Dünya Su Günü nedeniyle Çevre Bakanlığı vatandaşlara ‘suyu kullanırken israf etmeyin’ çağrısı yaparken, ‘Asrın Projesi’ olarak bilinen, Türkiye’den adaya borularla su getirilmesinin “KKTC’nin 50 yıllık su ihtiyacını karşılayacağı” vurgulanıyor.

Vatandaşa Dünya Su Günü’nde ‘su’yu soruldu. Vatandaşlar, “Asrın Projesi”nin önemine değinerek gelecek olan suyun tüm bölgelere dağıtılmasını ve cep yakmamasını istedi.

Vatandaşlar, suyu iradeli kullandıklarını da ifade ederek, su faturalarına temizlik ve aydınlatma gibi ek hizmet ücretlerinin eklenmesinin doğru olmadığını belirtti. Suların kireçli olduğundan da şikâyet eden vatandaşlar, “Türkiye’den gelecek olan suyun temiz olmasını umuyoruz” ifadesini kullandı.

1993 yılından beri dünyada olduğu gibi ülkemizde de kutlanan Dünya Su Günü’nde vatandaşa ‘su’ soruldu. Kıbrıs Postası’nın haberine göre, konuşan vatandaşlar suyu israf etmeden kullandıklarını belirterek, ‘Asrın Projesi’ olarak bilinen Türkiye’den adaya borularla su getirilmesi ile ilgili de düşüncelerini aktardılar. Vatandaşlar, “Asrın Projesi”nin önemine değinerek gelecek olan suyun tüm bölgelere dağıtılmasını ve vatandaşın cebini yakmamasını istedi.

Şevket Mene: “Gelecek suyun bizi kireçten kurtaracağını düşünüyorum”

“Suyu çok idareli kullanıyorum. Zaten tek başıma yaşadığım için çok da fazla harcamıyorum. Arabamı yıkarken bile, suyu kovayla dökmeden ıslak bezle yıkarım. Doğrusu da budur. Araba için de böylesi daha iyidir, kolay çürümez. Asrın Projesi’nin çok güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Gönyeli’de eskiden sularımız kireçliydi mesela. Ama şimdi o sorun çözüldü. Türkiye’den gelecek suyun da bütün adayı kireçten kurtaracağını umuyorum, sağlıklı olacak.”

Mehtap Ilgın: “Gelecek olan su pahalı olmamalı”

Suyu çok iradeli kullanıyorum. Boş yere neden harcayayım? Hem bana masraf hem de memleketin suyu israf oluyor. Su faturam kullandığım kadar geliyor. Ama buradan yetkililere söylemek isterim, lütfen yükselmesin! Türkiye’den gelecek olan su eğer tatlı suysa çok iyi olacak çünkü çamaşır makinalarımı kireçli sudan dolayı sürekli bozuluyor. Bir de gelecek olan su pahalı olmamalı.

Derya Duru: “Şu an çeşmelerimizden pas akıyor”

Suyu idareli kullanmam. Çünkü her sabah banyoyu sıcak suyla doldururum. Bir kas rahatsızlığım var, sıcak su çok iyi geliyor. Ben de doktor parası vermemek için su parası ödüyorum. Su faturasını kocam ödediği için ne kadar harcadığımızı bilmiyorum. Türkiye’den gelecek olsan su her bölgeyi kapsayacak şekildeyse ve temiz suysa çok iyi olacak çünkü şu an çeşmelerimizden pas akıyor.

Şule İlişen: “Asrın Projesi bahçeci ve hayvancıya çok yarayacak”

Çeşmeden damlayan suyu bile altına kova koyarak tasarruf ediyoruz. O suyu çiçeklere kullanıyoruz. Su faturam yüksek geliyor çünkü köyün girişinde oturduğum için tazyikten dolayı su saatim fazla çalışıyor. Bu durumu şikayet ettim. Asrın Projesi ülke için çok iyi olacak diye düşünüyorum. Kurak memlekette yaşıyoruz. Bahçeci ve hayvancıya çok yarayacak.

Şevket Serhoş: “Türkiye’den gelecek olsan su pahalı olacak”

Ben bahçeciyim. Suyu tasarruflu kullanamam çünkü ağacın suya ihtiyacı var. Susadığınızda bir bardak su içmeniz lazım. Yarım bardak her zaman yetmez. Bu ağaç için de geçerlidir. Su faturaları yüksek. Mesela köyde, 3 ton suyu 25 TL’ye veriyorlar. Pahalı geliyor. Türkiye’den gelecek suyla ilgili benim düşüncem ellerimin yanacağıdır. Maliyeti yüksek olacak, pahalı olacak.”

Ramadan Saadet: “Esas mesele suyu kimin yöneteceği”

“Ben iradeli kullanırım ama tek benim kullanmam yeterli değil. Genelde olmalı bu. İnsanlar iki kabak eker, 1 ton su harcar. Mesela yaz aylarında yıkanan arabalar büyük israf. Oteller arıtma tesisi kurup denizden su arıtıyor. Belediyeler ve devlet de bunu yapabilir. Faturalar kış aylarında normal geliyor. Ama yaz aylarında yükseliyor. Sadece su parası ödemiyoruz ama. O faturalarda başka kalemler de var. İlave giderler de ekliyorlar. Temizlik, aydınlatma, KDV gibi. Böyle olunca fatura çoğalıyor. Türkiye’den gelecek olan su çok olumlu bence. Ama esas mesele gelecek olan suyu kimin yöneteceği. Bence belediye yönetmesin. Özele versinler ama tekelleşme de olmasın, rekabet olsun. Ama şunu da söyleyim; su gelmezse de imkan var. Su var ama kullanmayı bilmiyorlar.”