KARŞILIKLI GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİNDE BULUNULAN TOPLANTI SONRASI PARTİ BAŞKAN VEYA YETKİLİLERİ AÇIKLAMA YAPTI

KÜÇÜK: “GÖRÜŞMELERİN UZUN ZAMAN ERTELENME TAHAMMÜLÜ YOK…GÖRÜŞMELER BİR AN ÖNCE BAŞLATILMALI”

YORGANCIOĞLU: “GÖRÜŞMELERİN BAŞLAMASI YÖNÜNDE MÜMKÜN OLDUĞUNCA ERKEN BİR ZAMANIN BM’YE ÖNERİ OLARAK GÖTÜRÜLMESİNİ ÖNERDİK”

ÇAKICI: “3 YILDA CİDDİ BİR İLERLEME YOK. HELE SON 1 YIL BOŞA GEÇTİ. KIBRIS TÜRK HALKININ ZAMAN KAYBINA TAHAMMÜLÜ YOKTUR. BİRİNCİ PARTİ OLUNCA BİZ DE GÖRÜŞMECİYİ DEĞİŞTİRİRİZ”

RAŞİT: “MÜZAKERELER BAŞLAYACAKSA BIRAKILDIĞI YERDEN DEVAM EDİLMELİ… ANASTASİADİS’İN İÇERİK VE ZEMİNİ DEĞİŞTİRME ÇABALARINI BOŞA ÇIKARMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen siyasi parti başkan ve temsilcilerine Kıbrıs sorunuyla ilgili gelinen son aşama hakkında bilgi vererek görüş alışverişinde bulundu.

UBP, CTP-BG, TDP ve DP’den başkan veya temsilcilerin katıldığı Cumhurbaşkanlığındaki toplantı yaklaşık 2 saat sürdü. Toplantı sonrasında parti yetkilileri basına açıklama yaptı.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı ve Başbakan İrsen Küçük, Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün, UBP Genel Sekreteri Fuat Namsoy, Cumhuriyetçi Türk Partisi- Birleşik Güçler (CTP-BG) Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu ve Erkut Şahali, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkan Mehmet Çakıcı, TDP Genel Sekreteri Cemal Özyiğit ve Salih Dayıoğlu ile Demokrat Parti’den (DP) Dışilişkiler Sekreteri Atay Ahmet Raşit ve Serhat Kotak’ın katıldığı toplantıda, Cumhurbaşkanlığı’ndan ise, Cumhurbaşkanlığı Müsteşar Hasan Güngör, Cumhurbaşkanlığı Özel Temsilcisi ve Sözcüsü Osman Ertuğ ile Müzakere heyeti üyesi Güneş Onar hazır bulundu.

KÜÇÜK

UBP Genel Başkanı ve Başbakan İrsen Küçük, Güney Kıbrıs’taki başkanlık seçimleri nedeniyle yaklaşık bir yıldır ara verilen Kıbrıs konusundaki müzakerelere yeniden başlanılması yönünde hazırlıların sürdüğüne işaret ederek, son 2 aylık sürede,  BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer’in ikinci kez adaya gelme hazırlığı içinde olduğunu anımsattı.

Güney Kıbrıs’ta yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle çıkış yolları arayan yeni başkan Nikos Anastasiadis’in, zaman kazanma yöntemini de kullanarak görüşmelerin uzamasına neden olduğunu ifade eden Küçük, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun önerisiyle gündeme gelen liderlerin sosyal içerikli yemeğinin de reddedilmemesine karşın ertelendiğini; Nisan ayında planlanan etkinliğin Mayıs ayına kaldığını hatırlattı.

Görüşmelerin bir an önce başlatılmasından yana olduklarını vurgulayan Başbakan İrsen Küçük, Downer’in 25 Nisan’da Kıbrıs’a gelerek liderlerle görüşeceğini ve belki bazı görüşler de getirebileceğini belirtti.

Başbakan Küçük, Cumhurbaşkanı’nın bugün Cumhuriyet Meclisi’nde temsil edilen partilere bilgi verirken kendilerinin de görüşlerini aktardığını ifade ederek, “Bizlerin görüşü bir an önce görüşmelerin başlatılmasıdır. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız başta sayın Downer olmak üzere gerekli girişimleri yapacaktır” şeklinde konuştu.

Rum tarafının ekonomik sıkıntılarını çözerek görüşmelere başlama eğiliminde olduğunun görüldüğüne de dikkat çeken Küçük, görüşmelerin uzun zaman ertelenme tahammülü olmadığı; bir an önce sağduyulu davranarak liderlerin yeniden görüşmelerin başlatılmasına karar vermeleri gerektiğini vurguladı.

YORGANCIOĞLU

(CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, Kıbrıs sorununun ileriki günlerde yeniden gündem olmasının söz  konusu olduğuna işaret ederek, Cumhurbaşkanı Eroğlu ile yaptıkları görüşmede,  müzakerelerin hangi zemin itibarıyla başlayacağıyla ilgili karşılıklı görüşlerini paylaştıklarını belirtti.

Uzun bir sürede yapılan görüşmelerde BM’nin kayıt altına aldığı, mutabık kalınan konular ile  Talat-Hristofyas döneminde varılan mutabakatların da yeni görüşme sürecinde zemin olması gerektiği yönündeki görüşlerini Cumhurbaşkanı’na aktardıklarını anlatan Yorgancıoğlu, toprak, mülkiyet, yönetim ve güç paylaşımı başlıklarında uzlaşı dışında kalan konular esasında da, yeni dönem görüşmelerde alternatif önerilerin üretilerek  masaya taşınması konusundaki önerilerini Cumhurbaşkanı’na sunduklarını ifade etti.

Yorgancıoğlu, Rum tarafındaki kriz nedeniyle görüşmelerin ne zaman başlayacağının pek net olmadığına dikkat çekerek “Biz o konuda mümkün olduğunca erken bir zamanın BM’ye öneri olarak götürülmesini Sayın Cumhurbaşkanı’na önerdik” dedi.

Güneydeki krizin, Mayıs’ta beklenen bu görüşmeleri bir veya bir buçuk ay erteleyebileceği görüşünde olduklarını, ancak bunun ötesinde bir gecikmenin olumlu olmayacağı yönündeki düşüncelerini de Cumhurbaşkanıyla paylaştıklarını kaydeden Yorgancıoğlu, bir soru üzerine, BM’nin iki tarafa yönelik bir yemek önerisi olduğu, ancak konunun henüz netleşmediği konusunda da bilgi aldıklarını söyledi.

ÇAKICI

TDP Genel Başkan Mehmet Çakıcı da, Cumhurbaşkanı’ndan son gelişmeler  ve Downer’le  yakın zamanda gerçekleştireceği görüşmeyle ilgili bilgiler aldıkları görüşmede, kendilerinin de görüşlerini aktardıklarını söyledi.

Eroğlu’nun, Downer ile yapacağı görüşmede, öncelikle, görüşmelerin en erken zamanda başlaması gerektiğini teyit etmesi gerektiği görüşünde olduklarına işaret eden Çakıcı, bunun yanında, daha önce yapılan tüm anlaşmaların; Talat-Hristofyas döneminden itibaren uzlaşma noktalarının da teyit edilmesi ve  uzlaşmazlık noktalarıyla ilgili de yeni öneriler ortaya koymaya hazır olunması gerektiği yönündeki görüşlerini ortaya koyduklarını kaydetti.

Eleştirileri de olduğunu ifade eden Çakıcı, Cumhurbaşkanlığı’nda bir stratejik planlama olup olmadığından emin olmadığını; bunun cevabını duymak istediğini ifade ederek “Sürece baktığımızda yol haritası ne olmalıdır? Yani yol haritası çoklu konferans ve zaman takviminde diretmek mi olmalıdır ve karşılıklı mektup teatileriyle, Türkiye, Yunanistan
Bizim Cumhurbaşkanımız ve Anastasiadis mektuplarıyla bir kavga mıdır, yoksa öneri mi yapmaktır önemli olan budur” şeklide konuştu.

“Sayın Cumhurbaşkanı 3 yıl geçirdi, bize göre bu 3 yılda ciddi bir ilerleme yoktur. Hele son 1 yıl boşa geçen bir yıl olmuştur” diyen Çakıcı, Amerika, AB, Türkiye ve Güney Kıbrıs’ın bölgedeki doğal kaynakların paylaşımı ve taşınması gibi konularda planları olduğuna işaret ederek, burada Kıbrıslı Türklerin nerede olduğunu sordu. Çakıcı şunları kaydetti:

“Bizim yapacağımız en büyük strateji çözümü bulmak, buna bağlı adil bir ortaklık yaratmak, haklarımızı kimseye kaptırmamak ve batı bu bölgede petrol ve doğal gazı paylaşırken, biz de en azından oradaki haklarımızı Güney’deki Kıbrıs Cumhuriyeti’nden kaynaklanan doğalgaz ve petrol haklarımızı geçmişe dönük olaraktan talep etmektir”

Çakıcı, Cumhurbaşkanı’nın bunları yapmaması durumunda, 1 yıl sonra partisinin birinci parti olması halinde görüşmeciyi değiştirebileceklerini de ifade ederek, Kıbrıs Türk halkının zaman kaybına tahammülü olmadığını kaydetti.

RAŞİT

DP Dışilişkiler Sekreteri Atay Ahmet Raşit ise, Cumhurbaşkanı’ndan müzakere süreciyle ilgili detaylı bilgiler alarak karşılıklı görüş alışverişinde bulundukların ifade etti.

Ara verilen müzakerelerin yeniden başlaması yönünde hazırlıklar yapıldığını, ancak bu hazırlıklarda müzakerelerin bırakıldığı noktadan devamının ötesinde, Güney’de aktör değişikliğiyle birlikte yeni bir takım detaylar, parametrelerin masaya getirileceği yönünde anlayış olduğuna dikkat çeken Raşit, “Biz buna şiddetle karşıyız” dedi.

Bunun müzakere sürecini ötelemekten, uzatmaktan başka bir işe yaramayacağını belirten Raşit, parti olarak, Cumhurbaşkanı’na da ilettikleri görüşlerinin, müzakereler başlayacaksa bırakıldığı yerden devam edilmesi şeklinde olduğunu vurguladı.

Raşit, “Anastasiadis’in müzakerelerin içeriğini ve zeminini değiştirme çaba ve gayretlerini boşa çıkarmalıyız. Aksi halde olayı yine ümitsiz  bir vaka haline  dönüştürmekten başka bir işe yaramaz” şeklinde konuştu.

Raşit, yeni kriterin ne olduğu yönündeki bir soruya karşılık, bunlardan bir tanesinin AB temsilcisinin müzakerelere katılması düşüncesi olduğunu belirterek “Bu mümkün  değil, çünkü AB taraf durumundadır. Güney, kulübün üyesidir” dedi.

Annan Planı döneminde kabul edilerek Hristofyas tarafından da teyidi alınan, 50 bin göçmen vatandaşın, olası anlaşmadan sonra buradaki vatandaşlıklarının devam etmesi konusuna da itiraz edildiğini belirten Raşit, “Daha masaya oturmadan bir takım haksız kazanımlar ve takvimi geriye çevirme düşünceleri var” diyerek detay gibi görünen bu konuların kalıcı, adil bir barışın temel unsurları olduğunu anımsattı.

Uluslararası camiada birtakım manipülasyon ve manevralarla bu olayın götürülmeye çalışılacağı  inancını dile getiren Raşit, “Bizim temennimiz Türk halkının çıkarları açısından siyasi partilerimizin özellikle Meclis’te temsil edilen partiler arasında asgari bir müştereğin ve ortak bir zeminin sağlanmasıdır. Ancak bu şekilde Kıbrıs Türk tarafı masada güçlü olarak varlığını devam ettirebilir” şeklinde konuştu.

Kaynak:TAK