1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. 1 AĞUSTOS SONRASI TUFAN!
1 AĞUSTOS SONRASI TUFAN!

1 AĞUSTOS SONRASI TUFAN!

İpler iyice gerilmeye başladı!

A+A-

Mahkemenin 1 Ağustos’tan itibaren yürürlüğe girecek olan Kamu Hekimlerine 2’inci iş yasağıyla ilgili süre gittikçe daralırken , sektörde ipler iyice gerilmeye başladı.

Eniz ORAKCIOĞLU- Deniz ABİDİN

Kamu Hekimlerinin  2’nci  iş yasağı getiren mahkeme kararının uygulanmasına  1 aylık bir süre kaldı.

1 Ağustos’tan itibaren yürürlüğe girecek olan   hekimlere  2’inci iş yasağı kamuda sürekli hekimlerin istifalarını gündeme getiriyor.

Arifoğlu; “Herhangi bir ciddi değişiklik yapılamadı”

Konuyla ilgili Yeni Bakış’a konuşan  Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Dr. Kenan Arifoğlu,  kamu hekimlerinin  2’inci iş yapma yasağının  Ağustos ayında yürürlüğe girecek olmasına karşın  geçen sürede altyapı ile ilgili bir açılım yapılmadığına dikkat çekerek , “Döner sermaye yasası da Anayasa Mahkemesine gitti. Doktorlar maaşlarına  artış konusunda da bazı hekimler arasında sıkıntı var. Kısacası  6 aylık sürede herhangi  ciddi bir değişiklik yapılamadı. Bu sürecin bu şekilde direk kesilmemesi ve daha yumuşak bir geçiş olması gerekirdi. 6 aylık geçiş dönemi ile direk 2’inci yasağın uygulanmaya koyulması, ya içeri ya dışarı demek, ‘ya 40 satır, ya da 40 katır’ şeklinde anlaşılmaktadır. Hekimlerin dışarda bir sürü yatırımları, çalışanları ve hastalarla ilgili arşivleri var ve bu sayı neredeyse hekimlerin yüzde 50’sini oluşturmaktadır, gelinen noktada da bu hekimlerden ciddi bir seçim yapması istenmektedir. Kaldı ki gidişat odur ki Genel Sağlık Sigortası reformu da gerçekleşemeyecek ve insanlar özgürce istediği hekime maddi kaygı gözetmeksizin bakınamayacak” dedi.

“Sağlıkta kamu sektörü giderek çöküyor”

Sağlıkta kamu sektörünün giderek çöktüğünü belirten Arifoğlu,  “Kamu sektörünün çökmesi demek halkın sağlığının tehlikeye girmesi anlamına gelmektedir. Bugün hastanede 3 kardiyologdan sadece 1 kardiyolog kaldı ve Güney Kıbrıs’a baktığınızda hastanelerde kardiyoloji ve anestezi uzmanları beyin takımı, nöbete kalan kritik branşlar olarak gösteriliyor.  Bizde bu kritik branşlarda neredeyse devre dışı kaldı. Dolayısıyla giderek kamu sektörü çöküyor” şeklinde konuştu.

“Çöküş dramatik bir hal alacak”

Bugün sağlıkta kamu sektörüne bakıldığında daha ciddi bir alternatifin olmadığının altını çizen Arifoğlu, “Bugün 24 saat kardiyolog bulunduracak özel müesseselerimizde olmadığından  kamu ve sağlık çökmek üzeredir. Gidişat gösteriyor ki bu çöküş Ağustos ayında daha da dramatik bir hal alacaktır” diye konuştu.

“Döner sermaye doktorları kamuda tutmaya yeterli değildir”

Arifoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti; “ Döner Sermaye Yasasının  da Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle  ileriye götürülmeyeceği bilgisi var.  Bunun yanında Döner Sermaye Yasası Anayasa Mahkemesinden geçse bile bu doktorları kamuda tutmak için yeterli değildir. Çünkü kamu hastanelerinin olanakları ve altyapısı yeterli değildir. Örneğin, hastanede 1 Ortopedi muayene odası varsa ve 11 tane ortopedist varsa, altyapısı eksik olan o odada hangi doktor, kaç hastaya bakabilecektir. Kısacası bu döner sermaye, dönmeyen sermayedir. Sağlıkta kamunun çökmesinden ziyade, herkesin sağlığı da risk altına giriyor.”

“Reform anlamına gelmez”

Sağlık Bakanlığının bu sıkıntılı süreci kontrol altına alması gerektiğini vurgulayan Arifoğlu, “En azından altyapı tamamlanana ve yasalar çıkana kadar Sağlık Bakanlığının kamudaki özel hekimleri klinikleri ile kiralayıp kamulaştırarak  bir şekilde hizmet alınması lazımdır, ta ki bu süreç atlatılsın. Bu şekilde dramatik bir geçiş sadece kamunun çökmesi demektir ve hiçbir reform anlamına gelmemektedir” şeklinde konuştu.

“Yurt dışından hekim getirtilmesi mantık dışıdır”

Özel hastanelere bakıldığında bazı özel hastanelerin yüzde 50’si de kamu görevlisi hekimlerden oluştuğuna dikkat çeken  Arifoğlu, “Bu noktada da özel hastanelerin yurt dışından hekim getirmesi mi gerekecek, ülkemizde onca hekim varken yurtdışından hekim getirmek ve buradaki hekimlerin de evde oturması mantık dışı bir durumdur” dedi.

“Adaletsizlik var”

Mahkemenin verdiği karara da değinen Arifoğlu, “Kamudaki Hekimlerin mesai saatleri dışında hekimlik yapmama yönünde alınan karara bakıldığı da özelde çalışan hekimler 7/24 hekimlik yapabilmekte ve bu da adaletsizlik oluşturmaktadır. Kısacası bu karar hekimleri meslekten bir nevi men ediyor.  Ada genelindeki kamu görevlilerinin, değişik dairelerde çalışan kişilerin de içerisinde 2’inci iş yapanlar var ve bu kararın sadece hekimlere uygulanması da adaletli değildir” diye konuştu.

Sağlık Bakanı Sucuoğlu;

 “Elimizden bir şey gelmez”

Sağlık Bakanı Faiz Sucuoğlu da konuyla ilgili  Yeni Bakış’a yaptığı açıklamada,  basına yansıyanın aksine  Kardiyolog Özbek’in görevine devam edeceğini söyledi. Sucuoğlu; “Ocaktan bu yana doktorların istifa edecekleri duyumları zaman zaman gündeme gelmekte , ama bu konuda doktorların 2’inci iş yapamayacaklarına dair mahkeme kararı var ve elimizden bir şey gelmiyor” şeklinde konuştu.

“Bütün hazırlığımızı döner sermaye üzerine kurduk”

Doktorların istifa etmemeleri için alabilecekleri  tedbirleri aldıklarına dikkat çeken  Sucuoğlu “Doktorların özlük haklarını artırarak, 20 yıldan sonra Döner Sermaye Yasasını geçirdik. Şu anda Sayın Cumhurbaşkanı Döner Sermaye yasası için anayasa mahkemesinden görüş istedi. Döner Sermaye sekteye uğrarsa o büyük bir sıkıntı yaşatır. Dolayısıyla 15-20 gün içinde karar çıkar ki biz bütün hazırlığımızı döner sermaye üzerine kurduk.  Döner sermayeye bağlı olarak mesai saatleri dışında hastanede özel hasta bakma hakkı yürürlüğe girecek bir olaydır. Döner sermayede bir sıkıntı olursa bu aşamada bizleri ne beklediği konusunda bende bir şey söyleyemem” dedi.

Serbest Çalışan Hekimler Birliği Başkanı Remzi Gardiyanoğlu:

“Kamu hekimleri 1 Ağustos’tan itibaren sadece hastanelerde hizmet verecek”

Serbest Çalışan Hekimler Birliği Başkanı Remzi Gardiyanoğlu ise,  Kamu hekimlerinin ikinci iş yapmasıyla ilgili sürecin 1 Ağustos’ta dolacağını anımsatarak, 1 Ağustos’tan itibaren  kamu hekimlerinin tamamen kamu hastanelerinde halka hizmet edeceğini belirtti. Gardiyanoğlu, sağlıktaki bütün sorunların nedeninin kamu hekimlerinin ikinci iş yapması olduğunu savunarak , kamu hekimlerinin mesai saatlerinin içinde ve dışında hasta baktıklarını, hekim açığının bu nedenle bir türlü giderilemediğini kaydetti. Gardiyanoğlu, kamu hekimlerinin olmaları gerektiği yerde ve saatte yıllardan beridir olmadığını iddia ederek, halka açıklamaları gerekenin neden ikinci iş yapmaları değil, mesai saatinde ne yaptıkları olduğunu belirtti.

“Kimse sağlıktaki sorunların nasıl çözüleceğini konuşmuyor”

Gardiyanoğlu, bu sürece 1 Ağustos’ta nokta konulacağını ifade ederek, bu süreçte istifaların olacağını, Tabipler Birliği’nin bu konuda açıklamada bulunarak, “Bakkal dükkanı bile kapatılırken yoğurtlarını satması beklenirdi” dediğini hatırlattı. Gardiyanoğlu, Tabipler Birliği’nin bu açıklamasını gayrı ciddi olarak nitelendirerek, kamu hekimlerinin 50 yıldır yasa dışı çalıştığını vurguladı. Gardiyanoğlu, Anayasa Mahkemesi’nin kararının 2011 yılından beri durmakta olduğunu belirterek, bu kadar yıldır yoğurtlarını satmaları için zamanının olduğunu söyledi. Gardiyanoğlu, serbest çalışan hekimlerin mahkeme sürecinin 2015 yılında başladığına dikkat çekerek, Tabipler Birliği Başkanının duyarsız olduğunu kaydetti. Gardiyanoğlu,  yıllardır yapmaya çalıştıkları tek işin ikinci işi nasıl sürdürebilirim olduğunu dile getirerek, kimsenin bu kadar yıldır sağlıktaki sorunların nasıl çözüleceğini konuşmadığını belirtti.

“İstifalar olacak, onların yerine yeni hekimler gelecektir”

Gardiyanoğlu, şöyle devam etti, “Kamu hekimlerine ikinci iş yapabilirisiniz denildiğinde sağlıkta her şey yolundaydı.  Ne zaman ki kamu hekimlerinin ikinci iş yapması bu ülkede tartışılmaya başlandı, sendika greve de gitti, eylem de yaptı, Meclis’in bahçesine gidip önlük de attı. Ne zaman ki bir makam çıktı ve dedi ikinci iş yapın sizi soruşturmayacağım, sağlıkta her şey güllük gülistanlık oldu. İstifalar olacaktır, onların yerine yeni hekimler gelecektir. İstifaların olması, yapılacakların yapılmayacağı anlamına gelmez. Çalışan hekimlerin maaşları iyi olmayabilir, özlük hakları iyi olmayabilir. Onlar düzeltilmeye çalışılıyor. Kamuda aldığı maaştan memnun olmayanlar istifa edecek, yerlerine geçmek isteyen birçok genç hekim başvuracak. İstifa oldu, olmadı, böyle şeyleri tartışmaya gerek yoktur. 1 Ağustos’tan itibaren kamu hekimleri kamu hastanelerinde halka hizmet edecekler. Ama üç tane ama beş tane”

Gardiyanoğlu, siyasi iradenin yapması gereken tek şeyin küçülmek olduğunu söyleyerek, belli şeylerin merkezde toplanması gerektiğini kaydetti.

“İlk önce küçülelim,  ikinci iş yasağını kullanalım”

“Bina yapmak önemli değil, gerekirse her yere hastane yapalım” diyen Gardiyanoğlu, “ilk önce küçülelim. İkinci iş yasağını kullanalım. Doğru düzgün bir yeri çalıştıralım. Mağusa Hastanesinde kötüleşen Lefkoşa’ya gelir. Güzelyurt’ta da durum aynı. Demek ki oralarda hastaneler poliklinik hizmeti veriyor. O zaman oralar küçülsün. Dr. Burhan Nalbantoğlu’nu bu dönemde güçlendirelim. Sisteme oturttuktan sonra yayalım. Bu saatten sonra kamu hekimleri artık ikinci bir iş yapamaz” diye konuştu.

“Tabipler Birliği doğruyu kabul ederse sorunlar çözülecek”

Gardiyanoğlu, “Tabipler Birliği istediği kadar tüzük yapsın. Hiçbir önemi yoktur. Mahkeme emri ortadadır. Yasa ortadadır. Var olan mahkeme emrini tüzük yaparak delemezsiniz. Bir an önce Tabipler Birliği de sendikada bu doğruyu kabul ederse sorunlar çözülecek” dedi.

Gardiyanoğlu, Sağlık Bakanlığı’nın bu sorunları en azından çözmeye çalıştığına dikkat çekerek, döner sermaye yasasının yapıldığını, özlük haklarının verildiğini, eksik malzemelerin alındığını kaydetti. Sendikanın tüm bunları dile getirmekte olduğunu belirten Gardiyanoğlu, bunların 50 yıllık sorun olduğunu söylemediğini söyledi. Gardiyanoğlu, sendikanın, tüm bu sorunlar için neden grev yapmadığını söylemediğini ifade ederek, “aklılarında bir tek şey var. O da biz nasıl ikinci iş yapabiliriz” dedi.

“Tabipler Birliği TIP-İŞ’in taşeronu gibi çalışıyor”

Gardiyanoğlu, kamu hekimlerinin klinikleri kamulaştırılsın diye tüzükler yapıldığına  dikkat çekerek, bir süre sonra bu düşünceden vazgeçildiğini, Tabipler Birliği’nin TIP-İŞ’in taşeronu gibi çalıştığını söyledi. Gardiyanoğlu, bugüne kadar 10 kişinin istifa ettiğini, başka istifa etmek isteyen varsa etmesini, ona göre sistemin kurulması gerektiğini savundu.

Gardiyanoğlu, 1 Ağustos’tan sonra ikinci iş yapanların denetimi konusunda ise Sağlık Bakanının “şikayet olursa gereğini yapacağız” dediğini anımsatarak, Bakanın kısaca, serbest çalışan hekimler bu işi kovalarsa ve şikayette bulunursa ilgileneceğiz demek istediğini kaydetti.

“2 Ağustos sabahı yapıp yapmadığını biz ona gösteririz”

Gardiyanoğlu, Sağlık Bakanının mahkemedeki yeminli beyanında “ülkede ikinci iş yapan hekim olduğunu bilmediğini, ülke genelinde böyle duyumlar var”  dediğini belirterek, kendisinin 40 yıldır serbest hekimlik yaptığını hatırlattı. Gardiyanoğlu, “Sağlık Bakanı bunu söylerken ütopyada yaşıyor. Burada bir mahkeme izni var. Yapmak zorunda” diyerek, “2 Ağustos sabahı yapıp yapmadığını biz ona gösteririz” dedi. İkinci iş yapanların hepsinin dosyasının 2 Ağustos günü Sağlık Bakanlığına verileceğini belirten Gardiyanoğlu, hastanelerdeki klinik şeflerinden ikinci iş yapanların dosyalarının da iletileceğini söyledi.

Yeni Bakış

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.