Eğitim sendikalarının çekinceli yaklaştığı okul öncesinden sekizinci sınıfa kadar olan tüm derslerin müfredatlarının değiştirilmesi ile ilgili çalışmaların, henüz tamamlanmadığı öğrenildi.

Eğitimde, okul öncesinden sekizinci sınıfa kadar olan tüm müfredatı içeren ders kitaplarının değiştirilmesi ile ilgili yapılan ve sendikaların eleştirilerine maruz kalan çalışmaların, önümüzdeki öğretim yılına yetiştirilmesi bekleniyor.

DAÜ Eğitim Fakültesi ve Eğitim Bakanlığı’nın birlikte yürüttüğü yeni müfredat çalışmalarını, diğer müfredatlardan ayıran en belirgin özelliğin, ülkemizdeki eğitim felsefesine göre, öğrenciyi temel alan bir program olduğu belirtilirken, sendikalar buna şüpheyle yaklaşıyor.

Çalışmaların ilk aşamasında katkıları bulunan sendikalar, müfredatta din dersinin zorunlu hale getirilmesi düşüncesi olduğunu ve buna karşı olduklarını söylerken, hazırlanacak olan müfredatın zemininin, şura kararlarından oluşması gerektiğine inanıyor.

   Yeni müfredatta, programların yazılımı bitip, uygulamaya geçilmeden önce bir çalıştay düzenleneceği ve önerilerin alınıp, düzenlemelerin yapılacağı bildirildi. Müfredatla ilgili çalışmalar tamamlandıktan sonra, Talim Terbiye Dairesi tarafından da değerlendirilmesi bekleniyor.

 

Pehlivan: Yeni müfredat önümüzdeki yıl için mümkün görülüyor  

DAÜ Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Pehlivan, okul öncesinden sekizinci sınıfa kadar olan tüm derslerin müfredatlarının değiştirilmesi üzerinde çalışıldığı bilgisini verdi.

Pehlivan, yeni bir anlayış ve felsefeyle yeni bir müfredatla ilgili çalışma yapıldığını kaydederek, buna bağlı olarak ders materyalleri olan ders kitabı, öğrenci kitabı ve öğretmen kılavuz kitabı hazırlanacağını belirtti.

Yeni müfredatın hem Türkiye hem Kıbrıs’a uyumlu olmasının gözetildiğinden söz eden Pehlivan,  bu çalışmanın yeni döneme yetişmeyeceğini, ancak önümüzdeki yıl için mümkün görüldüğünü söyledi.

Pehlivan, yeni müfredatta ne gibi önemli değişiklik bulunduğu ile ilgili olarak,  “ Kıbrıs’ta eğitim felsefesine göre bir program yok. A kitabı,  B kitabı var. Biz bir program geliştireceğiz. Yani çocuğu temele alan, bütüncü gelişimini gözeten, tüm derslerin bu çocuğun bütüncü gelişimine hizmet ettiği bir program hazırlanacak” değerlendirmesinde bulundu.

Tüm siyasi partiler ve ilgili paydaşlarla bu programı geliştirmeden önce bir çalıştay yaptıklarını anlatan Pehlivan, “Programı da bunun üzerine geliştiriyoruz. Programların yazılması bittikten sonra uygulamaya geçilmeden önce bir çalıştay daha yapacağız. Tüm paydaşlarla biz bunu geliştirdik. Bu önerileri alıp, tekrar düzenleme yapacağız. Dolaysıyla partiler üstü gibi bir şey düşünülüyor. Sonuçta bu ülkenin programı” diye konuştu.

 

Elcil: Din dersinin zorunlu olmasına karşıyız

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, müfredatla ilgili bir çalışma yapılmasının zorunlu olduğunu söyledi.

“Ancak bu yapılırken, amaç yeni bir müfredat yapmak mı yoksa Suni İslam öğretisini eğitim sisteminin içine sokmak mı?” diye soran Elcil, bu konuda halen aydınlanmamış olduklarını söyledi. Elcil, müfredatla ilgili yapılan yeni çalışmayı incelediklerini ve içinde şu ana kadar böyle bir duruma rastlamadıklarını, ancak din derslerini zorunlu yapma konusunda bir düşünce bulunduğunu ve buna karşı olduklarını belirtti.

Eğitim sisteminin her hükümetle birlikte değişmesi hakkında ise Elcil, 2005 yılı ve geçen yıl yapılan şura toplantısında alınan kararların bu konuda ışık tuttuğundan söz ederek, “Bunlar üzerinde bir eğitim sistemi inşa edilmelidir. Bu kararlarda örneğin yarışmacı sınavların ortadan kaldırılması var. Bunun yerine farklı bir portfolyoya dayalı bir sistemin getirilmesi var. Bu doğru bir yaklaşımdır. Yine aynı şekilde eğitim sisteminin üretime dönük olabilmesi için planlama öngören bir sistem var.”dedi.

Elcil, tüm bunların üzerinde kalıcı bir eğitim sistemi inşa edilebileceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yoksa gelen hükümetlerin oy avcılığı yapması için eğitim sistemini kullanması doğru değil. Eğitim Bakanlığı ve hükümetin şura kararlarını dikkate alması gerekir. Zemin budur.”

 

Gökçebel: Yeni müfredat beklentilere cevap olmuyor

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Tahir Gökçebel, kamusal eğitimde niteliği artırmak için katkı konulması taraftarı olduklarını, bu müfredat programı değişikliğinin gerekli olduğunu, müfredatta çağa uygunluk konusunda birtakım sıkıntıları bulunduğu söyleyerek, yeni müfredat konusunda projenin ilk aşamasına destek verdiklerini belirtti.

İlk aşamada sendikanın komite çalışmalarına katıldığını, tespitler yapılıp, teşhisler konduğunu anlatan Gökçebel, “Müfredatı nasıl bir felsefeyle değiştireceğiz gibi tartışmalar yapılmıştı. Kararlar alındı. Taslak kararlar çıkarken biz de ordaydık. Daha sonra bu projeyi finanse edenin TC Elçiliği olduğunu duyduk. Bize bundan bahsedilmemişti. 1 milyon TL ayrıldığı söylendi. Ardından şuranın içerisinde projenin ikinci aşamasına geçileceği söylendi. Şura’yla çakıştırılması doğru olmadığı için itiraz ettik. Şuradan sonra, yeniden bunların çalışmasını yapacağımızla ilgili görüşümüzü ortaya koyduk. Tekrar çalışmaya başlayan ve müfredatın yazılması için komisyonlar oluşturan TC Elçiliği destekli yapı, bizi devre dışı bıraktı. Hiç çağırmadı. Biz buna alet olmayacağız” dedi.

Proje ile ilgili bütçeye son olarak 2,5 milyon TL daha kaynak aktarıldığını ifade den Gökçebel, sendikanın yazılım komisyonuna çağrılmadığını söyledi.

Gökçebel,  yeni kitapların yazılacağı ile ilgili bilgi aldıklarını dile getirerek, “Şüphemiz, ilahiyatın ve diğerlerinin dayatılmasıyla birlikte bu müfredat programları içerisinde bir kültürleme, bir başkalaşım hedeflenmesidir. Bilimsel demokratik bir eğitim sistemi, herkesin parasız, eşit yerel müfredat programları ile ülke koşullarında ülkeye hizmet edecek müfredata sahip olması ile ilgili beklentimiz vardır; ama bunun bu beklentiye cevap olmuyor. Bunun, tamamen siyasi ideolojik bir çalışma olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Kıbrıs