Kıbrıs Türk İşçi Sendikaları Federasyonu (Türk-Sen)’e bağlı Telekomünikasyon Çalışanları Sendikası (Tel-Sen), bugün Girne Telekomünikasyon Dairesi’nde 2 saatlik uyarı grevi gerçekleştirdi.

Sendikanın, 08.30 ile 10.30 saatleri arasında gerçekleşen grevi, Telekomünikasyon Dairesi binasında sağlıklı ve hijyenik çalışma ortamı bulunmadığı gerekçesiyle yapıldı.

Türk-Sen’in de destek verdiği eylemde Tel-Sen Başkanı Tamay Soysan ile Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı uyarı greviyle ilgili açıklamalarda bulundu.

SOYSAN

Tel-Sen Başkanı Tamay Soysan yaptığı açıklamada, Girne Telekomünikasyon Dairesi binasında sağlıklı ve hijyenik bir çalışma ortamı bulunmadığını ifade ederek, bu durumun çalışanlar yanında Girne halkına karşı yapılan büyük bir saygısızlık olduğunu söyledi

“Ne Tel-Sen ne Türk-Sen bu duyarsızlığa göz yumamaz çünkü bina sağlık ve hijyenik  çalışma ortamından çok uzak. Bu sadece çalışanlara değil Girne halkına da büyük bir saygısızlık. Binanın temelleri çatlamış durumda milyonlarca lira değerindeki sistemlere su girmekte ve sanki tüm bunların sorumlusu daire çalışanlarıymış gibi çalışanlara ‘ekip kurun, nöbet listesi yapın, temizleyin’  gibi telkinler yapılarak bunlar çözüm gibi sunulmaya çalışılmaktadır” diyen Soysan,  sorunlarının çözülmemesi halinde Girne’de başlatılan grevin diğer ilçelere de yayılacağını vurguladı.

Telekomünikasyon Dairesi’ne “yatırım yapılacak” sözü verilmesinin üzerinden 10 ay geçmesine rağmen “çivi üstüne çivi” çakılmadığını da belirten Soysan, yapılmakta olanın sadece “GSM operatörlerine ayrıcalık tanıma, haberleşmeyi tekelleşmeye götürme ve dairenin verdiği hizmetleri birilerine peşkeş çekmek” olduğunu savundu.

Hazırlanmaya çalışılan zeminin bu olduğunu da iddia eden Soysan, Tel-Sen olarak buna asla müsaade etmeyeceklerini, bu yönde gerekli her türlü yasal eylem ve grevi uygulayacaklarını kaydetti.

BIÇAKLI

Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı ise yaptığı konuşmada hükümetler ile siyasi partileri eleştirerek, tümünün ülkeyi kötü yönetme yönünde adeta yarış içinde olduklarını savundu.

“Bir ülke düşünün ki çalışanlar o ülkeyi yöneten siyasilerin yasalara uyması için grev yapıyor. Böyle gülünç bir durumdayız” diyen Bıçaklı, ülkede insana verilmekte olan değerin ortada olduğunu söyledi.

Her şeyin bilinçli yapılmakta olduğunu ileri süren Bıçaklı, bunun, hizmet veremeyip şikayet konusu olan daire, kurum gibi işyerlerinin özelleştirilmesi için yapılmakta olduğunu savunarak, olaya bu açıdan bakıldığında “meclis ile maliye”nin de aynı durumda olduğunu iddia etti.

Ülkede bir devlet dairesinin tamir ve tadilatını yapacak kadar maddi kaynağın bulunmadığını, ekonomik sıkıntı içinde olunduğuna inanmadığını ifade eden Bıçaklı, buna sık sık değişen bakan, müsteşar ve üst düzey yöneticilere harcanan para ile büyük miktarlarda devlet katkısı alan siyasi partileri örnek gösterdi.

TAK