ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e görüşme davetinde bulunduğu bildirildi.

Fileleftheros ve diğer gazeteler, Biden’in dün diplomatik kanallar aracılığıyla Anastasiadis’e görüşme davetini ilettiğini, BM Genel Kurulu’nda konuşmak üzere ABD’nin New York kentine gidecek olan Anastasiadis’in buradan Washington’a geçerek Biden’le görüşeceğini yazdılar.

Anastasiadis’in 26 Eylül tarihinde BM Genel Kurulu’nda konuşacağını, 27 Eylül’de ise Biden’le biraraya geleceğini belirten gazete, ABD’nin, Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesinde (MEB) mevcut doğalgaz yatakları yüzünden Güney Kıbrıs’la ilişkilerin düzeyini yükseltmeyi istediğini iddia etti.

Gazete, Anastasiadis’in New York’ta, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’la da biraraya gelerek Kıbrıs sorunu ve ikili ilişkileri ele alacağını belirtti.

Alithia gazetesi, Biden’in Anastasiadis’e görüşme davetinde bulunmasının ABD’nin Kıbrıs sorununun çözümü yönündeki büyük ilgisini ortaya koyduğu yorumunda bulunurken, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer’in Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’yla dün Ankara’da görüştüğünü de yazdı.

Gazete, elde ettiği bilgilere göre Davutoğlu’nun Downer’e, kapalı bölge Maraş konusunun sadece Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümü çerçevesinde ele alınabileceği mesajını verdiğini öne sürdü.

MAVROYANNİS: “HERŞEY MASADA”

Kıbrıs Rum tarafının müzakerecisi Andreas Mavroyannis, Kıbrıs sorununun bütün başlıklarının eş zamanlı olarak müzakere masasında olması gerektiğini, Kıbrıs Türk tarafının “kazanım elde edebileceği başlıklarının müzakere edilmesini isteyerek diğerlerinin müzakere edilmesini istememesinin söz konusu olamayacağını” iddia etti.

Haravgi gazetesinde yaptığı açıklamada Mavroyannis, “Bütünlüklü yaklaşım, bütün konuların eş zamanlı olarak müzakere masasında olması görüşülmesi demektir. Bu müzakere masası kimi zaman BM Genel Sekreteri’nin iyi niyet misyonu çerçevesinde iki toplumlu masada, kimi zaman ise bunun dışında olabilir” şeklinde konuştu.

Müzakere başlıklarının arka arkaya görüşülmesinin sonuç getirmediğini ve Kıbrıs sorununun temel unsurlarının çözülmesini sağlamadığını iddia eden Mavroyannis, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Downer’in kapalı bölge Maraş önerisini Türkiye’ye iletmesine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na da yanıt verdi.

Mavroyannis: “Biz Maraş’ın anahtarının Türkiye’de olduğu izlenimini taşıyorduk. Eğer Sn. Eroğlu bunu bize verebiliyorsa, versin” şeklinde konuştu.

Maraş önerisinin AB Genişlemeden Sorumlu üyesi Stefan Füle’ye Temmuz ayında iletildiğini, Füle’nin de bu öneriyi Türkiye’ye aktardığını belirten Mavroyannis, Türkiye’nin bugüne kadar bu öneriyi kabul edip etmeyeceğine dair herhangi bir işaret vermediğini öne sürdü.

Mavroyannis, kapalı bölge Maraş’ın iadesinin çok önemli bir unsur olduğunu ve buna ilişkin kararın Türkiye tarafından alınması gerektiğini iddia ederken, Maraş’ın iadesine karşılık “AB içerisinde ürünlerin serbest dolaşımı amacıyla limanın kullanım hakkını vermekle kalmayıp, Türkiye’nin Ankara Protokolünü uygulamaya koyduğu andan itibaren de AB’deki ortaklarımızla işbirliği içerisinde, sekiz müzakere başlığının blokesini kaldırabilir ve süreçte yeni bir dinamizmin yaratmak için diğer bazı başlıkların açılması ihtimaline de bakabiliriz” şeklinde konuştu.

Müzakerelerde izlenecek yeni yöntem uyarınca Maraş konusunun “paralel bir konu olduğunu” savunan Mavroyannis, “Kıbrıs Rum tarafı için toprak, güvenlik ve Kıbrıs Türk tarafının geçmişte müzakere etmeyi kabul etmediği garantiler konusu da böyledir” ifadelerini kullandı.

ERCAN HAVAALANI “ANCAK GEREKLİYSE TARTIŞILIR”

Maraş’ın iadesi karşılığında “Timbu” (Ercan) Havaalanı’nın uluslar arası uçuşlar açılması konusuna da değinen Mavroyannis, Ercan Havaalanı konusunun “gerekli olması durumunda, sadece yasallık temelinde tartışılacağını” belirtti.

Mavroyannis: “Böyle bir olasılığın koşulları net ve belirtilmiş durumdadır. Sahte devletin düzeyini yükseltecek herhangi bir önerinin kabul edilmesi söz konusu değildir” şeklinde konuştu.

Mavroyannis ayrıca, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun yapacakları ilk görüşmenin gerek öze gerekse sürece ilişkin belirli sonuçlar ortaya koyması gerektiğini, bu yüzden de bu görüşmenin dönüm noktası teşkil edebilesi için mümkün olan her şeyin yapılması ve zaman ile çaba harcanması gerektiğini” vurguladı.

Mavroyannis, liderlerin görüşmesinin “sonuç getirici, belirli ve ölçülebilir olması gerektiğini” sözlerine ekledi.

Tak