Kıbrıs Postas'nın haberine göre, açıklamalarda bulunanve “Spor Dairesi ile Bakanlığın devre dışı bırakılacağı açık” diyen CTP milletvekili Akonsoy, TC Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisi modelinin meclise sunulmadığını ve başından “sorunlu doğduğunu” ifade ederken dün mecliste konuşan CTP-BG Milletvekili Erhürman, Meclis’in hukuka uymadığı bir yerde, başkalarının hukuka uymasını beklemenin mümkün olmadığını belirterek “uygulama kararı hukuka aykırı” dedi.

CTP milletvekili Akonsoy, bir süredir tartışılan TC Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisi modelinin meclise sunulmadığını ve başından sorunlu doğduğunu ifade etti…

KKTC ile TC hükümetleri arasında imzalanan ve bir süredir tartışılan TC Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisi’nin açılmasına ilişkin Kıbrıs Postası’na değerlendiren CTP-BG Mağusa Milletvekili Asım Akonsoy, “bu anlaşma neden Meclise sunulmadı ve KKTC tarafı yani Bakanlar Kurulu’nun 1 yıllık bir süre için neden onay verdiği sorgulanmalı” dedi.

Akansoy şöyle konuştu; “Sözleşmenin 1. maddesine göre, TC Gençlik ve Spor Bakanlığı KKTC’de bir ofis açıyor. Ofisin amacı, gençlik ve spor amacıyla program ve projelerin hazırlanması, var olan program ve projelerin denetlenmesi; barınma ve burs imkanlarının geliştirilmesi; gençlik ve spor organizasyonlarının karşılıklı olarak tanıtılması konusunda işbirliği; KKTC gençliği ve engellilerine yönelik ihtiyaçların saptanması ve organizasyon düzenlenmesi olarak belirtilmiştir. 2. Maddede, alt yapı ihtiyaçlarının karşılanmasının çok ötesinde, bahsekonu Ofisin altını çizerek vurgulamak isterim gençlere yönelik eğitim, kültür ve spor faaliyetleri yapılmasına yönelik katkıdan bahsedilmektedir. Bu konularda da sadece malzeme ve ekipman değil, uzman, eğitimci, danışman ve yardımcı personel desteği sağlanacağı ifade edilmiştir. Bu bağlamda da Türkiye Cumhuriyeti’nin Ofis personelini kendisinin istihdam edeceği ihtiyaç olan hertürlü ofis donanım giderini karşılayacağı belirtilmektedir.”

“Neden sunulmadı”

“Öncelikle bu Anlaşmanın neden Meclise sunulmadığı ve KKTC tarafının Bakanlar Kurulu kararı ile 1 yıllık bir süre için onay verdiği sorgulanması gereken önemli bir konudur.

Konu Meclise gelmiş olsaydı çok daha ayrıntılı ve yapıcı bir şekilde tartışılır, değerlendirilirdi. Hatta Bakanlar Kurulu kararı üzerine bir Anlaşmaya dönüşmeden önce toplum paydaşları ile görüşülebilinirdi. Bugün TC tarafının 5 yıllık KKTC tarafının ise 1 yıllık onay verdiği bu proje baştan sorunlu doğmuştur.

Bırakınız içeriğini, bu bağlamda hem devletler arası sorumluluk ve güven bakımından sorunludur, hem de Uluslararası bir Anlaşma olarak Anayasa gereği Meclisin yani toplumun gündemine taşınması ve değerlendirilmesi gerekirken, anlaşılmaz bir şekilde çok acil ve hayati bir konuymuşcasına Bakanlar Kurulundan geçirilmiş olması sıkıntılıdır. Anayasa Bakanlar Kurulu kararıyla 1 yıllık anlaşma yapmayı ivedi ya da olağanüstü konular bakımından öngürür diye düşünmekteyim. Ticari, ekonomi gibi…”

“İşbirliği modeli ciddi sıkıntılar doğuracak”

“İçerik olarak işbirliği modelinin ciddi sıkıntılar doğuracağı da açıktır. Çünkü Ofis, doğrudan TC Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı ve onun talimatı ile çalışacaktır. Üstelik siz de KKTC tarafı olarak, bu Ofis’in her dilediğini yapmakla yükümlüsünüz. Anlaşmaya göre ne demekse herhangi bir zorluk -ki benim aklıma denetim, yasal mevzuat vs geliyor -da çıkaramazsınız. Kaotik bir ilişki ve devlet içinde devlet anlayışını giderek daha da yaygınlaştıracak bir sistemsizlik ile karşı karşıyayız. Her iki Bakanlar Kurulunun istişaresiyle alınacak kararlar bağlamında çalışacak dense de, uygulamanın tek taraflı ve “ben yaptım olur” anlayışı ile işleyecek edecek bir şekle bürünmesi çok olasıdır. Şu anda Türkiye Devleti ile hayatın her alanında neredeyse devlet içinde devlet anlayışı ile “iş” yapılmaya çalışılıyor. T Dkarayollarından, T Devlet Su İşlerine, Ekonomi’den şimdi de Gençliğe kadar.

“Bakanlığın ve Spor Dairesi’nin devre dışı bırakılacağı açık”

“Bu noktada bizim Spor Dairemizin hatta Bakanlığın devre dışı bırakılacağı açıktır.

Sonuç olarak bu model bir işbirliği, Kıbrıslı Türklerin kurumsal kapasitesini yok saymaktan başka birşey değil. Kendi toplumuna, kurumlarına güvenmeyen böyle bir anlayışla bizim ilerlememiz mümün değil.

Son zamanlarda yaygınlaşan “ekonomik akıl”a bağlı, herşeyi üç kuruşa indirgeyen bir anlayışla bir toplumun kalkınması düşünülemez. Bu toplumun sosyal karakteri, varlığı, kimliği ve geleceği sadece ekonomik meseleye indirgenemeyecek kadar önemlidir. Ekonomisi gelişmiş toplum olarak ezik, ezilmiş Kıbrıslı Türkler değil, üretken ve sosyal yapısıyla da güçlü bir toplum, bir ülke idealinden bahsediyorum.

Dolayısıyla siyasetçilerin hele de icranın başında olanların buna dikkat etmesi, ben yaparım olur mantığından vazgeçmesi, toplumu gözardı etmemesi gerekir.

Türkiye ile saygıya dayalı her türlü ilişkiye elbette açık olacağız. Elbette destek alacağız. Elbette karşılıklı olarak birbirimizi gözeteceğiz, yardımcı olacağız. Ancak bu tür hatalar, yanlış projeler Türkiye ile aramızda sorun varmış algısı yaratıyor. Yaratılıp bundan siyaseten yararlanılıyor. Sorun halklar arasında değil, tam tersi bu tür dikkatsiz adımlardan oluşan anomalilerdedir. Önce yanlış yapacaksın sonra da kalkıp Kıbrıslı Türkler adına özür dileyeceksin. Kimin ne haddine? Sen önce işini doğru yap, Kıbrıslı Türkleri ve Türkiyeyi kullandığın ifadelerle birbirine düşürme, kışkırtma.

Hükümetin ortağı olduğumuz için bu tür hataların sorumluluğundan da kaçamayız ve bunun bilinciyle dikkatli konuşuyoruz. Ancak üç kuruş için Kıbrıslı Türklerin haysiyeti ile oynanmasına asla izin vermeyeceğiz…”

“Akıl alır değil”

“Sn Denktaş, “AB Koordinasyon Merkezi’ne sormadan yasa geçiremez durumda olduklarını da belirten Denktaş, buna hiçkimsenin ses çıkarmadığını, ancak olayın içine Türkiye girince yaygaralar koparıldığını kaydetti.’ Akıl alır değil. Gerçekten bu ülkede hala birileri Türkiye üzerinden siyaset yapmaya çalışıyor. Oysa bunun raf ömrü çoktan geçti. Toplum doğru dürüst iş, proje ve uygulama beklerken üstelik.

Bu konuda 66 sivil toplum örgütünün yapmış olduğu açıklamaya ve Anlaşmanın yeniden gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki saptamaya katılıyorum. Bu ortak açıklamanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Hükümetin bu çağrıya kulak vermesi gerekir. Kişi olarak kendilerine tam destek veriyorum.”

Erhürman: “Koordinasyon ofisi hukuka aykırı”

Öte yandan dün Meclis Kürsüsünde konuşan CTP-BG Milletvekili Tufan Erhürman, KKTC-TC arasında yapılan anlaşma ile TC Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi’nin KKTC’de kurulması konusunda 5 yıllık bir anlaşma imzalandığını belirterek, TBMM’de onaylayarak yürürlüğe giren bu anlaşmanın KKTC Meclisi’nin gündemine gelmediğini ve Bakanlar Kurulu’nun 5 yıllık uluslararası anlaşmanın 1 yıllığına uygulanmasına karar verdiğini söyledi.