Lefkeliler Han’ı Büyük Han’ın arkasında; kendi emeğine, bin bir renk vererek sunan, Maya Art Gallery’nin başrolündeki genç ve yetenekli isim Ayça Akarcan.

Ayça Akarcan kimdir bize kısaca kendinizden bahsedebilir misiniz?

21.09.198 yılında Girne’de doğdum. 2003-2007 döneminde, lise eğitimimi Lefkoşa Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi’nde devam ettim ve Resim Bölümü’nden mezun oldum. Lise eğitimimi tamamladıktan sonra Yakın Doğu Üniversite’sinde Plastik Sanatlar Bölümü’nde, resim, heykel, seramik gibi konular üzerine sanat eğitimimi tamamladım. 2011 yılında mezun oldum.

Mezun olduktan sonra hayatınızda yeni bir dönem başlamıştır, bu yeni dönemde neler yaptınız?

2011 yılında, Lefkoşa’da Bir Varmış Bir Yokmuş isimli kişisel resim sergisini açtım. Bu sergide 7 adet kendime ait eserim sergilendi. Bu benim için kendime iyi gelen ve güzel hissettiren bir deneyim oldu.

Neden bu bölümü seçtiniz diye sorsam, ne dersiniz?

Aslında buna verebilecek çok net ve her geçen gün emin olduğum bir cevabım var. Kendimi ait hissettiğim iş… Dolayısıyla bu bölümü okumak benim için bir seçim değil, kendimi bulduğum bir adrestir diyebilirim. Bu işi yaparken keyif alıyorum ve dolayısıyla mutlu oluyorum. Yani en güzel yanı, saygı duyduğum bir mesleği, kendimi yansıtacak şekilde, yaratıcı ve özgür bir şekilde ortaya koyabiliyorum.

Bu röportajı sizinle gerçekleştirirken mutluluğunuzu ve heyecanınızı gerçekten yansıtıyorsunuz. Bu iş ve siz hakkında nelerden bahsetmek istersiniz?

Bunun sadece inanmak ve gerçekten sevmekten ibaret olduğuna inanıyorum. Eğer istiyorsanız, seviyorsunuz demektir ve eğer seviyorsanız inanın ki bir yolunu bulur ve ait olduğunuzu hissettiğiniz işi yaparsınız. Şu an ait olduğum yerdeyim ve bu inanılmaz mutluluk verici. Diğer sanatla ilgili bölümlerde okuyan veya mezun olan arkadaşlarıma da seslenmek isterim ki erken pes etmesinler. Örneğin ben okulumu bitirdikten sonra birçok geçici işte çalıştım, birçok farklı alanda çalıştım ama günün birinde ait olduğum yerde olacağıma inanıyordum. Herkes içindeki inancı korusun ve mücadele etsin. Ülkemizde sanata herkesin bir katkısı olsun ve sanatçılar kaybolmak yerine yeteneklerini daha da ortaya koyabilsin. Benim temennim bu yönde.

Ne zamandan beridir Maya Art Gallery Lefkoşa’nın bu güzel sokaklarına renk veriyor ve Lefkoşa’dan başka bir yerde yeriniz mevcut mu?

Lefkoşa’da, Büyük Han’ın arka kısmında yaklaşık dört aydan beridir Maya Art Gallery olarak kendi üretimimiz olan, kendi el emeğiyle meydana getirdiğimiz ürünlerimizin satışını yapmaktayız. Tüm ürünleri kendim tasarlıyor ve kendim yaratıyorum. Babam Alkan Akarcan’da örnek aldığım isimlerden biridir. Babamda mimardır ve kendisi de yağlı boya çalışır. Emek ve zaman isteyen bir uğraş olduğu için zamanın bana yetmediği durumlarda babamda benim en büyük yardımdır diyebilirim. Bellapais’da da yine kendi üretimimiz olan ürünlerimizin satışı yapılmaktadır.

Ne gibi sanatsal ürünlerin üretimini yapıyorsunuz?

Kıbrıs’a ait resimler çekilerek onların çizimi, portrelerin çizimi… Tükenmekte olan yüz senelik tarihi kiremitler (sınırlı sayıda) üzerine kişiye özel sipariş üzerine çizimler, takılar, rüzgâr çanları ve birçok ürün yelpazesine sahibiz.

Ziyaret etmek isteyenler Maya Art Gallery’de sizi hangi zaman dilimlerinde bulabilirler, çalışmalarınız veya şu an için gündemde herhangi bir etkinlik planı mevcut mu?

Sabah 09.30 ile 18.00 saatleri arasında dileyen gelip ziyaret edebilir. Bu Pazar (1 Haziran 2014) 1984’de Bahçe’de ikinci el pazarı kurulacak, orda da standımız olacak ve kendi yapmış olduğumuz ürünler orda da sergilenecektir.

Son olarak bizlere söylemek istediğiniz bir şey var mı Ayça Hanım?

Bu keyifli röportaj için Kıbrıs 7/24 ailesine teşekkür ederim, benim bu sokağa renk verdiğimi söylemiştiniz, sizlerle bu keyifli sohbet oldukça güzel ve eğlenceliydi. Son olarak ise mücadeleye her zaman devam edelim yılmayalım demek istiyorum.

Ayça hanıma, bu sohbetin keyifli olmasını onun pozitif enerjisinden kaynaklandığını belirterek bizler de teşekkürlerimizi sunuyoruz.