Ülkemizde yaşam süren yabancılara, “KKTC nasıl bir ülke?” diye sorduğunuzda, “Havası nefis, insanları mükemmel, burada olduğumuz için çok mutluyuz…” diye söze başlıyor... Ancak, çevrenin her geçen gün daha da kirlenmesi, kötü bürokrasimiz, yarım inşaatlar, pahalı elektrik fiyatları ve hayvanlara kötü davranışlar en önemli şikayet başlıkları...

Neredeyse nüfusunun tamamı yabancılardan oluşan Karmi köyü girişine, iyi niyetle ve hizmet amaçlı olsa bile, belediye tarafından yaptırılan çöp toplama merkezi, bölgedeki en ciddi kirliliği oluşturuyor. Köyde yaşam sürenler, bu kirlilikten şikayetçi.

Ülkemizde yaşam süren yabancılar, turistlerin bitmemiş inşaatlardan şikayetçi olduğunu dile getirirken, ekonomik durumdan, pahalılıktan şikayetçi olanlar da var ancak “Çok şükür ki güney Kıbrıs’ta yaşamıyoruz” diyenler çoğunlukta.

Konuştuğumuz İngilizler, “Güneyde yaşam süren birçok İngiliz, Euro bölgesinde başaramadığı için, geri dönüş yaptı” dedi.

Ne dediler? Ne dediler?

Sylvia Austeen:
“Yedi yıldan beri bu ülkedeyim. Karmi’de yaşıyorum. Küçük bir bakkal dükkanı çalıştırıyorum. Burada yaşadığım için çok mutluyum. Yapılaşma, olması gerektiği gibi değil. Ancak burada olmayı İngiltere’de olmaya tercih ediyorum. Yedi yılda en çok bitmemiş binalar beni rahatsız etti. Ben de inşaat sektöründe çalıştım. Ancak bitmemiş binalar görmekten nefret ediyorum. Turistler bunları görmek istemez. Çöpler de büyük sorun. Şunu söyleyeyim; Kuzey Sahil Yolu muhteşem oldu ama eski yolu tutmaları gerekirdi. Turistler için, bu ülkede kendimizi çok güvenli hissederiz. Gece tek başıma çıkabilirim. Banka makinesine gidip rahatça para çekebilirim hatta yanımdaki genç birine güvenip yardım isteyebilirim ama İngiltere’de bunu yapamazsınız... Ekonomi sorunlu olabilir ama Güney Kıbrıs’ta ya da Euro Bölgesi’nde yaşamadığım için çok mutluyum. Çok sayıda İngiliz arkadaşımız var Güney’de yaşam süren ve Euro bölgesinde yaşamayı zorluklardan dolayı başaramadıkları için İngiltere’ye geri dönüyorlar.”

Debie Nikolai: 
“Karmi köyünde restoran işletmecisiyim. Kanadalıyım, 20 yıldan beri Kıbrıs’ta evim var, 5 yıldan beri de restoran çalıştırıyorum. 20 yıl öncesi ve şimdiyle çok büyük fark var. Kıbrıs 20 yıl önce şimdiki kadar inşaatla dolu değildi. Bu kadar çok inşaat atığı da yoktu, çöp de... Restoranlar küçük küçüktü. Şimdiki gibi çok büyük restoranlar yoktu. Çok güzeldi… Çok fazla insan, çok fazla trafik de yoktu ve gerçekten çok güzeldi… Elektrik fiyatları da şimdiki gibi değildi daha düşüktü. Ekonomi şimdiki kadar kötü değildi. En azından elektrik faturasını ödeyebiliyorduk… Elektrikler kesiliyordu, şimdi de kesiliyor… Ancak, güvenlikle ilgili olarak sıkıntı yaşamadım hiç… Ben burada çok mutluyum. Mutlu olmasam, Kanada’ya dönerdim zaten…”

Carol Brown:
“Eşimle tatile geldik. Çok güzel bir ülke. İnsanlar muhteşem. Biz çok temiz bulduk. Özellikle kaldığımız Karmi köyü çok temiz.”

James Brown:
“Kıbrıs’a daha önce de geldik. Havası ve insanları çok iyi. Ancak çöplerle ilgili geri dönüşüm yapılması halinde, çevrenin daha temiz olacağı inancındayım. İskoçya’da geri dönüşüm çok iyi uygulanıyor.”

Helen Bird:
“Dokuz yıldır bu ülkedeyim, Girne’de George Café’de çalışıyorum ve çok çok mutluyum. Dokuz yıldır buradayım hiç gitmedim İngiltere’ye ve gitmeyi düşünmüyorum. Hava çok güzel, insanlar mükemmel. Burada yabancılar olarak en önemli sıkıntımız bence hiçbir hakkımızın, ya da haklarımızın olmamasıdır. Bize bir şey olsa, yasal hak aramak zorunda kalıyoruz… Çevre biraz kirli. Bu rahatsız edici. Eskiden çok daha kötüydü diye düşünüyorum. Bu ülkede her zaman kendimi güvende hissediyorum. Buradaki İngilizler genelde yaşlı jenerasyondur. En önemli sorun da almak zorunda oldukları ilaçlardır. İlaçlar burada çok pahalı. İngiltere’de ise Ulusal Sağlık Sistemleri (NHS) ilacı yaşlılara bedava veriyor ve çok sayıda İngiliz, sırf bu nedenle Kıbrıs’ta yaşamaktan vazgeçip geri döndü. Ülke de pahalı oldu. Bu yüzden de gidenler, dönenler var.”

Edward Holloway:
“Londralıyım, haziranda buradaki dokuz yılımız dolacak ve bu ülkede bulunmaktan çok memnunuz. Bizim gibi insanlar için gelişme yaşandığını söyleyebilirim son dokuz yılda. Marketler, restoranlar, yollar daha iyi oldu. Beni en çok üzen, alışık olmadığım hayvanlara karşı davranışlardır ama bu konuda da dokuz yılda iyileşme var diye düşünüyorum.”

Moreen Holloway:
“Burada bulunmaktan çok mutluyuz. Bir yıl önce, başka bir evden şimdiki eve taşındık. Bence burada resmi kurumlarla her türlü ilişki bizim için çok zor hatta imkansız. Devlet sistemi İngiltere ile kıyasladığımızda iyi çalışmıyor… İngiltere’den çok farklı bir sistem var. Ancak dokuz yılda iyi yönde gelişme var. Kıbrıslılar, ne kadar güzel bir ülkede yaşadıklarının farkında olmadığı için çevreyi kirletiyor…”

Keith Lloyd:
“İngiltere’den geldim… Karımla birlikte 2003 yılında buraya yerleştik, öncesinde çok kez tatile gelmiştik. Son 10 yılda Kuzey Kıbrıs, çok iyi gelişme gösterdi. Şu andaki durum, bizim yerleştiğimiz 2003 yılına göre çok iyi yönde gelişmiş durumdadır. 2003’te ve öncesinde gelişmiş değildi. Yollar kötüydü. Şimdiki gibi değildi. İnşaat sektöründe çok önemli değişiklikler oldu. Kuzey Kıbrıs bir deyişle iyiye gitti. Bazı İngiltere’den gelen arkadaşlarımız bu gelişmeyi beğenmiyor. Eski doğallığı, daha az gelişmiş durumu seviyor. Ben ve eşim ilerici insanlarız ve ilerlemeyi seviyoruz. Kuzey Kıbrıs’ın modern dünyada yerini almasından da memnunuz ve yasadışı ambargolar altında bunların başarıldığının da farkındayız. Ekonomi dünyanın her yanında kötü durumda. Çocuklarımla konuştum. İngiltere berbat halde. Havası da kötü… Günlük yaşamda insanları mutsuz eden çok sıkıntılar var… İngiltere’de vergiler yükseldi, maaşlar azaldı, suçlar yükseldi, uyuşturucu kullanımı arttı... Amerika, İngiltere, AB her yerde aynı… Burada da hükümet ve belediyenin aptallığı söz konusu… Örneğin çöpler, atıklar her yanda…

Kaynak: Kıbrıs