1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “YAŞAM VE STRATEJİK KAYNAKLAR AÇISINDAN KIBRIS KONFERANSI” BAŞLADI
“YAŞAM VE STRATEJİK KAYNAKLAR AÇISINDAN KIBRIS KONFERANSI” BAŞLADI

“YAŞAM VE STRATEJİK KAYNAKLAR AÇISINDAN KIBRIS KONFERANSI” BAŞLADI

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, petrolün yıllarca savaşlara neden olduğuna işaret ederek, “Rum tarafı inşallah Akdeniz sularını tatbikatlarla ısıtmaktan vazgeçer... Biz savaşla değil, bir anlaşmayla barış yollarını arayarak Kıbrıs’ta bir çözüm arayışı içeris

A+A-

EROĞLU: “İNŞALLAH YAKIN BİR GELECEKTE RUMLAR DAHA ANLAYIŞLI OLARAK, BİR ANLAŞMANIN ARZUSU VE NİYETİYLE MÜZAKERE MASASINA GELİR, BİR ORTA YOL BULUR ANLAŞIRIZ”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, petrolün yıllarca savaşlara neden olduğuna işaret ederek, “Rum tarafı inşallah Akdeniz sularını tatbikatlarla ısıtmaktan vazgeçer... Biz savaşla değil, bir anlaşmayla barış yollarını arayarak Kıbrıs’ta bir çözüm arayışı içerisindeyiz ama haklarımızı da Güney’in ellerine bırakacak değiliz, o yüzden onlara akıl izan, bize de sabır diliyorum”  dedi.

Eroğlu, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti işbirliğiyle düzenlediği “Yaşam ve Stratejik Kaynaklar Açısından Kıbrıs Konferansı” açılışında yaptığı konuşmada, sözlerine, “Ama ‘sabır taşı çatladı’ derler, Kıbrıs Türk halkı 1960’lardan beri huzursuz yaşıyor, devlet kurmuş olmamıza rağmen halen müzakere masasında bir anlaşma arayışının yorgunluğu içerisindeyiz. İnşallah yakın bir gelecekte Rumlar daha anlayışlı olarak bir anlaşmanın arzusu ve niyetiyle müzakere masasına gelir, bir orta yol bulur anlaşırız ve iki halk yan yana barış huzur içerisinde yaşar” diyerek devam etti.  

Eroğlu, kendisine bazen “Kıbrıs sorunu niye bu kadar zaman çözümsüz kalmıştır” diye sorular sorulduğunu ifade ederek, “Bu gayet basit; eğer sen Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Rumlara verirsen, eğer sen ortaklık devletini sadece Rum devletine dönüştüğü halde BM üyesi olarak tanırsan, AB üyesi yaparsan, elbette ki Kıbrıs’ta sorunun çözülmesi kolay olmaz... Yıllardan beri bu sorun çözümsüz devam ederken, gerçekleri görmek yerine bizi ambargolar altında yaşatıyorlar ve bizi cezalandırmaya çalışıyorlar” dedi. 

Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ)  ile Türkiye Gazeteciler Cemiyeti işbirliğinde düzenlenen “Yaşam ve Stratejik Kaynaklar Açısından Kıbrıs Konferansı” başladı.

YDÜ İletişim Fakültesi Turuncu Salon’da saat 09.00’da yapılan Konferans açılışında Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin ve YDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş birer konuşma yaptı.

Üç bölümden oluşan ve gün boyu sürecek konferansın ilk oturumunda, “Su ve Enerji” konusu irdelenecek. Oturumda; Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş, Ergün Olgun, Prof. Dr. Sertaç Başeren, Büyükelçi Mithat Rende konuşmacı olarak yer alacak.

“Siyasal Analiz” konulu ikinci oturumda, Doç. Dr. Soyalp Tamçelik, Doç. Dr. Murat Özkaleli ile Dr. Hayriye Kahveci konuşmacı olacak.

“Su ve Hidrokarbon” konusunun medya açısından irdeleneceği oturumda ise; eski bakan ve milletvekillerinden İsmail Bozkurt, BRTK Müdürü Mete Tümerkan, YDÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gürdal Hüdaoğlu, Muharrem Sarıkaya, Yusuf Kanlı ve Sinan Dirlik yer alacak.

EROĞLU

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu konferansın açılışında yaptığı konuşmada, siyasi hayata atıldığı 1976 yılından beridir Türkiye’den KKTC’ye su getirme projesinin hayali olduğunu, bunu Türkiye hükümetleriyle yıllarca görüştüklerini ve bu hayalin Mart 2014’te gerçeğe dönüşmeye yakın olduğunu söyledi. 

Eroğlu, Geçitköy barajına akacak suyun KKTC için önemli olduğu kadar Güney ve Ortadoğu ülkeleri için de önem taşıdığını ifade ederek, suyun ihtiyaç duyulduğu taktirde Güney ile de paylaşılabileceğini, fakat Güney’in “bunu kullanırlarsa Türkiye bağlanmış olacaklar” düşüncesini üzerinden atamadığına işaret etti.

Rumların, insan ve toprağa hayat veren su kaynaklarından yararlanma düşüncesine girmeleri durumunda iki halkın barış içerisinde yan yana yaşaması için bir bağlantı kurabileceklerini ifade eden Eroğlu, Kıbrıs çevresinde ve Akdeniz’de bulunan doğalgaz konusuna da değindi.

Eroğlu, Akdeniz sularında bulunacak doğalgazda sadece Rumların değil Kıbrıs Türk halkının da hakkı olduğunu ifade ederek, müşterek yaşanan bu adada doğal zenginliklerin her iki halkın da hakkı olduğunu vurguladı.

Rum eski lideri Dimitris Hristofyas’ın New York’ta düzenlediği bir toplantıda doğal kaynaklarda Kıbrıslı Türklerin de hakkı olduğunu söylediğini ve bunu inkar edenin olmadığını anlatan Eroğlu, ancak şu anda mevcut Rum başkanın yetkilerini Ulusal Konseye devrettiğine dikkat çekerek, şunları söyledi:

“Yeni başkanın bu konuda daha değişik düşüncelerde mi değil mi bunu ancak müzakere masasında göreceğiz. Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu bir ara çok güzel bir düşüncesini şu sözlerle ortaya koymuştu: ‘Eğer Rumlar bu doğalgazda Kıbrıs Türk halkının hakkı yoktur derse, yani Güney bizim Kuzey de Kıbrıslı Türklerindir mesajı veriyor, o zaman oturup iki devleti görüşelim.’ Bence doğru bir ifadedir. Güney sizinse Kuzey de bizimdir. Tabii Davutoğlu’nun bazı tepkilerle karşılaştığını biliyorum. Ama gerçek her zaman gerçektir ve bu gerçekleri dünyanın görmesi gerekir.

Kıbrıs’ın geçmişini bilenler, Kıbrıs’ta ortaklık cumhuriyeti olduğunu bilir. Türkler 1963’te bu cumhuriyetten dışlandıktan sonra 1964’te BM Güvenlik Konseyi ‘Kıbrıs’a Barış Gücü askeri gönderecek’ diye Rumları Kıbrıs Cumhuriyeti’nin varisi olarak gördü ve bunu geçici bir karar olarak söylemelerine rağmen bugüne kadar Kıbrıs Cumhuriyeti BM ve sonra AB üyesi oldu.

Bazen bize sorarlar  ‘Kıbrıs sorunu niye bu kadar zaman çözümsüz kalmıştır’, gayet basit; eğer sen Kıbrıs Cumhuriyetini Rumlara verirsen, eğer sen ortaklık devletini sadece Rum devletine dönüştüğü halde BM üyesi olarak tanırsan, AB üyesi yaparsan, elbette ki Kıbrıs’ta sorunun çözülmesi kolay olmaz ve yıllardan beri bu sorun çözümsüz devam ederken, gerçekleri görmek yerine bizi ambargolar altında yaşatıyorlar ve bizi cezalandırmaya çalışıyorlar.”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs’ta bugüne kadar olayları çıkaran ve tüm anlaşmalara hayır diyenin Rumlar olduğunu ancak AB ve BM’de onların bulunduğunu ifade ederek, böyle adaletsiz bir dünyada Rumların da “anlaşmama oyunlarını” müzakere masasında oturarak devam ettirdiklerini vurguladı.

Eroğlu, anlaşma ve çözüm iradesi olsaydı Kıbrıs sorununun çoktan çözüleceğini ifade ederek, şimdi Rum tarafında yeni bir lider bulunduğunu ve bu liderin Annan Planına “evet” dedi diye dünyada yeni bir anlaşma umudu yarattığını kaydetti.

Ancak Cumhurbaşkanlığı seçim dönemindeki açıklamalarına bakılırsa bunun da diğerlerinden farklı olmadığının görüleceğini, hatta yeni liderin Ulusal Konseyi tamamen karar mekanizmasına dönüştürdüğünü ifade eden Eroğlu, şimdi Rum tarafında yeni lider, yeni müzakereci ve tüm yetkileri alan bir Ulusal Konsey olduğuna dikkat çekerek, şöyle devam etti:

“Yani şimdi karar mercii Cumhurbaşkanı değil, Ulusal Konseydir. Ulusal Konsey’de de yüzde 75 oy oranına sahip partilerin onaylamadığı hiçbir karar müzakere masasına taşınamayacak. Ulusal Konsey’de yüzde 75 oy oranı sağlamak kolay değildir, o yüzden önümüzde zor günler var ama biz hala bir anlaşma umudu içerisindeyiz.”

Eroğlu, doğalgaz konusunda BM Genel Sekreterine iki öneride bulunduklarını ancak bu iki önerinin de Rumlar tarafından reddedildiğini hatırlatarak, özellikle Türkiye üzerinden doğalgazın Avrupa pazarına taşınması önerisinin çok iyi bir öneri olduğunu ve bu önerilerin hayata geçmesi için iyi niyetle çalıştıklarını söyledi.

“1974 ÖNCESİNE DÖNMEK MÜMKÜN DEĞİL

Niyetlerinin; Kıbrıs’ta yaşanan gerçekler ışığında kalıcı ve yaşayabilir bir anlaşmaya ulaşmak olduğunu vurgulayan Eroğlu, Kıbrıs’ta 1974 öncesine dönüşün de mümkün olmadığına işaret ederek, şöyle devam etti:

“1974 öncesine dönüşün mümkün olmadığını Rumlar bugüne kadar kendi halkına anlatamamanın sıkıntısını yaşıyor ve kendi halkını memnun edecek bir anlaşma için bizden olmayacak verilemeyecek tavizler beklemektedir. Eğer 1974 öncesine dönüş halen hayal ediliyorsa müzakere masasında da uzlaşma o kadar zor olur. Çünkü 1974 üzerinden 39 yıl geçti. 39 yıl içerisinde KKTC’ye gelen kardeşlerimiz bu topraklara yerleşti kökleşti. Biz bunları tekrar yerinden etmek, insanlara yeni hayat kurmaları için huzursuzluk yaratmak noktasına gelemeyiz. Bu gerçekleri Rumlar da görüp müzakere masasına gelmeli. Beklentimiz budur.”

Eroğlu, bu çerçevede, su ve enerji kaynaklarının ele alınacağı panele katkı koyan herkese teşekkür ederek, petrolün yıllarca ülkelerarası savaşlara neden olduğunu işaret ederek, “Rum tarafı inşallah Akdeniz sularını ısıtmaktan vazgeçer, biz savaşla değil bir anlaşmayla barış yollarını arayarak Kıbrıs’ta bir çözüm arayışı içerisindeyiz ama haklarımızı da Güney’in ellerine bırakacak değiliz, o yüzden onlara akıl izan, bize de sabır diliyorum. Ama ‘sabır taşı çatladı’ derler, Kıbrıs Türk halkı 1960’lardan beri huzursuz yaşıyor, devlet kurmuş olmamıza rağmen halen müzakere masasında bir anlaşma arayışının yorgunluğu içerisindeyiz. İnşallah yakın bir gelecekte Rumlar daha anlayışlı olarak bir anlaşmanın arzusu ve niyetiyle müzakere masasına gelir, bir orta yol bulur anlaşırız ve iki halk yan yana barış huzur içerisinde yaşar” diye konuştu.

Eroğlu, panelden başarılı sonuçlar beklediğini vurgulayarak, konuşmacılara ve katılan herkese teşekkür etti.

BİLGİN

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin ise konuşmasında, basının kamuoyuna sadece kendi sorunlarını değil, ülke ve uluslararası sorunları da taşıdığını, bu çerçevede Cemiyet’in YDÜ ile işbirliğiyle Konferans’ın düzenlendiğini belirterek, son zamanlarda Kıbrıs’ın öneminin su ve doğalgaz konularından dolayı daha da arttığına dikkat çekti.

Bilgin, su projesinin tamamlanmasının Kıbrıs için bir milat olacağını ifade ederek, panelde  değerli görüşlerin ortaya çıkacağına inanç belirterek, başarı diledi.

GÖKÇEKUŞ

YDÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş, Kıbrıs’ın değeri ve öneminin su ve doğal zenginlikleriyle daha da artacağına dikkat çekerek, bu kaynakların iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Gökçekuş, panel sonuç bildirgesinin bugün açıklanacağını, bir ay içerisinde de kitap haline dönüştürülüp Cumhurbaşkanı Eroğlu’na sunulacağını belirterek, kitabın müzakerelerde Eroğlu için done olacağını kaydetti.  

Tak

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.