Atun, Kıbrıs Türkünün yüzünü Türkiye’ye dönmesi gerektiğini vurguladı

Cumhurbaşkanlığı Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ata Atun, Erenköy Direnişinin 50. Yıl dönümünde, direnişin tarihsel sürecini değerlendirdi. Nihan Yücel’in sunduğu Gündeme Bakış programının konuğu olan Atun, Erenköy Direnişi’nin gerçek bir destan olduğunu ve Kıbrıs Türk Halkı için büyük bir dönüm noktası olduğunu belirtti.1974’ten günümüze Rum- Türk ilişkilerini de değerlendiren Atun, Anastasiadis’inyaptıklarını yorumladı ve ‘yüzümüzü Kuzey’e, arkamızı Güney’e dönmeliyiz.Bizim için yegane güvence Türkiye’dir’ dedi.

‘‘BANA KALSA HER BİRİNE BİR ANIT DİKERİM’’
Erenköy Direnişinden ardından 50 yıl geçmesine rağmen etkilerinin sürdüğünü belirten Atun, direnişçileri taktir ederek şunları söyledi: ‘‘Erenköy Direnişi 11 aylık bir süreçtir. Fakat o gençlerde bıraktığı travma aradan 50 yıl geçmesine rağmen hala daha görülüyor, konuşurken hala daha hissediliyor. Hareketlerinde, davranışlarında, düşünce tarzlarında, o kadar etkilenmişler ki o kadar kötü koşullarda o kadar sıkıntılı koşullarda şanlı bir direniş yapmışlar ki,taktir etmemek elde değil. Bana kalsa 562 tane anıt dikerim ben, her birine birer tane…’’

‘‘ASIL KAHRAMAN KADINLAR’’
Erenköy Direnişinde gizli kahramanların kadınlar olduğunu söyleyenAtun; ‘‘Erenköy’de asıl kahramanlar köylü kadınlar. Yoktan yemek var ettiler, yoktan o köylülerin eşlerinin, çocuklarının hayatta kalmasını, üretmelerini sağladılar. Kadınlara; ‘kadınlar ve çocuklar gidebilir’ diye teklif etmişler. Hiçbiri gitmemiş ‘kocamız oğlumuz neredeyse biz oradayız’ demişler. Gerçekten kahraman insanlar’’ dedi. 

‘‘MAKARİOS TÜRKLERİ SİNDİREMEYECEĞİNİ ANLADI’’
Erenköy direnişi ile adadaki Türklere silah yardımı yapılabildiğini kaydeden Atun, Makaraios’un neden strateji değiştirdiğini de şöyle anlattı: ‘‘Erenköy’ün kahramanlığından sonra Erenköy’den bize silahlarıngeliş kapısının açılması ve o silahlardan 1974’deki şanlı savunmanın yapılması hep Erenköy’den kaynaklanıyor. Makarios Erenköy’de anladı ki, hiçbir zaman Kıbrıslı Türkleri silah zoruyla sindiremez. Çünkü hem Türkler bu konuda direniş sahibi hem de Türkiye Kıbrıslı Türklerin arkasında. Nitekim ondan sonra Makarios stratejisini değiştirdi ve Türkleri ekonomik olarak çökertme kararı aldı.’’

‘‘ÇOCUKLARIMIZA EN İNCE DETAYINA KADAR ÖĞRETİLMESİ LAZIM’’
Erenköy Direnişinde yalnızca savaşın olmadığını kötü hayat koşullarıyla da mücadele edildiğini belirten Atun, elektrik ve suyun olmadığı yerlerde 11 ay boyunca insanların mağaralarda yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti: ‘‘Erenköy Direnişine katılanlar her ailede var. Sorun kendilerine, siz 11 ay boyunca ne yediniz? 11 ay nohut yedik diyecekler size. Rum ablukası altında köylüler ne yetiştirirse gençlerle paylaşıyor. Köylülerle birlikte gençler şanlı bir direniş yapıyorlar. Çocuklarımıza bunların en ince detayına kadar öğretilmesi lazım.’’

‘‘ERENKÖY’Ü ÇOK İYİ ANLAMAK LAZIM’’
Erenköy ile ilgili son olarak şehitlere rahmet gazilere uzun ömürler dileyen Atun şunları kaydetti: ‘‘Erenköy’ü çok iyi anlamak lazım. Erenköy bizim için tecrübesiz, askerlik yetenekleri olmayan, savaş eğitimi almamış, askerliğini yapmamış pırıl pırılgençlerin direnişidir. Bu çocukların o heyecanı, adaya gelip, bir av tüfeğiyle adayı kurtaracaklarını zannetmeleri, o coşkuyla Erenköy’ü tutmaları direnişte son derece etkili olmuştur. Ve biz 1974’de hayattaysak bu çocukların bize çok büyük bir katkısı olmuştur. Hepsine uzun ömür diliyorum. Hepsine sağlıklar diliyorum. Şehitlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.’’

‘‘ANASTASİADİS ÇOK TEHLİKELİ BİR OYUN OYNUYOR’’
Programda müzakereleri de değerlendiren Atun, Anastasiadis’in çok tehlikeli bir oyun oynadığını söyledi. Atun sözlerini şöyle tamamladı: ‘‘ Anastasiadis,yaşanan olumsuzluğu cumhurbaşkanımız Derviş Eroğlu’nun üzerine atmaya çalışıyor. Türkler uzlaşmaz, Türkler anlaşmaz Türkler istemiyor, Türkler müzakereleri darbeliyor gibi şeyleri Rum basınına yazdırıyor. 27 ülke başkanına yazılar gönderip Türkleri habire protesto ediyor. Anastasiadis’in Atina’ya gidiş sebebi Yunanistan ile birlikte hareket edip, AB içinde ve ABD yöneticileri nezdinde Kıbrıs’ta Rum iddialarını öne çıkarmak. Ve bunu kabul ettirmek. Atina’da Başbakan Samaras ile Kıbrıs’ta varılacak olan çözümün AB müktesebatıyla olumlu olmasını kararlaştırdı. Biz diyoruz ki; diğer ülkelerin yaptığı gibi delegasyonlar olmalı çünkü Kıbrıs’ın yapısı diğerlerinden farklı. Anastasiadis son derece tehlikeli oynuyor. Rumları çok iyi tanımak lazım çok da güvenilir insanlar değiller bu konuda. Rum hükümetinin başı ekonomik olarak iyice dertte. Gidişat pekte parlak değil, o yüzden Rumlardan tek bir şey beklememiz gerekir. Yüzümüzü Kuzey’e arkamızı Güney’e dönmemiz gerekir. Türkiye her zaman için bizim kurtuluş yolumuzdur. Yegane kurtuluş yerimiz, yegane huzur yerimiz, özgür yaşayacağımız yer Türkiye’dir.’’

STAR KIBRIS