İngiltere'nin en ünlü mezarcısı ve en büyük mezarlığının da sahibi olan Ramadan Güney'in ölmeden önceki İngiliz kadın arkadaşı Diane Holliday'in aldığı bir ara emri, cenazenin Kıbrıs’a getirilip gömülmesini engelliyor. Ramadan Güney’in oğlu Erkin Güney, 2 Kasım 2006’da yaşamını yitiren babasının 10’uncu ölüm yıldönümünde  konuştu ve yıllardır babası yanında, annesini de KKTC’ye getirip, burada gömmeyi beklediklerini anlattı.

Serhat İNCİRLİ

KKTC’de 2006 yılında “şüpheli” bir kalp krizi ile 74 yaşındayken yaşamını yitiren Kıbrıslı Türk iş insanı Ramadan Güney, tam 10 yıldır toprağa verilemedi. Ölmeden önceki İngiliz kadın arkadaşının aldığı bir ara emri, cenazenin Kıbrıs’a getirilip gömülmesini engelliyor.

Ramadan Güney... 1932 yılında Baf’ın Vretça ya da yeni adıyla Dağaşan köyünde dünyaya geldi...

1950’li yıllarda, İngiliz Sömürge Yönetimi döneminde “Polis Çavuşu” idi... 50’li yılların sonunda, Kıbrıs Cumhuriyeti kuruluş dönemlerinde birçok Kıbrıslı Türk meslektaşı gibi, İngiltere’ye göç etti...

Orada eşi Süheyla Hanım ve altı çocuğuyla birlikte yaşamını sürdürdü. 1992’de eşini kaybetti...

Bu arada İngiltere'nin en büyük mezarlığını 1985'de satın aldı... Londra’ya otomobille yaklaşık iki saat uzaklıktaki Wooking kasabasındaki Brookwood Mezarlığı, şu anda bölge belediyesine ait... İçerisinde Türk Hava Şehitliği de bulunan bu dev mekan, her an binlerce konutluk bir projeye devredilebilir.

Erkin Güney konuştu

Ramadan Güney’in oğlu Erkin Güney, 2 Kasım 2006’da yaşamını yitiren babasının 10’uncu ölüm yıldönümünde KIBRIS’a konuştu ve yıllardır babası yanında, annesini de KKTC’ye getirip, burada gömmeyi beklediklerini anlattı.

Güney'in 10 yıl önce vefat etmesinin ardından miras tartışmaları gündeme gelmişti... İş adamının eski sevgilisi Diane Holliday ile oğlu Erkin Güney birbirilerine karşılıklı davalar açmıştı. Holliday, Güney’den olan çocuğu babasının mezarını ziyaret edemeyecek diyerek, mahkemeden ara emri almış ve iş adamının KKTC’ye götürülüp gömülmesini engellemişti. O engel hâlâ devam ediyor. Erkin Güney ve kardeşleri ise babalarını KKTC’ye getirip burada toprağa vermek istiyor.

Güney öldükten sonra Diane Holliday davayı kazanmış ve mezarlığın sahibi olmuştu. Davanın tamamlanmasının hemen ardından da iki hafta içerisinde mezarlığı bölge belediyesine 6 milyon Sterlin’e satmıştı.

Şu anda anlaşma gereği, Diane Holiday’in daha önceki evliliklerinden olan bir oğlu mezarlığın müdürü. 2006'da vefat eden Ramadan Güney ile 1992'de vefat eden eşi Süheyla Güney'in naaşları, bu mezarlıkta bir kümbette, yani özel bir odada tutuluyor...

Babasının öldürüldüğünü ispatlamak istedi

Erkin Güney, babasının KKTC'de öldürüldüğünü iddia ediyor... Bu konuda bazı kişileri suçluyor. KKTC Polisi’ni ise mahkeme kararına rağmen, hiç hareket etmemekle eleştiriyor.

Öldürüldüğünü ispatlamak ve otopsi yaptırmak için babasını, ölümünün ardından İngiltere'ye götüren Erkin Güney, o tarihten bu yana, Diane Holliday’in ara emri kararı aldırtması nedeniyle babasını KKTC'ye geri getiremiyor. Bu nedenle anne ve babasını toprağa veremediğini anlatan Güney, "Babamın 2004 yılında ilişkisine son verdiği Diane Holliday, finansal çıkarları nedeniyle babamızın KKTC'ye götürülmesine ve orada gömülmesine izin vermedi, bu yönde hukuki kısıtlama çıkarttı. Dolayısıyla 10 yıldır babamı hala toprağa veremedim. Annem de KKTC’ye gömülmek istiyordu. O’nu da getiremiyoruz" dedi.

Mezarlık Diane Holliday’e verildi

Babasının üç yıl boyunca ilişkisi olduğu ve bir çocuğunun bulunduğu iddia edilen İngiliz vatandaşı Diane Holliday, Ramadan Güney'in 74 yaşındayken 2006'da vefat etmesinin ardından mirasa ortak olmak istemiş ve konuya ilişkin Holliday ile Güney ailesi arasında yasal süreç başlamıştı.
 

Erkin Güney konuya ilişkin yürütülen yasal süreçte yargıcın, mezarlığın, babasının eski kız arkadaşı Diane Holliday'e verilmesine karar verdiğini söyleyerek, "Yargıç, bizim burada yönetici olarak görevlerimizden istifa etmemize, 15 personelin işten çıkarılmasına ve bu mülkü Diane Holliday'e vermemize hükmetmişti" dedi.
Ayrıca yargıcın, Holliday'in mahkeme masraflarının ödenmesi gerektiğine de karar verdiğini söyleyen Güney, yargıcın kararının "mantık dışı" olduğunu savunuyor.

Diane Holliday kimdir?

Şu anda 56 yaşında olan Diane Holliday, Ramadan Güney ile evlenmedi ancak Güney ailesi reddetse de çiftin bir çocuğunun bulunduğunu iddia etti.

Diane Holliday 1998'de İngiltere gündemine düşmüştü... Geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren Prenses Diana'nın sevgilisi Mısırlı Dodi Fayed için “kızımın babasıdır” demiş ve basının ilgi odağı olmuştu.
 

Holliday'in iddiası, Dodi Fayed’in babası Muhammed Fayed tarafından yalanlanmış ve Holliday, polise zaman kaybettirdiği gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Diane Holliday, Dodi Fayed'in cenaze töreni sırasında Brookwood mezarlığında Ramadan Güney ile tanışmıştı. Fayed'in naaşı ilk olarak Brookwood mezarlığına kaldırılmış, daha sonra ise kamuoyuna açıklanmayan bir mezarlığa taşınmıştı.
 

İngiltere'nin başkenti Londra'nın güney batısında ve 200 hektar büyüklüğündeki Brookwood mezarlığında, çok sayıda Türk ve KKTC vatandaşının mezarı ve Türk Hava Şehitliği bulunuyor.

“Babamın öldürüldüğünden eminim”

Erkin Güney, babasının 10’uncu ölüm yıldönümü olan dün, konuştu ve “babamın bir cinayete kurban gittiğinden eminim” dedi.

“Kahvesine uyku ilacı koydular. Damarlarına etil alkol koydular. 222 miligram etil alkol otopside belirlendi. Otopside, etil alkol nedeniyle kalp krizi geçirdiği belirtiliyor” diyen Erkin Güney, şunları anlattı:

Güney: Çek sahteleyenler serbest!

“Kanında etil alkol bulundu. Ancak bağırsaklarda yok. Demek ki bu adam bu etil alkolü içmedi. Damarlarına verildi... Polise gidip şikayetçi olduk. İki kişi tutuklandı. Biri erkek biri kadındı... Ancak soruşturma kapandı. Bu iki kişinin babama ait çekleri sahteledikleri de ispat edildi. Ben ispat ettim. İngiltere’den koskocaman üç makine getirttim bir de uzman. Bu uzman mahkemede çeklere iki kez yazı yazıldığını, örneğin 300 TL’lik çekin yanına altı tane sıfır eklendiğini kanıtladı. Bu makineleri ve uzmanı getirtmek için 35 bin Sterlin ödedim. Bu kez o tutuklanan iki kişiden biri, mahkemede, ‘Ramadan Güney istedi ben sıfırları yazdım’ dedi... 14 sahtelenmiş çek vardı. Ancak en ilginci, sahtelenen çeklerden birinin İngiltere’den gelmiş olmasıydı. Diane Holliday’e babam 460 Sterlinlik bir Barclays Bank çeki vermişti. Gaz borcunu ödeyecekti. O çekin de buraya Kıbrıs’a gelmesi ve çeke üç sıfır eklenerek 460 bin Sterlin yapılması ilginçtir.”

“Ramadan Güney’in yazdığı çeklere sonradan sıfırlar eklendiği mahkeme tarafından da kabul edildi. Bu arada bir tefeci bazı çekler karşılığında o iki kişiden biri olan kadına 200 bin Sterlin ödediğini iddia etti... Başka dava da açıldı. Hakim, tefeciye, git paranı o iki kişiden al dedi. Hakim çeklerin sahtelendiğine karar verdi ama polis kımıldamadı. Mesele açık kaldı. Babamın hem çekleri sahtelendi hem de öldürüldü. Bundan eminim.”

“Madem inanmıyorsunuz, gelin otopsiyi seyredin”

Erkin Güney, babasının ölümü sonrası yaşadığı bir olayı da şu sözlerle aktardı:

“Ben babamın öldürüldüğünden emindim. Hala eminim. Bana ve abim Önder’e, ‘madem inanmıyorsunuz, gelin otopsiyi izleyin’ dediler. Gittik. Babamın kafatasını kesen makinenin sesi ve o görüntü hâlâ gözümün önünde, kulağımın içindedir. Bize seyrettirdiler. Sonra da ayrıntılı otopsi raporunu istediğimizde, 3 bin Sterlin talep ettiler. Bize vermediler o raporu... İngiliz Polisi istedi. Onlara verdiler. Babamı alıp, Londra’ya döndük. Orada da otopsi yaptırdık. Etil alkole bağlı kalp krizi çıktı. Babama etil alkol verdiler ve ölmesini sağladılar.”

“Babam evinde öldürüldü. Yatak çarşafları, yastık yüzleri, çöp bile hep ortadan kaldırılmıştı. Polis hiç dava açmadı. Araştırmadı. Öldürenler KKTC’de ve serbest.”

“Babam hâlâ kendi mezarlığında tutuluyor. Diane Holliday’in oğlu mezarlıkta müdür. Beni içeri sokmuyor. Kaç defa bana saldırdılar.”

“Babam, ülkesini çok seven, çok milliyetçi biriydi... 1977’de Londra’da ilk camiyi toplumun hizmetine sundu. Binlerce kişiyi Londra’da toprağa verdi. Binlerceyi de ülkesine gönderdi burada gömülmelerine yardımcı oldu. Ama on yıldır kendi cenazesi buraya gelemiyor ve biz hâlâ babamız için Mevlit bile okutamıyoruz...”

Kıbrıs