Ülkenin dört bir tarafında gelişi güzel atılan çöplerden dolayı çevre rezaleti yaşanıyor. Özellikle Başkent Lefkoşa’da sanayi bölgesinde biriken çöp yığınları dağ şeklini almış durumda. Taşkent bölgesinin ise birçok yeri çöplüğe haline getirilmiş. Gelişi güzel atılan lastik, moloz gibi sanayi artıkları çöplük oluşmasına neden oldu. Oysa 27 Şubat 2012 tarihinde yürürlüğe giren “Çevre Yasası”nda Çevreyi kirletenlerin veya herhangi bir şekilde çevreye zarar verenlerin, kirliliğin veya zararın ortadan kalkması, önlenmesi için gerekli masrafları karşılaması öngörülüyor. Yasada çevreyi kirletenler ve yasanın şart koştuğu kurallara aykırı hareket edenlere para veya hapis veya her iki ceza öngörülüyor. Ancak Kuzey Kıbrıs’ın birçok bölgesinde oluşturulan çöplükler yasaların hiçe sayıldığını gözler önüne koyuyor.

ÇEVREYİ KORUMAK HERKESİN GÖREVİ
Ülkenin birçok yeri gelişi güzel atılan atıklardan dolayı çöplüğe dönüştü. Sanayi bölgesi ile Taşkent bölgesindeki birçok alanda çöp dağları oluşmuş durumda. Yürürlükteki Çevre Yasası katı kurallar öngörürken, çevreyi korumak ve belirtilen önlem ve kurallara uymak, idare, yönetim, meslek odaları ve sivil toplum örgütleri de dâhil, tüm gerçek veya tüzel kişilerin görevi olduğu belirtiliyor. Yasa, kirliliğe veya çevre üzerinde zarara yol açan tarafların, çevre kirliliğini veya çevreye gelen zararı önlemek veya bunları ortadan kaldırmak ve ayrıca çevreyi iyileştirmek için gerekli olan masrafları karşılamakla yükümlü kılıyor.

YASA VAR AMA UYGULAYAN YOK
Kirleticinin kirlenmeyi durdurmak veya yaratılan zararı azaltmak için gerekli önlemleri almaması halinde, söz konusu kirliliği durdurmak veya yaratılan zararı azaltmak amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarının üstleneceği masraflar kirleticiden tahsil edilmesi de yasayla belirleniyor. Yasada çevreyi kirletenler ve yasanın şart koştuğu kurallara aykırı hareket edenlere para veya hapis veya her iki ceza öngörülmesine rağmen Kuzey Kıbrıs’ın birçok bölgesinde oluşturulan çöp dağları yasaların hiçe sayıldığını gözler önüne koyuyor.

Star Kıbrıs