Gıda Yüksek Mühendisi Demet Mannaş

Gıda Yüksek Mühendisi Demet Mannaş

KIBRIS 7724
Yazarın Tüm Yazıları >

Gıdalardaki Trans Yağlar

A+A-

Trans Yağ Nedir? Nasıl Oluşur?

Trans yağ, trans-izomer (E-izomer) doymamış yağ asitlerine verilen yaygın isimdir. Terim çift karbon-karbon bağının konfigürasyonuna işaret ettiğinden trans yağlar bazen tekli bazen de çoklu doymamış yağ olabilir ama hiçbir zaman doymuş yağ olamazlar. Bu yağlar doğal değil tamamen sentetik, yapay yağlardır. Trans yağların elde ediliş şekillerine baktığımızda, bitkisel yağa “Hidrojenasyon” denilen bir işlemle hidrojen eklenmesiyle elde edilen yağlardır.

Peki sadece hidrojenasyon ile mi trans yağ oluşumu gerçekleşmektedir? Elbette yapay olarak oluşturulabilen trans yağlar dışında bir de doğal trans yağ asitleri mevcuttur. Örneğin; bazı geviş getiren koyun, kuzu, inek gibi hayvanların işkembelerinde, süt ve etlerinde de az miktarda trans yağ asidi bulunmaktadır. Fakat bu trans yağ asitleri doğal oluşmaktadır ve sentetik trans yağla karıştırılmamalıdır. Doğal oluşan bu yağlar yapay trans yağa göre onlarca kat daha az zarar göstermektedir. Ayrıca bunların dışında bir diğer trans yağ oluşumu da vardır. Yağların yüksek sıcaklıklarda sürekli olarak ısıtılması ve kızartılması ile de bu yağ türü oluşumu gözlenmektedir.

 

Trans Yağ Hangi Gıda Ürünlerinde Bulunur?

Hayvan kaynaklı yağlar bir zamanlar tüketilen tek trans yağlardı. Ancak günümüzde tüketilen trans yağların tamamına yakını gıda endüstrisi tarafından bitkisel yağların kısmî hidrojenleşmesi sırasında oluşan trans yağlardan oluşturmaktadır. Özellikle “fast food” olmak üzere hazır gıda endüstrisinde kısmi hidrojene edilmiş yağlar hayvan yağlarının ve bitkisel yağların yerine geçmiştir. Kısmi hidrojene edilmiş yağlar çeşitli nedenlerle besinlerde kullanılmaktadır: Kısmi hidrojenleştirme ürünlerin raf ömrünü uzatır ve koruma gereksinimlerini azaltır. Diğer yağlara göre daha ucuzdur.

Hazır patates  kızartmalarında, cipslerde, krakerlerde, bisküvilerde, çikolatalarda, gofret, hazır kurabiye ve keklerde ve benzeri ürünlerde lezzeti daha fazla artırdığından tercih edilebilmektedirler. Diğer yağlara göre trans yağların ömürleri daha uzundur ve oda şartlarında besinler içerisinde resmen katılaşarak hapsolmaktadır. Fastfood sektörünün büyük bir patlamayla ilerlemesinin en büyük sebeplerinden biri de trans yağlardır. Bazı margarinlerde, ticari kızartma yağlarında, katı yağlarda ve fırınlanmış besinlerde bulunduğu da unutulmamalıdır. Bir ürünün etiketindeki içindekiler kısmında “hidrojene nebati (bitkisel) yağ” içerdiği belirtilmişse bu ürünün trans yağ içerdiği anlaşılmaktadır.

Trans Yağın Zararları Nelerdir?

Trans yağların kötü kolesterol olarak bilinen LDL kolesterolü arttırıp, iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolü düşürerek kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini arttırdığı düşünülmektedir. Yapılan araştırmalar da göstermiştir ki trans yağ seviyesi yüksek olanların  kalp krizi geçirme riski üç kat daha fazladır. Bunun sebebi olarak bu yağ tipinin diğer yağlara göre daha zor sindirilmesi ve vücudun trans yağı doymuş yağ olarak kabul etmesi gösterilmektedir. Bunun yanı sıra;

Diyabete yakalanma riskini arttırabileceği

Obezite riskini arttırabileceği

Ovülasyonun baskılanmasına sebep olabileceği

Karaciğer fonksiyon bozukluğuna sebep olabileceği

Zar yapısını bozarak hücre fonksiyon bozukluğuna sebep olabileceği

Alzheimer, Parkinson vb. birçok hastalığa sebep olabileceği

Annenin beslenme tarzına (trans yağ asitleri tüketimine) bağlı olarak anne sütüne geçebileceği

Kandaki yağ oranını yükseltebileceği,

Alınan kalori aynı olmasına rağmen vücutta (özellikle karın bölgesi) yağ birikimi ve kilo alımına sebep olabileceği bilinmektedir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.