1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. İKİ TARAF VE BM İSTERSE!
İKİ TARAF VE BM İSTERSE!

İKİ TARAF VE BM İSTERSE!

Şu anda ileri götürmeyeceği sözünü verdi;

A+A-

FÜLE DOĞRUDAN TİCARET TÜZÜĞÜ’NÜ GERİ ÇEKMEK NİYETİNDE DEĞİL... ANASTASİADİS’E “ŞU ANDA” İLERİ GÖTÜRMEYECEĞİ SÖZÜ VERDİ

İKİ TARAF VE BM İSTERSE AB MÜZAKERELERE DESTEK VERMEYE HAZIR

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Rusya’ya yaptırımlar gündemiyle dün Brüksel’de gerçekleşen AB zirvesi öncesinde AB’nin genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle ile yaptığı görüşme ve Rum tarafının görüşmeden çıkardığı sonuçlar bugünkü gazetelerde geniş yer buldu

Fileleftheros “Füle Ticaret Tüzüğünü Geri Çekmiyor... Anastasiadis’e, Tüzüğü ‘Şu Anda’ İleri Götürmeyeceği Sözünü Verdi” başlıklı haberinde Avrupa Komisyonu’nun ve Komiser Stefan Füle’nin,  Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün onaylanmasıyla KKTC’nin Tayvanlaştırılması perspektifini canlı tutmaya devam ettiğini, “ihtilaf konusu” diye nitelediği Tüzüğü geri çekmek niyetinde olmadığını yazdı.

Gazete edindiği bilgilere dayanarak Füle’nin dünkü görüşmede Anastasiadis’e, “şimdilik, mesele yeniden gündeme gelmeyecek” demekle yetindiğini ancak gelecekte gündeme gelmeyeceği garantisi vermediğini vurguladı.

Gazete Rum Sözcü Hristos Stilianidis’in dünkü görüşme sonrasında söylediği “Anastasiadis-Füle görüşmesinde Genişleme Genel Müdürlüğünün, şu anda, bu tüzüğü yeniden perde önüne getirmesinin söz konusu olmadığına açıklık kazandırıldı” sözünün de bu bilgileri destekler nitelikte olduğuna vurgu yaptı ve Füle-Anastasiadis arasındaki kahvaltılı toplantıda gelişenlerle ilgili bilgilerini şöyle aktardı:

“Anastasiadis doğrudan ticaretin AP Uluslararası Ticaret Komitesi Raportörü Niccolo Ricardi tarafından aniden harekete geçirilmesinden duyduğu hoşnutsuzluğu dile getirdi. Füle, raportörün sunduğu, doğrudan ticaret tüzüğünün 5 yıl deneme (pilot) nitelikli uygulanmasıyla ilgili yeni raporla hiçbir ilgisi olmadığı cevabını verdi. Stefan Füle ayrıca hükümetin ve medyanın, kendisini (Füle) doğrudan ticaretin yeniden harekete geçirilmesini örgütleyen kişi göstererek gündeme getirmesinden duyduğu hoşnutsuzluğu da dile getirdi.

Hükümet Sözcüsü Stilianidis görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, bu konuda ‘Lefkoşa’nın tutumu doğrudan ticaret konusunun tamamen Başkan Anastasiadis’in Mağusa önerisiyle bağlı olduğu ve bu şekilde tartışıldığı şeklindedir’ demek ihtiyacı duydu.

Maraş meselesi de netleştirilmeye çalışıldı. Öğrendiğimize göre Anastasiadis Füle’ye, Barroso Mağusa’nın kapalı kentinin (Maraş) iadesinin güven yaratıcı önlem olabileceğini söylerken genişlemeden sorumlu komiser çözümün parçası olduğunu savunamayacağını vurgulamakta tereddüt etmedi. Hükümet sözcüsünün açıklamasına göre bu konuda ‘Mağusa en önemli güven yaratıcı önlemdir ve bunun artık geniş kabul gördüğüne inanıyoruz’ dedi.

Anastasiadis, Komisyon’un Kıbrıs Türk toplumunun Avrupa müktesebatına uyumunu yoluna koymakta olduğu bilgilerine ve Jose Manouel Barroso’nun özel temsilcisinin rolüne özel bir önem verdi. Füle’ye, AB’nin bütün çabalarının, Kıbrıs Türk toplumunun müktesebata aşinalığının, mali yardım tüzüğünde öngörüldüğü gibi sağlanması gerektiğini vurguladı. Müktesebatın Kıbrıs’ın kuzeyinde uygulanmasının Kıbrıs sorununun çözülmesi ve 10’uncu protokol maddeleri tahtında müktesebatın ertelenmesinin kaldırılması şartına bağlı olduğunun altını çizdi.”

Alithia Anastasiadis-Füle görüşmesiyle ilgili Rum Yönetimi Sözcüsü Hristos Stilianidis’in açıklamalarını manşetten “Anastasiadis’le Görüşme Verimli... Stefan Füle’den Netleştirme... Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün Yeniden Gündeme Gelmesi Söz Konusu Değil, Mesele Tamamen Başkan Anastasiadis’in Maraş Önerisiyle Bağlantılı” başlık ve spotlarıyla aktardı.

Gazete dünkü görüşmede netlik kazandırılan Rum Yönetimi’ni ilgilendiren ve Kıbrıs müzakerelerini etkileyecek üç ana konuyu; AB ile KKTC arasında doğrudan ticaret, AB’nin müzakere prosedürüne daha aktif katılması ve Güven Yaratıcı Önlemler-Maraş olarak sıraladı.

Gazeteye göre Anastasiadis’le birlikte Brüksel’de bulunan Rum Sözcü Hristos Stilianidis, Anastasiadis-Füle görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün yeniden gündeme gelmesinin söz konusu olmadığını, bu konunun Anastasiadis’in Maraş önerisiyle bağlantılı olduğunu ve bu şekilde görüşüldüğünü savundu.

Stilianidis  “Doğrudan ticaretle ilgili önerilen Tüzük meselesi görüşmede gündeme getirildi ve Genişleme Genel Müdürlüğü tarafından şu anda yeniden perde önüne getirilmesinin söz konusu olmadığı izah edildi” dedi.

AB’nin müzakerelerdeki rolünün artırılması konusunda ise Stilianidis başrolün, Avrupa Komisyonu Başkanı’nın şahsi temsilcisi olan Pieter Nuffel’e ait olduğunu hatırlattı, şunları söyledi:

“Nuffel’in hem bizim hem de Kıbrıslı Türkler tarafından sunulan önerileri Avrupa müktesebatına uygun olup olmadıkları açısından değerlendirmesi gerekiyor. Aynı zamanda Kıbrıs Türk toplumunu müktesebat hakkında bilgilendirip aşinalık kazandırılması konusu da var.

Gündemdeki konu, bizim uzun süredir, AB’nin müzakerelerdeki rolünün artırılması gerektiğini söylerken kastettiğimizin bir bölümüdür. Anlayacağınız gibi Kıbrıslı Türkler müktesebat konularını ne kadar çok bilirlerse gereksiz tartışmalardan o kadar zaman kazanacağız çünkü uyumluluğun önemini,  AB’nin çalışma şeklini ve AB üyesi bir ülkenin neyi kabul edip neyi edemeyeceğini biliyor olacaklar.”

Anastasiadis-Füle görüşmesinde ele alınan üçüncü konusu olan Güven Yaratıcı Önlemler bağlamında Rum tarafının Maraş’ı en önemli güven yaratıcı önlem gördüğüne vurgu yapan Stilianidis “Bu konunun artık geniş kabul gördüğüne inanıyoruz. AB ve uluslararası unsur (Maraş’ın) yeni dinamik, yeni ivme katacağı, özellikle her iki toplum da kentin yeniden imarına gerek çalışanıyla gerek yatırımcısıyla katılması halinde güven ortamı yaratacağı kanaatinde” ifadesini kullandı.

Politis haberi “Kıbrıslı Türklerle Doğrudan Ticaret Ancak Maraş Aracılığıyla... Füle İle Görüştüler” başlığıyla okurlarına aktardı.

DOĞRUDAN TİCARET TÜZÜĞÜ VE MARAŞ ÖNERİSİ PAKET

Simerini “Ticaret ve Maraş Paket.. Güven Yaratıcı Önlemler Potansiyel Federal Çözüm Mantığında” başlıklı haberinde Füle’nin Anastasiadis’e, şu anda Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün yeniden gündeme gelmesinin söz konusu olmadığını, Maraş önerisiyle bağlanabileceğini söylediğini savundu.

Gazete dün sabahki Füle-Anastasiadis görüşmesinden sonra Stilianidis’in yaptığı açıklamadan, Rum Yönetimi’nin, Doğrudan Ticaret meselesinin Maraş meselesiyle paketleşmeye doğru gittiği kanaatinin oluştuğunu yazdı.

Stilianidis’in ilgili sözlerine yer veren gazete devamla edindiği bilgilere dayanarak doğrudan ticaret meselesinin şu anda gündemde olmadığını, her iki taraf da bunun güven yaratıcı önlemler paketine girmesini isterse AB için sorun olmayacağını yazdı, özetle şunları ekledi:

“Füle resmi olarak Türk tarafının tezini, yani Maraş meselesinin Kıbrıs sorununun çözümüyle bağlantılı olduğunu benimsiyor. Mesele, Türk tarafının Maraş konusunu değiştirip değiştirmeyeceği, hangi şartlar altında değiştireceğidir. Yani, Timbu (Ercan) ile bağlantılı olmasında ısrar edip etmeyeceği. Bu, havaalanının işlemesi ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devlet egemenliğinin bir bölümü anlamına gelir ki böylece Kıbrıs sorununa taksim çözümüne peşinen hükmeder.

Güven Yaratıcı Önlemler’in bütün felsefesi, potansiyel çözümün mantığına aittir. İki bölgeli iki toplumlu federasyon çerçevesinde iki oluşturucu devleti daha iyi bağlamak için tarafların birbirlerini karşılıklı olarak ‘kabul’ adımları gerekir.

Kıbrıs hükümeti açısından, geri dönüşü olmayan çözüm şartlarının yaratılması için Maraş’ın iadesi ve Kıbrıslı Türklerin, limanı aracılığıyla ticarete başlamaları önemlidir.”

İKİ TARAF VE BM İSTERSE AB MÜZAKERELERE DESTEK VERMEYE HAZIR

Aynı gazete “AB, Kendisinden İstenirse Müzakereleri Takviye Edecek... Füle’nin Sözcüsü Prosedüre Katılıma Hazır Olduklarını Söylüyor”  başlıklı haberinde ise Stefan Füle’nin sözcüsü Peter Stano’nun Sigmalive isimli internet gazetesine, Avrupa Komisyonu’nun, kendisinden talep edilmesi halinde Kıbrıs müzakere prosedürünü takviye etmeye hazır olduğunu söylediğini yazdı.

Gazeteye göre son dönemde Rum basınının, doğrudan ticaret tüzüğünün 5 yıllık deneme uygulaması önerisinin Stefan Füle’den geldiği yolundaki haberlerini yorumlamak istemeyen Stano “Komisyon ve Başkanı Barroso, her iki tarafın ve müzakerelerin himayesinde yapılmakta olduğu BM’nin istemesi halinde Avrupa Komisyonu’nun elinden geleni yapmaya hazır olduğunu açıkladı. Bu nedenle çözüm bulunana kadar prosedüre yardımcı olmak, kolaylaştırmak, takviye etmek, yeni fikirler, yeni görüşler sunmak için elimizden geleni yapacağız” dedi.

Füle’nin, müzakerelerin yeniden başlamasında önemli rol oynadığı için Türkiye’yi takdir ettiğini söylediğini hatırlatan Stano Türkiye’nin Kıbrıs sorununa müdahil olan önemli ülkelerden biri olduğunu, yapıcı tavrının zaruri olduğunu söyledi. Türkiye ile Güney Kıbrıs arasında farklı meseleler bulunduğunu ancak Kıbrıs sorununun çözümünün Türkiye’nin AB üyelik sürecini olumlu etkileyeceğinden yapıcı tavrının prosedüre olumlu katkı yapacağını anlatan Stano “Dolayısıyla Türkiye, Kıbrıs’taki müzakerelerin süreç ve sonucunun olumlu olmasına ilgi gösteriyor” dedi.

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.