1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “1963 KAYIPLARI İÇİN IŞIK”
“1963 KAYIPLARI İÇİN IŞIK”

“1963 KAYIPLARI İÇİN IŞIK”

1963-64 kayıplarından bir tanesinin DNA yöntemiyle kimliğinin tespit edildiği anımsatıldı.

A+A-

Türk Mukevemet Teşkilatı (TMT) tarafından, kaçırıldıkları ve öldürüldükleri iddia edilen 44 Kıbrıslı Rum’un kaybolmasından 50 yıl sonra, 1963-64 kayıplarından bir tanesinin DNA yöntemiyle kimliğinin tespit edildiği anımsatıldı.

Fileleftheros gazetesi “1963 Kayıpları İçin Işık Huzmesi” başlıklı haberinde ismi belirtilmeyen Kıbrıs Türk mezarlığında, 1963-64 dönemine ait 4-5 kaybın daha var olduğuna dair göstergelerin bulunduğunu yazdı.

Gazete ayrıca aynı dönemdeki Kıbrıslı Rum kayıplara ait olduğuna inanılan 16 kişiye ait kemik kalıntısının da tespit edildiğine dair basında kısa bir süre önce haber çıktığını da anımsattı.

Gazete kayıplar konusunda Rum Kayıp Yakınları Haris Simeonidis’in görüşlerine yer verdi.

Simeonidis, tam olarak 1963-64 dönemine ait 28 kaybın daha arandığını söyledi.

Simeonidis sözlerinin devamında,  Lefkoşa’da bulunan ve  “Tekke Bahçesi” olarak bilinen Kıbrıs Türk mezarlığında 4-5 kaybın kemiklerinin bulunduğuna dair bilgilerin bulunduğuna dikkat çekerek, ilgili temasların yapıldığını ve burada 4-5 kaybın gömülü olduğuna dair tanıklarla birlikte Kayıp Şahıslar Komitesi’nin bilgisine getirildiğini ifade etti.

Söz konusu 4-5 kişinin, Kıbrıs Türk mezarlığının bir köşesinde veya mezarlık dışındaki kaldırımda gömülü olduklarının sanıldığını savunan Simeonidis, 1963-64 ve 1974 dönemine ait Kıbrıslı Türklerin gömülü olduğu askeri mezarlığın da söz konusu olduğunu bununla birlikte Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıslı Rumları oraya gömdükleri zaman o alanın mezarlık olmadığını da belirtti.

Simeonidis, diğer tarafın, çeşitli bahanelerle orada kazı yapılmasını kabul etmeyi ret ettiğini ve bu bahaneler arasında bölgenin askeri bölge olduğunu ve mezarlığın, kazı yapılmasını kabul etmeyen Evkaf’a ait olduğu gibi noktaların da bulunduğunu savundu.

Simeonidis, kendilerinin ayrıca “bu durum bizim tarafta olsaydı Başpiskoposluk itiraz etmeyecekti” teminatını da verdiğini söyledi.

Orada kayıpların var olduğuna dair bilgilerin somut olup olmadığı sorusu üzerine Simeonidis, kayıpların var olduğuna dair fotoğraflar ve verilerle başvuruda bulunduklarını ifade etti.

Diğer (Türk) tarafın iyi niyet göstermesi ve kısa zaman içerisinde askıda olan konunun sona ermesi temennisinde bulunan Simeonidis, basında çıkan 1963 dönemine ait 16 kaybın tespit edildiğine dair bilgileri yorumlarken ise bu konuda ciddi göstergelerin bulunduğunu ancak DNA yöntemiyle kimlik tespiti manasında kanıtların bulunmadığını ifade etti.

16 kişiye ait kemik kalıntısının bulunmasının ardından hangi prosedürün izleneceği ve sonuçların ne zaman beklendiği sorusu üzerine Simeonidis, kimlik tespit edilmesi sürecinin başlangıç safhasında bulunduklarını ve ilgililerin, bu boyuta öncelik verdiğini de söyledi.

Gazete Haris Simeonidis’in erkek kardeşi Antonis’in, 30 Temmuz 1964 yılında, işvereni adına malzeme almak için bisikletiyle yolda giderken Ermu sokağında kaçırıldığını savundu.

Gazete o bölgede başka beş kişinin kaçırıldığını da yazdı.

Habere göre 1963-64 dönemine ait Kıbrıslı Rum kayıpların tespit edilmesi için yardım eden Kıbrıslı Türklerin bulunup bulunmadığı sorusu üzerine Simeonidis, Kıbrıs Rum kayıpların tespit edilmesi için gerçekten çaba sarf eden Kıbrıslı Türklerin bulunduğunu ve bu kişilere teşekkür etmek istediğini söyledi.

Simeonidis ayrıca kendi taraflarında olanlarla ilgili olarak bilip de konuşmayan kişilerin olduğuna da dikkati çekti.

Tak

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.