“ÜLKEDE BAŞTA GELEN VE HERKESİ ETKİLEYEN SIKINTI EKONOMİK BUNALIM”

İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, statü değişikliğinin her durumda bir bedeli olduğunu belirterek, bir çözümde “hayır” demenin de, “evet” demenin de bedeli olabileceğini unutmamak gerektiğine işaret etti.

Talat, çözüme ‘hayır’ demenin de gün gele bir bedeli olacağını ve örneğin Güney’deki ekonomik krizin atlatılması çalışmasında Troyka’nın tutumunun, bazı çevrelerce, Rum tarafının ‘hayır’ından kaynaklandığının iddia edildiğini anlattı.

İkinci Cumhurbaşkanı Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre, katıldığı bir televizyon programında çeşitli değerlendirmelerde bulunan Talat, şu anda ülkede öncelikle çözülmesi gereken birden fazla önemli sorun olduğuna işaret ederek, başta gelen ve herkesi etkileyen sıkıntının ekonomik bunalım olduğunu söyledi. 

Talat, her kesimden insanların şikâyetçi olduğuna işaret ederek, “Bu durum ayrıca moral bozucu ve zaten var olan marazi karakterimize tuz biber ekmektedir” dedi.

“ARTAN KANSER VAKALARININ NEDENLERİ BİLİMSEL OLARAK ARAŞTIRILMALI”

Talat, kanser hastalıklarının artışının da önemli sorunlar arasında olduğunu ve devletin artan kanser vakalarının nereden kaynaklandığını bilimsel olarak araştırmak durumunda bulunduğunu belirterek, halkın çeşitli değerlendirmeleri olduğunu ancak bunların doğru olup olmadığının bilinmediğini kaydetti.

Talat, zaman zaman sebzelerdeki ilaç kalıntılarının, baz istasyonlarının, belediyelerin kullandığı ilaç ve çam kese böceği mücadele ilaçlarının sorumlu tutulduğuna dikkat çekerek, konunun bilimsel araştırmaya muhtaç olduğunu anlattı.

Özellikle toprağın analizinin yapılmasının gerektiğini kaydeden Talat, toprağın kimyasının kirlenmiş olabileceğinin iddia edildiğini de hatırlatarak, bunların açıklığa kavuşturulması gerektiğini söyledi.

TRAFİK SORUNU…

Trafik kazalarına da dikkat çeken Talat, polise devriye yapabilecek araçlar alındığını, ancak personel sorununun dikkate alınmadığını kaydederek, bir yıllık istihdam kontenjanının Ulusal Birlik Partisi (UBP) Kurultayı için doldurulduğunu, bu yüzden doktor, hemşire, polis gibi elzem alanlarda istihdam yapabilmekte sıkıntı yaşandığını kaydetti.

“KARŞILIKLI TEK ANLAŞMA YEŞİLIRMAK KAPISI’NDA…”

Programa katılan bir vatandaşın Güney ve Kuzey Kıbrıs arasında ödenen sigorta ücretleri arasındaki farkların, geçişlerdeki anlaşmanın eşit şartlarda yapılmış olmadığını gösterdiğini iddia etmesi üzerine İkinci Cumhurbaşkanı Talat, konuyla ilgili anlaşmaların eşit şartlarda olmadığının doğru olduğunu, çünkü geçişlerin zaten anlaşmayla sağlanmadığını, tek taraflı uygulama olduğunu ifade etti. Öte yandan mütekabiliyet adına Türk tarafındaki sigorta ücretlerinin artırılmasının ise son derece yanlış olacağını kaydetti.

Talat, Yeşil Hat Tüzüğü’nün bile tek yanlı bir uygulama olduğunu söyleyerek, geçiş kapılarının açılmasında karşılıklı mutabakatla gerçekleşen tek örneğin Yeşilırmak kapısı olduğunu söyledi.

“KIBRIS CUMHURİYETİ’NE DÖNME HAYAL”

Kıbrıs Cumhuriyeti’ne dönülmesi hususunda ne düşündüğünün sorulması üzerine Talat, 1960 Anayasası’ndaki haklarımıza sahip çıkılması taleplerinin doğru ve meşru olduğunu ancak, Kıbrıs Cumhuriyetine dönmenin hayal olduğunu, bunu Rum tarafının da kabul etmediğini anlattı.

Talat, 1960 şartlarına dönerken fiilen ayrılmış bu adanın nasıl birleşeceğini sorarak, gelinen aşamadaki koşullardan örnekler gösterdi ve yapılan onca inşaatın ne olacağını sordu. Bu görüşlerin çıkmaz içerisinde olmamızdan kaynaklandığını söyleyen Talat, 2007 yılında Papadopulos’un 1974’ten sonra kuzeyde yapılan tüm binaların yıkılmasını istediğini hatırlatarak, sorunun geçen onca zamandan sonra bu şekilde çözülemeyeceğini anlattı.

“EMPERYALİST ÇÖZÜM”

Bir vatandaş sorusu üzerine, sloganların bir tarafa bırakılmasını isteyen Talat, “Kıbrıs sorunu çözülünceye kadar hiçbir şey yapamayız” şeklindeki görüşlerin yanlış olduğunu, “emperyalist çözüm” diyerek ortaya konan çözüm çabalarından kaçmanın da aynı ölçüde yanlış olacağını kaydetti. Talat, “Kıbrıs sorunu çözüldüğünde biz de sosyalist, komünist bir Kıbrıs kuracak değiliz, Avrupa Birliği (AB) içinde batı ittifakında bir Kıbrıs kuracağız” dedi.

Sosyalizm için mücadele etmenin başka bir şey olduğuna dikkat çeken Talat, bu amaçla mücadeleye devam edilebileceğini, ancak şimdiki koşullarda çözüm sürecinde kapitalist-emperyalist ülkelerin baskın olduğunu belirterek “Hazırlanışı süreçlerinde Annan Planına evet diyeceksin, ama çözüm dönemecine gelindiğinde, bu emperyalist çözümdür diyerek bundan vaz mı geçeceksin” diye sordu.

“ ‘EVET’İN DE ‘HAYIR’IN DA BEDELİ OLABİLECEĞİ UNUTULMAMALI”

Bir çözümde ‘hayır’ demenin de, ‘evet’ demenin de bedeli olabileceğini unutmamak gerektiğini anlatan Talat, örneğin çözümde yerlerinden ve mülklerinden olacak birçok insanın kendisine düşman kesilebileceğin;  bunun da ödenecek bir bedel doğuracağını ifade etti.

Talat, çözüme ‘hayır’ demenin de gün gele bir bedeli olacağını ve örneğin güneydeki ekonomik krizin atlatılması çalışmasında Troyka’nın tutumunun, bazı çevrelerce, Rum tarafının ‘hayır’ından kaynaklandığının iddia edildiğini anlattı. Statü değişikliğinin her durumda bir bedeli olduğunu kaydeden Talat, bunların iyi anlaşılması gerektiğini söyledi.

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olup olmayacağı yolundaki bir soru üzerine Talat, seçimlere daha 2 yıl olduğunu ve koşulların her gün değişebileceğine dikkat çekerek, “Daha çok var, şu anda bir kararım yoktur” dedi.

Kaynak: TAK