1. HABERLER

  2. TÜRKİYE

  3. MEĞER İSTİFA ETMEMİŞ
MEĞER İSTİFA ETMEMİŞ

MEĞER İSTİFA ETMEMİŞ

Yolsuzluk soruşturmasında çocukları tutuklanan Bakanlar

A+A-

Erdoğan Bayraktar istifa etmemiş
Yolsuzluk soruşturmasında çocukları tutuklanan Bakanlar Güler ve Çağlayan ‘Çirkin oyunu bozmak’ açıklamasıyla istifa etti. Erdoğan Bayraktar ise zehir zemberek açıklama sonrası istifa ettiğini duyurmuştu. Ancak Resmi Gazetede ilginç bir durum ortaya çıktı. Bayraktar istifa etmemiş, görevden alınmış.

Dün Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ve İçişleri Bakanı Muammer Güler'in istifasının ardından öğle saatlerinde ise Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar bakanlık ve milletvekilliğinden istifa ettiğini açıkladı. Ancak Resmi Gazete'de yer alan atama kararnamesinde ise Bayraktar'ın görevden alındığı yazıyor. Başbakanlık tarafından Köşk'e sunulan dilekçede 'Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın Bakanlık görevinden alınmasını, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 109 uncu maddesi uyarınca yüksek tasviplerine saygıyla arz ederim' ifadeleri yer alıyor.

resmi.jpeg

resmi1.jpeg

SIRADIŞI GÜNDE NELER YAŞANDI? İŞTE DÜNÜN ÖZETİ

İstanbul’da yürütülen yolsuzluk soruşturmasında çocukları gözaltına alınarak tutuklanan İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, dün görevlerinden istifa etti. Soruşturmada oğlu gözaltına alınan, ancak diğer iki bakanın oğlundan farklı olarak mahkemece serbest bırakılan Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın istifası ise farklı oldu. Bayraktar, İçişleri Bakanı Güler ve Ekonomi Bakanı ağlayan’ın ardından benzer bir açıklamayla istifası beklenirken, gündemi sarsan açıklamalar yaptı. Bayraktar, canlı yayına telefonla bağlanarak okuduğu açıklamasında, “Rüşvet ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu bir operasyon sebebiyle istifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyon yayınlayınız şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum, çünkü soruşturma dosyasında var olan ve yasalara uygun olarak onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Başbakan’ın talimatıyla yapıldı. Bu minval üzerine bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ediyorum. Ancak bu milleti rahatlatmak için Başbakan’ın istifa etmesi gerektiğini inandığımı ifade ediyorum, yüce milletimize saygılar sunuyorum. Bugün bize bir istifa metni bir tane de deklarasyon metni gönderildi. Ben tabii ki partimi rahatlatmak istiyorum ama böyle bir durumda bunun yanlış olduğunu ifade ediyorum ve hayırlı olsun diyorum” dedi.

Pakistan dönüşü toplantı
Yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasında çocukları gözaltına alınan bakanların istifa etmeyeceği, 3 bakanın kabine revizyonuyla görevlerinden alınacakları belirtiliyordu. Bakanların, gözaltı dalgasından hemen sonra istifalarını sundukları, ancak Erdoğan’ın, “kararı ben vereceğim” diyerek beklemeyi tercih ettiği kulislere yansımıştı. Bu da Erdoğan’ın istifa yöntemini benimsemediği yorumlarına yol açmıştı. Ancak soruşturmada Güler ve Çağlayan’ın çocuklarının tutuklanması dengeleri de değiştirdi. Kabine revizyonunu Pakistan ziyareti sonrasına bırakan Erdoğan, dün Ankara’ya gelişinde dosyada ismi geçtiği öne sürülen 4 bakan, Bayraktar, Güler, Çağlayan ve AB Bakanı Egemen Bağış’la otobüs üzerinde görüntü vererek, destek mesajı vermiş oldu.

Erdoğan, kendisini karşılamaya gelenlere yönelik konuşmasından sonra ise Keçiören’deki konutuna geçti. Burada, bazı bakanların katılımıyla izlenecek yol haritasına ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. Kulislere, Erdoğan’ın, konutundaki toplantıda bakanlardan istifa etmelerini istediği yansıdı. Pakistan seyahati sırasında Erdoğan’a eşlik eden Çağlayan’ın da daha uçaktan inmeden işadamlarına istifa sinyali vermesi, Başbakan’ın kararını önceden öğrendiği yorumlarına yol açtı. Çağlayan dışındaki, operasyonda ismi geçen bakanların da Erdoğan’ın evindeki toplantıya katıldığı, bu isimlerden Bayraktar’ın istifanın doğru olmayacağı görüşünü savunduğu da iddia edildi.

‘Kirli tezgâh’
Erdoğan’ın evinde yapılan ve 2,5 saat süren bu toplantıda alınan karar, sabah uygulamaya konuldu. Sabah 08.30 sıralarında ilk olarak Çağlayan, yazılı olarak istifasını açıkladı. Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, bakanlık görevinden ayrıldığını bildirdi ve şunları kaydetti:

“17 Aralık tarihi itibarıyla gerçekleştirilen operasyonun, hükümetimize, partimize ve ülkemize karşı kirli bir tezgah olduğu çok açık bir şekilde ortadadır. Yakın çalışma arkadaşlarımın ve evladımın da dahil edildiği bu çirkin oyunu bozmak ve gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlamak için Ekonomi Bakanlığı görevimden ayrılmış bulunmaktayım.”

Oyunu bozmak
Çağlayan’dan yaklaşık 1 saat sonra, bu kez de Güler, Çağlayan’ın açıklamasına çok benzer bir açıklama yaparak istifa ettiğini duyurdu. Güler, yaptığı yazılı açıklamada, 17 Aralık’ta İstanbul’da gerçekleşen operasyonu, “Hükümetimize, partimize ve ülkemize karşı düzenlenen kirli bir tezgâhtır” ifadeleriyle değerlendirdi. Güler, açıklamasında şunları kaydetti:

“Oğlumun dahil edildiği bu çirkin oyunu bozmak ve gerçeklerin daha açık şekilde ortaya çıkmasına imkan sağlamak için bakanlık görevinden affımı Sayın Başbakanımıza aynı gün şifaen arz etmiştim. Söz konusu istifa talebimi 25 Aralık 2013 günü yazılı olarak Başbakanlık makamına sunmuş bulunuyorum.”

Her iki açıklamadaki benzerlikler, istifa metinlerinin üzerinde birlikte çalışılarak hazırlandığı yorumlarına yol açtı.

Bayraktar bombası
Ancak Bayraktar’ın şok yaratan istifa açıklaması, istifa metinlerinin partide hazırlanarak bakanlara gönderildiği yorumlarına neden oldu. Diğer iki bakandan sonra benzer bir kısa açıklamayla istifa etmesi beklenen Bayraktar, NTV televizyonunun canlı yayınına telefonla bağlandı.

Bayraktar, önceden yazdığı ve bazı bölümlerini anlaşılması için iki kez tekrarlayarak okuduğu açıklamasında gündemi değiştiren şu ifadeleri kullandı:

‘Başbakan istifa etsin’
“17 Aralık tarihindeki operasyon dosyasında şahsımı rencide edecek ya da izah edemeyeceğim husus yoktur. Başbakan’ın istediği bakanla çalışmak ve istediği bakanı görevden almak en tabii hakkıdır. ‘Rüşvet ve yolsuzluk ifadelerinin bulunduğu bir operasyon sebebiyle istifa ediniz ve beni rahatlatacak deklarasyon yayınlayınız’ şeklinde tarafıma baskı yapılmasını kabul etmiyorum çünkü soruşturma dosyasında var olan ve yasalara uygun olarak onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Başbakan’ın talimatıyla yapıldı. Bu minval üzerine bakanlıktan ve milletvekilliğinden istifa ediyorum. Ancak bu milleti rahatlatmak için başbakanın istifa etmesi gerektiğine inandığımı ifade ediyorum, yüce milletimize saygılar sunuyorum.”

Sosyal medya sallandı
Bayraktar’ın açıklamasının ekrandaki sesin zaman zaman düşmesi nedeniyle tam olarak anlaşılamaması ve Erdoğan’ı istifaya davet eden bir açıklama yapması, buna karşılık yayıncı kanalın uzun süre bandı yeniden yayımlamaması sosyal medyada büyük tartışma yarattı. Bayraktar’ın sözlerinin deşifrelerinin sitelere yansımasından sonra ise en çok konuşulan konuların başında bu açıklamalar geldi.

İstifa metni
Bayraktar’ın özellikle diğer bakanların açıklamasına benzer ifadeler içeren deklarasyon ve istifa dilekçesinin kendisine gönderilmesine tepki gösterdiği, istifayı “suçu kabullenme” olarak gördüğü, Başbakan’ın kabine revizyonu ile görevden almasının uygun olacağını savunduğu için bu yöntemi izlediği de kulislere yansıdı.

Bayraktar’a hack
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile milletvekilliğinden istifa ettiğini açıklayan Erdoğan Bayraktar’ın, twitter hesabı hacklendi. Yaklaşık 130 bin takipçisi olan Bayraktar’ın, “ErdoganBayraktr” isimli hesabına ulaşmak isteyenler, “Ak Fatihler” isimli sahte ‘erdoganbayraktr” adresine yönlendirildi.

Sadece 11 ay bakanlık yaptı

İstifa eden isimlerden Güler, bakanlık koltuğunda sadece 332 gün kalabildi. Görevi Erdoğan’ın yıllarca en yakın çalışma arkadaşlarından olan ve İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturduktan 11 ay sonra bu görevden alınan İdris Naim Şahin’den devralan Güler, İstanbul Valiliği, Kamu Güvenliği Müsteşarlığı ve TBMM İçişleri Komisyonu Başkanlığı görevlerini yaptığı dönemde hükümetin en güvenliği isimlerden birisiydi. 3 dönem milletvekilliği sınırına takılmayacak olan Güler’in kabine revizyonunda koltuğunu korumasına kesin gözüyle bakılıyordu. Ancak yolsuzluk operasyonu, Şahin’in “Umarım görev sürenizi tamamlayıp, kendiniz istediğinizde görevden ayrılırsınız” temennisiyle koltuğunu devrettiği Güler’in de olağanüstü biçimde koltuğunu kaybetmesine yol açtı.

ZAFER ÇAĞLAYAN

Siyaseti bırakacağım

İstifa eden Çağlayan’ın ismini kamuoyu Ankara Sanayi Odası Başkanı olarak tanıdı. Sanayici olan Çağlayan, Kasım 1995’te yapılan seçimlerde en genç ASO Başkanı olarak Ankara Sanayi Odası (ASO) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildi. ASO’nun en uzun süre görev yapan başkanı olarak 2007’ye kadar bu görevini sürdürdü. 2007’de ise Ak Parti’den milletvekili seçilerek TBMM’ye girdi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanlığı görevlerini yürüten Çağlayan, 2011’de yeniden TBMM’ye girdi. Çağlayan’ın bu tarihten sonraki görevi ise Ekonomi Bakanlığı oldu. Kulislerde, Çağlayan’ın belediye başkan adayı olması yönündeki teklifleri sağlık sorunlarını gerekçe göstererek reddettiği, aynı gerekçeyle kabine revizyonunda değiştirilebileceği konuşuluyordu. Çağlayan da yakın çevresine artık siyaseti bırakmayı istediğini söylemişti. Ancak revizyon olamadan görevinden ayrılmak zorunda kaldı.

ERDOĞAN BAYRAKTAR

Yatırımların başındaki isim

Açıklamaları gündemi değiştiren Bayraktar ise, Erdoğan’ın en çok güvendiği, İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı döneminden bu yana birlikte çalıştığı isimler arasında yer alıyordu. 21 yıl özel sektörde çalıştıktan sonra 1995-1999 arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan KİPTAŞ’ta Genel Müdürlük yapan Bayraktar, 2001’den itibaren Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde çalıştı. Aralık 2002’den 10 Mart 2011’e kadar Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı görevinde bulunan ve hükümetin inşaat alanındaki yatırımlarını yöneten Bayraktar, 2011 seçiminde milletvekili olur olmaz bakanlık koltuğuna oturdu. Bayraktar, her dönem açıklamalarıyla tartışma yarattı. Meclis’te TOKİ ile ilgili “kamu zararı” iddiası için “özür dileyen” ve bir iddiadan kaynaklı zararı kabul eden Bayraktar, bunun tahsili için davalar açıldığını da söyledi.

Etiketler : ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.