Ramadan Özsütçüoğlu’nun darp edilmesi ve kaçırılmak istenmesi olayıyla ilgili tutuklu bulunan zanlıların avukatları, darp aleti olduğu iddia edilen beysbol sopası ile çalınan paraların bulunamadığına dikkat çekip, iddiada bulundu:

Ramadan Özsütcüoğlu’nun Karşıyaka’da Tatiana Bolaska isimli kadın tarafından davet edildiği evde sopalarla öldüresiye dövüldüğü, parasının çalındığı ve kendi aracıyla Haspolat Arıtma Tesisi’ne kaçırılmaya çalışıldığı iddiasıyla başlatılan polis soruşturması kısmen tamamlandı.

Polis, dün müşteki Ramadan Özsütcüoğlu’nu evine davet eden Tatiana Bolaska ile Özsütcüoğlu’nu darp ettiği iddia edilen Ahmet Kırdar’ı mahkemeye çıkardı.

İddia makamı, zanlıların serbest kalması durumunda müştekiyle aralarında yeni bir sorunun başlayabileceği ve yargılanmadan kaçabilecekleri gerekçesiyle zanlıların cezaevine gönderilmesini istedi.

Savunma makamı ise darp aleti olduğu iddia edilen beysbol sopası ile çalınan paraların bulunamadığına dikkat çekerek, zanlıların cezaevine gönderilmesi için müşteki tarafından kendilerine komplo kurulduğunu iddia etti.

Darp olayına karışan bir kişi tespit edilemedi. Meseleyle bağlantısı olduğu gerekçesiyle daha önce tutuklanan Sinan Çolak ise serbest bırakıldığı için mahkemeye getirilmedi. Polis ayrıca darp olayına karıştığı iddia edilen zanlıyı da henüz tespit edemedi.

Mahkeme ileride yargılanacak zanlıların mahkemede hazır olmalarının temini için 3 ayı geçmemek şartıyla cezaevine gönderilmesine emir verdi.

Misilleme yapılabilir
Girne Kaza Mahkemesi’nde görülen dünkü teminat duruşmasında müfettiş muavini Umut Demir, iddia makamının tanığı olarak dinlendi. Lapta Polis Karakolu’nda görevli Demir, zanlıların “zorla insan kaçırma”, “soygun” ve “ciddi darp” suçlarından methaldar olduğunu söyledi.

Demir, zanlıların tutuklu olduğu sürede telefon dökümlerinin incelendiğini ve olayın geçtiği yerlerden emarelerin alındığını söyledi.

Demir, zanlıların verdikleri gönüllü ifadelerin teyit ve tekziplerini yapıldığını anlatarak, doktor raporları ve kamera kayıtlarının da polisin elinde olduğunu vurguladı.

Demir, zanlı Ahmet Kırdar’ın TC vatandaşı olduğunu ve işsiz olduğunu ayrıca kardeşinin yasa dışı yollardan ülkeden çıktığı için davası bulunduğunu, Ukrayna uyruklu olan Tatianna Bolaska isimli zanlının ise ülkede turist statüsüyle bulunduğunu aktardı.

Demir, zanlı Ahmet Kırdar’ın daha önce müşteki Ramadan Özsütçüoğlu’nun mülküne girip, sirkat suçu işlediği için hakkında davası bulunduğunu dile getirerek, müştekiye yönelik işlediği suçların ve şiddetinin giderek arttığına dikkat çekti.

Demir, zanlıların serbest kalması durumunda, müştekinin de zanlılara misilleme yapabileceğini anlatarak, gerek zanlıların gerekse müştekinin hayati tehlikesi bulunduğuna vurgu yaptı.

Tahkikatın kısmen tamamlandığını belirten Demir, ileride yargılanacak zanlıların mahkemede hazır olmalarının temini ve toplumun huzuru için zanlıların 3 ay süreyle cezaevine gönderilmesini istedi.

Doratlı: Zanlılara komplo kuruldu
Zanlı avukatı Münür Doratlı, cezaevi talebine itiraz etti. Doratlı, müştekinin yaptığı şikayet doğrultusunda zanlıların tutuklandığını belirterek, güvenilir biri olmayan müştekinin, zanlılara komplo kurduğunu iddia etti.

Doratlı, darp aleti olduğu iddia edilen beysbol sopası ile çalınan paraların bulunamadığına dikkat çekti. Doratlı, müştekinin lisanslı karateci olduğunu anlatarak, zanlılara karşılık koyabilecek güçte olduğunu ancak zanlılarda darp izi bulunmadığını vurguladı.

Ortaya atılan iddialar karşısında müfettiş muavini Umut Demir, Ahmet Kırdar’ın ifadesinde, müştekiyle birlikte Karşıyaka’daki evde olduğu ve Haspolat’a beraber gittiklerinin kabul edildiğini söyledi.

Savunma karşısında avukat Doratlı, “Müştekinin elleri bağlıyken arabadan nasıl atladı ve orada neden kendisini öldürmediler” diyerek, müştekinin yalan beyanla zanlıları cezaevine göndermek istediğini ve zanlıların cezaevine başına kötü bir şey gelebileceğini iddia etti.

Umut Demir, Haspolat’ta kanlar içinde görülen müştekinin etraftan yardım istediğine yönelik çevre şahadeti bulunduğunu aktardı.

Kırdar: Gece kulübünü ele geçirmek istiyor
Avukat Doratlı, zanlı Tatianna Bolaska’nın müşteki için çalıştığını dile getirdi. Ahmet Kırdar’ın ise işsiz olmadığını, 25 yıldan beri KKTC’de yaşadığını ve bir kuyumcuda ortak olduğunu aktardı.
Doratlı, Kırdar’ın ortağı olduğu iddia edilen kuzenini tanık olarak dinletti. Tanık, ifadesinde, Kırdar’ın maddi zorluk içerisine girmesinden dolayı kendisini işletmesine ortak yaptığını ancak resmi işlemlerin henüz tamamlanmadığını vurguladı.

Kırdar’ın kuzeninin tanık olarak dinlenmesinin ardından avukat Doratlı, zanlı Ahmet Kırdar’ı tanık kürsüsüne çıkardı.

Kırdar ifadesinde, Golden Girl isimli gece kulübünün sahibi olduğunu ancak işletmesini Ramadan Özsütçüoğlu’nun yaptığını söyledi.

Zanlı Kırdar, müştekinin gece kulübünü eline geçirmek için kendisine komplo kurduğunu iddia ederek, “TC vatandaşı olduğum için cezaevinden çıktığımda beni sınır dışı edeceklerini biliyor” dedi.

“Arabayı benim sürmemi istedi”
Zanlı Kırdar, Ramadan Özsütçüoğlu’nun olay günü alkollü olduğu için kendisini Lefkoşa’ya götürmesini istediğini belirterek, Özsütçüoğlu’nun rızasıyla beraber gidilen yerde uyuşturucu pazarlığı yapılmasından dolayı kendisinin bölgeden ayrıldığını söyledi.

Kırdar, müştekiyle aralarında kesinlikle husumet olmadığını iddia ederek, müştekinin maddi açıdan zora girmesinden dolayı müştekiye 23 bin sterlin borç para verdiğini de iddia etti.

Müştekinin borçlarını ödeyebilmesi ve kulübün işlerinin düzelmesi için Tatianna Bolaska’yı çalışması için getirdiğini anlatan Kırdar, yakın zamanda iki yeni kadının da getirileceğini vurguladı.
Hakkındaki darp davalarının, işlettiği gece kulübünde çıkan olaylarda kendisini müdafaa etmesinden dolayı kaynaklandığını anlatan Kırdar, “Cezaevine gidersem işlerim duracak, Ailem zora girecek” dedi

Ortaya atılan iddialar karşısında savcı Mustafa Atakara, “Madem müştekiyle aranda sorun yoktu, hakkındaki şikayetleri niye geri çekmedi” diye sorunca Kırdar, “Kadın getirdiğimde geri çekecekti” diye kendini savundu.

Kırdar, kardeşinin balıkçı olduğunu da anlatarak, dalgalara kapıldığı için ülkeden yasa dışı olarak çıkış yapmak zorunda kaldığını ve ülkeye geri geldiğinde teslim olduğunu vurguladı.

Yargılanmalarını sağlamak için cezaevi
İddia ve savunma makamlarını dinleyen Ceza Davaları Yargıcı Şerife Katip Kır, meselenin ciddiyetine dikkat çekerek, ağır cezada yargılanacak zanlıların müebbet hapis cezası alabileceklerine dikkat çekti.

Kır, zanlı Ahmet Kırdar’ın birçok farklı davası daha bulunduğuna dikkat çekerek, yargılanmaktan kaçabileceğini vurguladı.

Kır, yargılanmaktan kaçan KKTC uyruklu zanlıların, Türkiye tarafından teslim edildiğini ancak TC uyruklu zanlıların ise teslim edilemediğini söyledi.

İleride yargılanacak olan zanlıların mahkemede hazır bulunmalarının sağlanabilmesi için zanlı avukatının mahkemeye kefil ve teminat gösteremediğine dikkat çeken Kır, zanlıların yargılanmadan kaçmalarının önlenebilmesi için 3 ay süreyle cezaevine gönderilmelerine emir verdi.

Kıbrıs