1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. DİN ODAKLI EĞİTİM YAYGINLAŞIYOR
DİN ODAKLI EĞİTİM YAYGINLAŞIYOR

DİN ODAKLI EĞİTİM YAYGINLAŞIYOR

Eğitim Bilimci Salih Sarpten, üniversitelere giriş sınavı sisteminin değişmesi ile birlikte sınava girecek olan öğrenci ve velileri endişelendiren yeni sistemin neler getireceği ya da götüreceğini değerlendirdi.

A+A-

Eğitim Bilimci Salih Sarpten, üniversite sınavına hazırlanan KKTC’li öğrencilerin yeni sisteme entegre noktasında endişelenmesini gerektirecek bir durum olmadığına işaret ederek, KKTC lise kitaplarının ve müfredatlarının Türkiye’den transfer edildiği için yeni sistem olan Yükseköğrenim Kurumları Sınavı (YKS) için bir riskin söz konusu olmadığını dile getirdi

Üniversitelere giriş sınavlarının yapısının sürekli değiştiğini ancak, çoktan seçmeli tüm sınavların her zaman eleştirildiği ve değişime de mahkum olduğunu söyleyen Sarpten, “Çoktan seçmeli anlayış, özellikle Türkiye’deki merkezi yerleştirme sistemi gibi sınavlarının değişmesi kanıksanan bir şeydir” şeklinde konuştu

YSK’da asıl önemli olan ve merak edilenin sınavın kapsamının ne olacağı konusu olduğunu vurgulayan Sarpten, “Buradaki soruların derinliği, zorluk derecesi ve lise kademesinin hangi sınıflarını kapsayacağı gibi bilgiler eksik ve öğrencilerin en sık sıkıntı yaşayacakları durum da budur. Bu sorular yanıt bekliyor” dedi

Sarpten, “Özellikle ders kitabı ve öğretim programlarının değişmesi ile birlikte din odaklı eğitim yaygınlaşacağı inancı biraz yaygın. Yine imam hatip liseleri mezunlarının birçoğunun üniversite programlarına geçiş yapamadığı yönünde söylemler var. Bu yapı biraz da bunlara yöneliktir” diye onuştu

Özlem ÇİMENDAL

Üniversitelere giriş sınavı sisteminin değişmesi ile birlikte sınava girecek olan birçok öğrenci ve veliler yeni sistemin neler getireceği ya da götüreceği noktasında endişeli.

“KKTC lise kitaplarının ve müfredatlarının Türkiye’den transfer ediliyor”

Üniversite sınavına hazırlanan KKTC’li öğrencilerin endişelenmesini gerektirecek bir durum olmadığına işaret eden Eğitim Bilimci Salih Sarpten, KKTC lise kitaplarının ve müfredatlarının Türkiye’den transfer edildiği için yeni sistem olan Yükseköğrenim Kurumları Sınavı (YKS) için bir riskin söz konusu olmadığını dile getirdi. Sarpten, “KKTC’den üniversiteye girişlerde herhangi bir sorun yaşanacağını sanmıyorum. Tüm öğrenciler nasıl etkilenecekse yeni sistemden bizim öğrencilerimiz de aynı oranda etkilenecek” dedi.

“Çoktan seçmeli tüm sınavlar sürekli değişim gösterir”

Üniversitelere giriş sınavlarının yapısının sürekli değiştiğini ancak, çoktan seçmeli tüm sınavların her zaman eleştirildiği ve değişime de mahkum olduğunu söyleyen Sarpten, “Çoktan seçmeli anlayış, özellikle Türkiye’deki gibi merkezi yerleştirme sistemi gibi sınavlarının değişmesi kanıksanan bir şeydir” şeklinde konuştu.

“YSK ile üniversiteye giriş soruları daha anlaşılır bir yapıya büründü”

Yeni sınav sistemi YKS için olumlu ve olumsuz eleştirilerin yapılabileceğini ifade eden Sarpten şöyle konuştu: “Olumlu olarak biraz daha anlaşılabilir bir yapıya büründü. 8 farklı puan türü 4 farklı puan türüne dönüştü. Yılın çok fazla dönemine yayılmış sınavlar sadece bir hafta sonuna derlenip toparlandı ve soru adedi de öğrencilerin daha anlaşılır, anlayıp yanıtlayabileceği ve baş edebileceği formata getirildi.”

“Soruların derinliği, zorluk derecesi ne olacak belli değil”

YSK’da asıl önemli olan ve merak edilenin sınavın kapsamının ne olacağı konusu olduğunu vurgulayan Sarpten, “Temel Yeterlilik Testi (TYT) diye bir testten bahsediliyor. Birinci oturum testi olacağı söyleniyor. Buradaki soruların derinliği, zorluk derecesi ve lise kademesinin hangi sınıflarını kapsayacağı gibi bilgiler eksik ve öğrencilerin en sık sıkıntı yaşayacakları durum da budur. Bununla ilgili nereye nasıl çalışmaları lazım ve nasıl bir yol izlemeleri lazım gibi sorular hala yanıt beklemektedir” ifadelerini kullandı.

“Eski sisteme göre hazırlanan öğrenciler çok etkilenmeyecek”

Eski sisteme göre sınav hazırlıklarını sürdüren mevcut beklemede olan öğrencileri nasıl bir sürecin beklediği noktasında da açıklamalarda bulunan Sarpten, “Açık uçlu soruların da testi yapıldı ancak bu yapı çok iyi çalışmadı açıkçası. YÖK başkanının da bu test sisteminin yeniden kullanılacağı açıklamasını yapmadı. Daha çok çoktan seçmeli bir sistem olacak gibi duruyor. Çalışma biçimlerinde çok farklılık olacağını düşünmüyorum” dedi.

“Türkiye, Avrupa’da merkezi yerleştirme yapan tek ülke kaldı”

Türkiye’nin şu anda Avrupa’da üniversiteye girişte merkezi yerleştirme yapan tek ülke olduğunun altını çizen Sarpten, “Yükseköğrenimde genel kanı her üniversitenin kendi öğrencisini kendisinin seçmesidir. Böyle olmayınca da birçok üniversitenin birçok programı açık kalıyor. Çünkü tercihler üzerinden yapılıyor, öğrenciler tercih etmediği için ya da bazı öğrencilerin aynı programları tercih etmeleri sebebiyle açıkta kalıyor” şeklinde konuştu.

“Türkiye şu anda bundan çok uzakta”

Üniversiteye girişteki sınavların yapısının isterse açık uçlu sorular, isterse çoktan seçmeli, tek oturum, çok oturum olması bir yana üniversitelerin ilgili bölümlerine girebilecek yeterlilikte olacak öğrencilerin seçilmesine olanak sağlayan bir yapısının olması gerektiğini savunan Sarpten, “Öğrenciler bu sınavlar neticesinde elde edecekleri yeterliliklerle kendilerinin seçecekleri programlara giriş hakkı elde edecekleri programlar kurulması lazım. Ancak Türkiye şu anda bundan çok uzakta” diye konuştu.

“YÖK bölümlerden yeterlilik derecesinde mezun verilmemesinden şikayetçi”

Türkiye’de çok sayıda üniversite olduğunu söyleyen Sarpten şu ifadeleri kullandı: “Gerek özel gerek vakıf üniversiteleri, 210 üniversitenin üzerinde şu anda. Hal böyle de olunca öğrenci yeterlilik gösterse de göstermese de sırf o kontenjan içerisinde yer alıyor diye kayıt hakkı elde edilebiliniyor. Bundan aslında YÖK rahatsız. Çünkü ilgili bölümlerden mezunlarda istenilen nitelik elde edilemiyor. Bu da YÖK’ün başarı sıralaması gibi kriterler ortaya koymasına neden oluyor. Önümüzdeki dönemde de bu başarı sıralamasının da devam edeceği görülüyor” dedi.

“Din odaklı eğitim yaygınlaşacağı görüşü hakim”

Türkiye’de üniversite öncesi eğitim sisteminde de şu anda birtakım tartışmaların söz konusu olduğunu söyleyen Sarpten, “Özellikle ders kitabı ve öğretim programlarının değişmesi ile birlikte din odaklı eğitim yaygınlaşacağı inancı biraz yaygın. Yine imam hatip liseleri mezunlarının birçoğunun üniversite programlarına geçiş yapamadığı yönünde söylemler var. Bu yapı biraz da bunlara yöneliktir. Üniversiteye geçişi biraz daha rahatlatan bu sistem, öğrenciyi üniversitelere biraz daha yaklaştırmıştır. Çok hazır bulmuşluk düzeyi çok iyi olmasa da Türkçe ve matematik alanlarında birtakım belirli yeterlilik elde ettiğiniz zaman yükseköğrenim programlarına kolaylıkla geçiş yapabileceğiniz bir yapı kurulmuştur” şeklinde konuştu.

Yeni Bakış

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.