Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, Gıda, Tarım ve Enerji Bakanlığı bütçesini görüşüyor.

İlk sözü alan UBP Milletvekili Dursun Oğuz, gıda güvenliğinin önemine vurgu yaparak, hazırlanan yasaların memnuniyet verici olduğunu, ancak önemli olanın bu yasaların uygulanması olduğunu söyledi. Tarımda ilaçların gelişigüzel kullanılmaması gerektiğini kaydeden Oğuz, tarımsal ilaçların reçeteyle satılması önemine vurgu yaptı.

Oğuz, Güney Kıbrıs’ta dahi olmayan, oldukça modern bir Ulusal Gıda ve Referans Laboratuarı inşa edildiğini ancak bu değerli laboratuarın atıl durumda olmasının üzücü olduğunu kaydetti.

Doğrudan Gelir Desteği ve akaryakıt desteğinin önemine vurgu yapan Oğuz, oranların değiştirilip, desteğin artırılıp, artırılmayacağını sordu. Oğuz, elektrik zammının tarımsal üretimi olumsuz etkilediğini belirtti.

Oğuz, narenciyede alternatif ürünler geliştirilmesini teşvik ederek, üreticiyi üretimden koparmamak gerektiğini söyledi. Greyfruit fiyatlarının henüz açıklanamamasını da eleştiren Oğuz, oldukça hassas olan seracılığın üvey evlat gibi görülmemesi ve teşvik edilmesi gerektiğini kaydetti.

Bakanlıklarda başlatılan projelerin devamının önemine dikkat çeken Oğuz, tarım ve hayvancılık sektöründe  hükümet tarafından teşvik çalışılması yapılması gerektiğini belirtti.

Toprak Ürünleri Kurumu’nun yem hammadde fiyatlarını belirleme unsuru olup olmadığını soran Oğuz, kurumun daha önce özelleştirme durumundan kendi kendini kurtarma durumunda olduğunu, kurumun da giderek kar marjını arttırarak daha iyi duruma gelmesiyle ilgili çalışmaların olup olmadığını ve kuruma şuana kadar bir aktarma yapılıp yapılmadığının açıklanmasını istedi.

Arpa alımında ülkenin zarara uğratıldığını, ilgili Bakanın hesap vererek sorgulanması gerektiğini söyleyen Oğuz, hükümetin 6 Eylül’de kurulduğunu, 12 Eylül’de hizmet sözleşmesi hazırlandığını, 19 Eylül’de de imzalanmasının nasıl tasarruf olduğunun açıklanması gerektiğini ve dışardan hizmet alınmasının da izahat edilmesi gerektiğini söyledi.

SEDAROĞLU

DP-UG Milletvekili Ergün Serdaroğlu, devlet laboratuarında yeterli personel olmadığına değinerek, en erken zamanda istidam yapılması gerektiğini gıda güvenliği konuşulurken Gıda Yasası’nın olmamasını eleştirdi.

Yasaların olmaması halinde kontrollerinin de olamayacağını dile getiren Serdaroğlu, en büyük eksikliğin  denetimsizlik olduğunu söyledi.

Tarımda kimyasal zirai ilaçlarının bilinçli kullanılmadığını, hormon ilaçlarının da yeterli denetilmediğini söyleyen Serdaroğlu, “Gıda Güvenliği Yasası’nın” hemen çıkartılması ve uygulanması gerektiğini kaydetti.

Plastiğin ve naylon poşetlerin zararlarını anlatan Serdaroğlu, ülkede birçok bakkal ve restoranlarda bilinçsizlik ve denetimsizlikten dolayı insanlara verilen zararların artık dikkate alınması gerektiğini belirtti.

TAK