Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros;

Nazmi Pınar’ın sunduğu Ada Raporu’nun konuğu Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros oldu. Toros, AB Genişleme Birliği’nde Kıbrıs Türk masasının bölgesel müdürlüğe alınmasını hayretler içinde karşıladıklarını ifade etti.

Hellim’in ise bir Kıbrıs markası olduğunu ve ekonomiye 30 milyon dolarlık bir katkısının bulunduğunu belirten Fikri Toros, aynı zamanda yeşil hat tüzüğünden ve Rumlarla olan ticareti değerlendirdi.

“BURADA TAMAMLANMAMIŞ BİR ÜYELİK SÖZ KONUSU”
Öncelikle AB Genişleme Birliği’nden Kıbrıs Türk masasının bölgesel genel müdürlüğe alınmasını değerlendiren Toros, şöyle dedi: “Yeni komisyon başkanı 10 Eylül tarihinde bu organizasyon değişikliklerini açıkladı ve yeni kabineyi açıkladı. O açıklamanın yapıldığı anda Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı ve Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhittiler Birliği ile birlikte o masada bir toplantıdaydık. O an bu haberi aldık ve toplantıyı yarıda kesip olayları takip ettik.

İnanın ki, bizden daha fazla onlar hayret ettiler. Kıbrıs Rum tarafı bunu uzun süredir istiyordu. Rum tarafı Kıbrıs Türk toplumunun Genişleme Genel Müdürlüğünde olmasını Kuzey Kıbrıs’ın da aday ülkeymiş gibi o genel müdürlükte bulunmasından rahatsızlık duyuyordu. Onlara göre burası bir ülke ve Ada’nın Kuzey’i malum sebeplerden dolayı Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrolü dışında. Dolayısıyla genişleme bölümünde olmamız Rumları uzun zamandır rahatsız eder durumdaydı. Burada unutulan bir gerçek var. Kıbrıs Türk tarafı, Rum tarafına ne bağlıdır, ne de bağımlıdır. AB üyeliği de bölünmüş Kıbrıs ile üyelik sonuçlandırmıştır. Burada tamamlanmamış bir üyelik söz konusudur. Çünkü müktesebat üye ülkenin tamamında geçerli değildir.”

“HELLİMSİZ BİR KIBRIS DÜŞÜNÜLEMEZ”
Hellim konusundaki karışıklığa değinen Fikri Toros; “Direkt olarak KTSO’nın ilgi alanına giriyordu. Sanayi Odası bu konuda daha önce yapılan başvurulara itiraz etti. Kıbrıs hellimsiz düşünülemez. Sadece hellim değil ki, olay onun muhteviyatında başka sektörlerde dolaylı olarak müdahil oluyor.

İhracatımızın yüzde 25’ini hellim temsil ediyor. 30 Milyon Dolar ihracatımız var. İş gücümüzün yüzde 15’i hellim ve hellimin bağlı olduğu iş sektörleri tarafından istihdam edilmekte. Ekonomimizin çok ciddi bir kısmı, dolayısıyla mağdur olmayı göze alamayız diye güç birleştirip birlikte lobi faaliyetlerimizi yaptık. İki gün önce bir dava açtık. Ada’nın Kuzey’inde gerekli kontrol mekanizmaları eksik olduğu için başvurunun geri çevrilmesini talep ettik” dedi.

“TİCARET TATMİN EDİCİ DÜZEYDE DEĞİL”
Yeşil hat tüzüğü üzerinden yapılan alışverişlere ve Rumlarla olan ilişkileri ise Toros, şu sözlerle yorumladı: “Kıbrıs Türk toplumundan, Güney Kıbrıs Rum yönetimine yapılan satışlar yeşil hat tüzüğü kapsamında olan yerli ürünlerden ibaret ve yerli ürün oldukça sınırlı. İşlenmiş ürünler henüz bu kapsamda değil.

Güney Kıbrıs’tan Kuzey’e gelen en büyük mal hareketi bireysel alışverişlerle yapılanlardır. Ticaret tatmin edici düzeyde değildir. Sadece yeşil hat tüzüğü kapsamıyla alakalı nedenlerle değil, Kıbrıslı Türk ticari araçlarının içeri geçememisiyle de ticaretin engellendiği bir unsurdur.”

“RUMLARLA BERABER BİR MÜCADELE EKİBİ KURACAĞIZ”
Lefkoşa Ekonomik Formu’nun halen daha sürdürüldüğünü belirten Toros, bu konuda şunları söyledi; “Kıbrıs Türk Ticaret Odası uzun zamandan beri muhatabı Rum ticaret ve sanayi odasıyla bu çözüm sürecine ekonomik iş birliği geliştirerek, bu projeler sayesinde toplumları birbirine yaklaştırarak çözüm sürecine nasıl bir katkı koyabiliriz diye tartışıyoruz.

2 Haziran 2014’te Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Yunanistan Odalar Birliği’ de katkı koydular ve bizim aramıza katılmaya karar verdiler. Lefkoşa ara bölgede 50 yıldan sonra Türk iş adamları, Yunan iş adamları ile bir araya geldi. İki toplum arasında bir ortak Doğal Afet Yönetimi kuracağız. Birbirine yardım ve doğal afete karşı ortak bir mücadele ekibi kuracağız. Tüm bunları siyasi liderlerin müsaadeleriyle ara bölgede yapacağız.”

“VERGİ AFFINI DESTEKLİYORUM”
Yapılan vergi affının ise atılan güzel bir adım olduğunu belirten Toros, bir takım şikayetler olduğunu da ancak şikayetlerin maliye tarafından ortadan kaldırıldığını ifade etti. Fiktir Toros, “Vergi affı bütçe denkleştirme operasyonu içerisinde yürürlüğe kondu ve çok da başarılı oldu. Uzun yıllardan beri alınacaklar bir takım indirimlerle bütçeye katkı sağlar duruma getirildi. Üyelerimiz arasında adil bir uygulama olmadığı yönünde şikayetler oldu. Bu şikayetler üzerine Sayın Maliye Bakanı ile hepsini istişare ettik. Ve bunları ortadan kaldırdık. Ben bir iş adamı ve Oda Başkanı olarak Maliye Bakanlığı’nın bu konuda yürüttüğü politikayı destekliyorum.”

Star Kıbrıs