin üretiminin ve yağ çıkarmanın dört dörtlük yapılması halinde kilo başına 35 ile 90 Dolar arasında bir fiyata ihraç edilebileceğini anlattı. Şişeler ile zeytinyağı ithaline karşı olduklarını belirten İrfan Çelik, yabancı ülkelerden gelen yağların 2. sınıf olduğunu iddia etti.

Gemlik zeytin hasadı başladı


Solyalı: Taban fiyatını devlet belirlemiyor


Tarım Dairesi Müdürü Emine Solyalı, devletin zeytinyağı alımı yapmadığından dolayı taban fiyatını da belirlemesinin söz konusu olmadığını vurguladı. Fiyatın serbest piyasada oluştuğuna dikkat çeken Solyalı, fiyatın en çok üretim miktarını etkileyeceğini, rekoltenin düşük olması halinde zeytin ve zeytinyağı fiyatının tavan yapacağını söyledi.
Solyalı, 2012-2013 yılında zeytin rekoltesinin çok düşük olmasından dolayı tüm bölgelerde ve zeytinyağı fabrikalarında yapılan araştırmalar sonucunda zeytinyağı açığı oluştuğuna kanaat getirildiğini anlattı. Nisan 2014 de Bakanlar Kurulu’nun bir karar ile zeytinyağı fabrikası olan işletmelere toplam 140 ton birinci kalite sızma zeytinyağı ithal izninin verildiğini söyledi.
Solyalı, ithal izni verilen rakamın kişi başı yarım litre olduğunu, izin alınıp getirilen rakamın ise toplamda 95 ton olduğunu kaydetti.

Solyalı, gümrük kapılarında yapılan kontrol sonucu 14.46 tonluk bir partinin istenilen özellikleri taşımadığından dolayı geri gönderildiğini açıkladı.
Solyalı, 2014 yılında da zeytin rekoltesinin düşük olması nedeniyle Mart 2015’te 50 ton daha zeytinyağı ithal izni verildiğinin de altını çizdi.



Bardak: Güneyden yağ kaçakçılığı yapılıyor
Mustafa Bardak Ticaret LTD.’nin sahibi Mustafa Bardak, zeytin üretiminde büyük bir düşüş olduğunu fakat 2014 yılına göre bu yılki hasadın daha iyi olmasının beklendiğini söyledi. Bu yıl için zeytinyağı ithaline gerek duyulmayacağından bahseden Bardak, fiyat sistemini eleştirdi. Bardak, zeytinyağı fiyatının geçen yıl kilo başı 18 TL olmasının doğru olmadığını savundu.

“Güneyden kaçak geliyor”
Güney Kıbrıs’tan ciddi oranda bir yağ kaçakçılığının yapıldığını iddia eden Bardak, devletin düzgün bir denetleme yapmamasından yakındı. Güneyden gelen yağın doğal olmadığını anlatan Bardak, bu yıl fiyatların yine düşmemesi halinde bu sorunun önüne geçilemeyeceğini söyledi.

“Pasta günden güne bölünüyor”
Zeytinyağı fabrikası olan Mustafa Bardak, kontrolsüz bir şekilde bölgede fabrika artışı olduğunu söyledi. Bardak, Güney Kıbrıs’ta da durumun aynı olduğunu ve birçok fabrikanın bu nedenle kapandığını kaydetti. Mustafa Bardak,  devletin bu konu üzerinde doğru bir politika uygulamasını istedi.

Zeytin üreticiler ne dedi Zeytin üreticiler ne dedi
Arif Okcu: “Zeytin bu ülkede artık para etmiyor. Geçen her yıl zeytinin değeri düşüyor. Devlet zeytin üreticilerini desteklemiyor, uzak kesimlerde üreticilik yapan vatandaşlar ürünlerini satamıyor. Güneyden kaçak bir yağ geliyor fakat bu zeytin yağı değil, salatalarda kullanılan kara bir yağ. Türkiye’den ithal yağ gelmesine gerek yok bizim zeytinlerimiz bize yeter ve artar. Böyle giderse hiçbir üretici hasat yapmayacak.  Devletten üreticilerin çıkarlarını koruyacak bir politika gütmeli

Osman Minare: Bu ülkede zeytin çok iken de ucuz satılıyor az iken de. Biz zeytinin bidonunu 100 TL’ye satıyoruz fakat biz zeytinyağı yiyeceğimizde bize 500 TL’ye alıyoruz. Ben zeytinlerime bütün yıl bakım yapıyorum fakat yılsonu gelirime baktığımda değmez diyorum. Devlet zeytin üreticilerine katkı payı ödemiyor. Bu memlekette hiçbir şey para etmiyor. 10 dönümlük zeytin tarlamı kurumaya bıraktım

Hasan Gök:  Zeytinine yıl içersinde onlarca haşere musallat oluyor devletin bu konuda bir icraatı yok. Zeytin üreticilerinin bir başka sorunu ise su sıkıntısıdır. Devletin dönüm başına 15 ağaç olmazsa destek vermemesi çok yanlış bu düze ağaç başına olmalı. Geçen seneye göre bu yıl üretim güzel olacak, fakat susuzluktan çok zorluk çekiyoruz

Alpay Orhan Güvenlier: Tatlısu bölgesinde rekolte düşük olacak son yağan zamansız yağmurlar çiçekleri döktü. Zeytin, piyasada tam değerini bulmuyor, üreticide bunun için zeytine çok değer vermiyor. Üretici masrafı az olduğu için yağlık zeytini tercih ediyor. Devletin teşvik verebilmesi için dönüme 15 ağaç öngördü fakat hiçbir tarlada bu mümkün değil. Teşvikin ağaç başına verilmesi durumunda üretici ağaçlara daha iyi bakacak. İthal yağ ucuz olduğu için rağbet oluyor fakat yerli üreticiyi baltalanıyor

Muammer Arı: Ne zeytini nede yağını satabiliyoruz. Elimde daha geçen seneden kalan yağlar ve tuzlanmış zeytinler var, üretici bu haldeyken devlet Türkiye’den ithal yağ getiriyor. Zeytin üreticilerinin bir başka sorunu ise ilgisizliktir. Hiçbir ziraatçı köyleri gezip ağaçlarımıza bakmıyor. Biz içeriye bir sorunumuzu anlatmaya gittiğimizde ise “Sökün kurtulun” cevabını alıyoruz bu bizi çok üzüyor. Eskiden bir Topla Raif vardı ziraatçı o adam köy köy gezerek bizimle ilgilenirdi. Topal Raif öldü ziraatçılık da öldü.


Şener Üçüz: Zeytincilik çok zahmetli bir iş, fakat devletimiz ne yazık ki bunun farkında değil. Kıbrıs’ta bilinçli bir şekilde bu işi yapan çok az üretici var bunun sorumlusu yine devlettir. Devletin üreticileri bilinçlendirmeyi amaçlayan hiçbir kurs veya seminer yok, herkes kulaktan dolma bilgilerle bu işi yapmaya çalışıyor. Bir başka sorun ise zeytinyağımızı ihraç edemiyoruz, ihraç edemezken birde Türkiye’den ithal yağ getiriyoruz.

Mehmet Reis: Mesarya bölgesinde bu sene zeytin güzel olacak fakat bazı bölgelerde yine düşük olacağını düşünüyorum. Ülkemizde yeteri kadar zeytin ve zeytinyağı üretiliyor fakat devletimiz bunu ihraç edemiyor. Türkiye’den ithale gerek yok. Eyer böyle giderse bu yıl zeytinler ağaçta kalacak herkes vazgeçecek bu işten. Yeni nesil ne yazık ki zeytin veya ağaçlarımızdan bir haber bu beni çok üzüyor.

Halil Betmezoğlu: Ne yazık ki bu ülkede zeytinciye destek çok az. Geçen seneye göre bu yıl rekoltenin yükseleceğini düşünüyorum. Yağımızı ihraç edecek bir durumdayız fakat ihraç yerine biz ithal ediyoruz. Yerli zeytinimiz için bir pazar oluşturmalı. Devlet zeytin ağacı dikenlere destek veriyor fakat sonrasında yetişen zeytinler ne oluyor bir haber. Eyer bu düzen değişmezse kimse artık zeytin beklemesin.

Havadis

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.