1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. TOPRAK KONUSUNDA SIKI PAZARLIK
TOPRAK KONUSUNDA SIKI PAZARLIK

TOPRAK KONUSUNDA SIKI PAZARLIK

Toprak” konusunda sıkı pazarlık

A+A-

Toprak başlığıyla ilgili ilk genel görüşmelerde Kıbrıs Türk tarafının, Annan planının öngördüğünden daha çok toprak almalarını sağlayacak düzenlemeler istediği iddia edildi.

Fileleftheros “Annan haritasında Kıbrıs Türk devletçiği toprağın yaklaşık yüzde 28,5’inde kurulacağı” hatırlatmasını yaparken, Kıbrıs Türk tarafının, “O zamandan bu yana olguların değiştiği ve bir miktar Kıbrıslı Rum’un ikamet etmek üzere Kıbrıs Türk oluşturucu devletçiğine dönmesini kabul edeceğine göre toprak düzenlemelerinde özlü kısıtlama gerektiği” tezine işaret ettiğini yazdı.

Daha fazla toprak ve kıyı şeridi

Habere göre, Rum tarafı bu teze karşı çıkıyor ve bir planın kabul edilebilmesi için toprakta ciddi ve önemli düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyor. Dahası, ne kadar çok toprak düzenlemesi yapılır ve Kıbrıs Rum idaresine verilirse o kadar az Rum’un Kıbrıs Türk devletçiğine döneceğine dair bilinen ezeli tezini ve kıyı şeritlerinde değişiklik olması gereğini de ortaya koyuyor.

Tam sayı belirlenmedi

Gazete, Türk tarafının, nüfus ve mülk çoğunluğunun güvence altına alınması gerektiği tezi üzerinde durmasına karşın, Kıbrıs Türk oluşturucu devletçiğine dönecek Rumların tam sayısının belirlemediğini kaydetti.

İç vatandaşlıkla (siyasi ve diğer haklara sahip olmak için) ilgili bazı kriterlerin de görüşülmekte olduğuna işaret eden gazete, “Türk tarafı, Avrupa müktesebatına atıfta bulunup, çeşitli fikirler sunmasına rağmen Kıbrıs Rum tarafı, esasen serbest yerleşimi engelleyen veya zorlaştıran şartlara itiraz ediyor. Daha çok kesintisiz serbest yerleşime kısıtlamalar getirecek düzenlemeler arandığı açıktır” ifadesin eyer verdi.

İç vatandaşlık için Türkçe şartı

Gazeteye göre, Türk tarafı, Belçika modeline atıfta bulunarak, birinin iç vatandaşlık edinebilmesi için Türkçe bilmesi gerektiğini savundu. Haber, şöyle devam etti:

“Vatandaşlar senato için toplumsal kökenleri, meclis için de ikamet yerlerine göre oy verecekleri konusunda görüş birliği vardır. Vatandaşlık meselesi yerleşikler konusuyla da ilgilidir. Türk tarafı, sahte devlet ‘kimliği’ taşıyanların yeni oluşumun vatandaşı olacağını savunuyor. İşgal rejimi, işgal bölgelerinin bugünkü nüfusunun 220 bini aştığını belirtirken 40 bin Türk’e, sahte devlet ‘vatandaşlığı’ edinmenin bekleme odası olan ‘beyaz kimlik’ verme prosedürü başlattı.

Ancak toprak, bilindiği gibi önemli ölçüde mülkiyete bağlıdır. Bu, müzakere heyetlerinin neredeyse günlük görüşmelerinde yoğun olarak ilgilendiği bir konudur. Ancak, bilgi sahibi kaynaklara göre görüşmeler ‘ağır ancak istikrarlı’ ilerliyor. Aynı kaynaklar mülkiyetin zor ve karmaşık bir konu olduğuna işaret ederek, görüşmeler bu konuda ilerlemezse, anlaşmazlıkların halli için bir mekanizma oluşturulmasının muhtemel olduğuna işaret ediyor.”

kıbrısgazetesi

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.