Aslen Lefkeli olan Halil Pervane, Gemikonağı’nda iki göz odada eşi ve beş çocuğuyla zor şartlarda yaşam savaşı veriyor.

Partizanlığın kurbanı olduğunu söyleyen baba Halil Pervane işsiz, anne Mualla Pervane ise epilepsi hastası, en küçüğü 9 aylık olan oğullarının dışındaki diğer dört çocuklarının hepsi okula gidiyor. UBP tarafından işe alındığını ancak 2004 yılında iktidara gelen CTP’nin kendisini işten çıkardığını belirten Halil Pervane, o günden sonra düzenli bir işi olmadığını söyledi.

Star Kıbrıs’a konuşan Halil Pervane, işten çıkarıldıktan sonra hayatının alt üst olduğunu, düzenin bozulduğunu, borç içinde yüzdüğünü belirterek, “Ailemi geçindirmek için bankadan borç aldım. Ödeyemediğim için hakkımda mazbata çıktı, iki kez hapise girdim. Cezaevinden çıktıktan sonra düzenli bir gelirim olmadığı için elektrik borcum birikti ve bir gün gelip kestiler.

Aylardır karanlıkta yaşıyoruz” dedi. Bölge milletvekilleri başta olmak üzere durumunu herkese anlattığını fakat sesini duyuramadığını ifade eden çaresiz baba, “Kimseden para istemiyorum, ailemi geçindirecek, borçlarımı ödeyecek bir iş verilmesini talep ediyorum” diyerek tüm duyarlı vatandaşlara çağrı yaptı.Halil Pervane yaşadığı dramı şu şekilde anlattı

CTP İŞTEN ÇIKARDI

Ben Devlet Su İşleri Dairesi 03 kadrosunda çalışmakta iken 2004 yılında iktidara gelen CTP tarafından işten çıkarıldım. O günden bugüne kadar tekrar işe girebilmek için uğraştım. İşten atıldıktan sonra ailecek perişan olduk ve sıkıntı çekmeye başladık. Beş çocuğumuz var, şu an dokuz aylık bebeğime süt alacak durumda bile değilim. Elektriklerin kesik olması sebebiyle ailemin beslenmesi bile zor şartlarda gerçekleşiyor, çocuklarım derslerini dahi çalışamıyorlar.

MİLLETVEKİLLERİNDEN YARDIM İSTEDİM

Yaşadığımız bu zor şartları bölge milletvekillerimize defalarca bildirip yardım istedim. Başta UBP İlçe başkanı Ahmet Çaluda, Mutlu Atasayan, Kemal Dürüst ve Türkay Tokel olmak üzere tüm bakan ve milletvekillerine durumumuzu bildirdim. Başbakanımız İrsen Küçük dahi durumdan haberdardır. Ben kimseden para yardımı istemedim sadece benden aldıkları işimi istedim. Ben çalışıp aileme bakabilecek güçteyim. Benim kavgam bir Kıbrıs Türkü olarak iş sahibi olup çoluk çocuğumu kimseye muhtaç bırakmamaktır. Devletimden bugüne kadar ne mandıra yeri ne de tarla istedim. Sadece ve sadece iş istiyorum.

PARTİZANLIK BİZİ MAHVETTİ

Kıbrıs Türkünü bu partilerin partizanca tutumu bitirmektedir. Biz UBP zamanında işe alındık diye 2004 yılında CTP iktidara gelir gelmez bin 660 kişiyi Bakanlar Kurulu kararıyla işten durdurdu, bende bu kişilerin arasındaydım. Daha sonra 3000 kişiyi işe aldı CTP, bu partizanca davranışların ceremesini de bizler çekiyoruz şimdi. CTP gelir UBP zamanında işe alınanları atar, UBP gelir CTP zamanında işe alınanları işten çıkarır. Bu halkın sonu ne olacak? Oysa benim partizanlıkla hiçbir işim yok ben sadece ailemin rızkı için mücadele eden bir insanım. Artık bu tür partizanlıkların son bulmasını bizim gibi insanların ekmeğiyle oynanmamasını istiyorum.

Gündelik işlere giderek çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamak, 9 aylık bebeğine süt almak için çırpınan anne Mualla Pervane ise yaşadıkları sefaleti şu cümlelerle aktardı.

EPİLEPSİ KRİZİ GELİYOR İLAÇ ALAMIYORUM

Ailemizin beş çocuğu var en küçük olanı ise daha dokuz aylık. Üstelik ben uzun zamandır epilepsi hastasıyım. Dışarıda çalışıp aileme yardımcı olmak istesem de bu mümkün olmadı. Çocuğuma süt alamıyorum çünkü elektriklerimiz olmadığı için dolap çalışmıyor, aldığımız gıdalar hemen bozuluyor. Kocam kısa süreli iş bulduğu zaman jeneratöre benzin alıp ara sıra elektriğe kavuşuyoruz. Benim hastalığım için almam gereken ilaçlar olmasına rağmen onları dahi alamayız, ilaç kullanmadığım zamanlarda epilepsi krizi geliyor ve düşüp bayılıyorum. Devletimizden eşime bir iş bulunmasını istiyoruz, yoksa bu şartlarda perişanlığımız daha da büyüyecek.

Kaynak:Star Kıbrıs