Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşülürken söz alan CTP-BG Milletvekili Ömer Kalyoncu, sağlıkta bir türlü sistem kurulamadığını, bu yüzden sağlıklı bir sistem oluşturulamadığını ifade etti; “Çok laf değil, çok iş yapma zamanıdır” dedi.

Kalyoncu’nun, “Sağlık Yasası görüşülürken doktor milletvekillerinin komitede asli üye olarak yer almaması” önerisine ise komitedeki hekimlerden tepki geldi.

Genel Sağlık Sigortası Yasası çıkarılması gerektiğine de işaret eden Kalyoncu, bununla ilgili tartışmaların başladığını söyledi.

Ömer Kalyoncu, “Sağlıkta önce haklar meselesi konuşuluyorsa, bu işten vazgeçsinler. Çünkü bu işin insancıl yönü tüm mesleklerden daha fazla” diye konuştu.

Kaç doktor milletvekilinin kliniğini kapattığını da soran Kalyoncu, ikinci iş konusunun önce doktorlar yüzünden bozulduğunu kaydetti.

Bu tartışmalarla “doktorluğun insancıl yönünün öldürüldüğünü” ifade eden Kalyoncu, doktorlar için önceliğin para kazanmak olmaması gerektiğini söyledi.

Uzun bir eğitim alan doktorların iyi maaş alması gerektiğini kaydeden Kalyoncu, ancak sağlık tartışılırken önce haklardan başlanmaması gerektiğine vurgu yaptı.

DURSUN OĞUZ: “SORUN DIŞARDA DEĞİL BİZDE”

UBP İskele Milletvekili Dursun Oğuz da, Meclis’in üçte biri doktorken ülkenin en büyük sorunlarının sağlık ve eğitim olduğunu söyledi.

KKTC’de yıllardır Meclis çatısı altında birçok doktor vekil ve bakan görev yaptığını anlatan Oğuz, “Sorun dışarıda değil, bizde” dedi.

Devlete sahip çıkmak için tarafsız bir sağlık sistemi kurulmasının boyunlarının borcu olduğunu ifade eden Dursun Oğuz, iddialı bir Sağlık Bakanı’nın görevde olduğunu ancak bunun sadece bakanlık veya hükümet tarafından değil, toplum olarak yapılması gerektiğini kaydetti.

Oğuz, herkesin önce kendi evinin önünü temizleyerek işe başlamasını isteyerek, sağlıkta dönen cironun da bilinmesi gerektiğini kaydetti.

Tedavi ve ilaç harcamalarının kime ne kadar yapıldığının açıklanmasını isteyen Oğuz, Türkiyeli işçilerin toplumda hedef gösterilerek küçültülmemesi gerektiğini söyledi.

Sosyal Sigorta affı beklentisi bulunduğunu kaydeden Oğuz, çiftçi ve hayvancı gibi kesimlerin yatırımlarında geri kaldığını; bu insanlar ne kadar çok korunursa gelecekte o kadar iyi olacağını; geriye dönük prim yatırma imkanı sağlanarak af getirilmesini önerdi.

SUCUOĞLU: “HASTANEDEN HİZMET ALAN KANSER HASTASI SAYISI 5 BİN”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Lefkoşa milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu ise, Kuzey Kıbrıs’taki onkoloji hastalarının katlanarak arttığını söyledi, Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Onkoloji Servisi’nden hizmet almak isteyen hasta sayısının 5 bine yükseldiğini söyledi.

Sucuoğlu, Kuzey Kıbrıs’ta yaklaşık 7 bin 500 kanser hastası olduğunu belirtti, bu rakama her ay 25 -30 kişinin eklendiğini dile getirdi.

Güney Kıbrıs’taki sağlık alanındaki düzenlemelere değinen Sucuoğlu, Kıbrıslı Türklerin ücretsiz kategorisinden çıkarıldığını, bu nedenle ülkedeki Onkoloji servisine talebin arttığını kaydetti.

Bu kapsamda, sağlığa ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu ifade eden Sucuoğlu, onkolojinin sağlık bütçesine apayrı bir maliyeti ve külfeti olduğunu söyledi, “Kanser tipine ve süresine göre kullanılan ilaçların maliyeti çok yüksek” dedi.

Onkoloji Hastanesi’nin yapımına dikkat çeken Sucuoğlu, onkolojinin konsültasyon gerektiren geniş bir alan olduğunu ifade etti, kurulacak servis hakkında detaylı çalışma yapılmasının şart olduğunu söyledi.

Ülkede, sağlıkta istatistikî veri olmadığını vurgulayan Sucuoğlu, Kuzey Kıbrıs’ta kanserin hangi bölgede fazla olduğu gibi bir araştırma yapılmadığını dile getirdi.

Faiz Sucuoğlu, bazı bölgelerdeki çevresel faktörlerin kansere neden olduğuna dikkat çekti.

Faiz Sucoğlu, sağlık sektörünü “dipsiz bir kuyuya” benzeterek, Türkiye’de uygulanan sağlık sisteminin incelenmesini istedi. Sucuoğlu, kanser hastalarının tedavisi için AB’den kaynak yaratılabileceğini belirterek girişim yapılmasını önerdi.

Sağlıkta kişi başına harcamanın 500 dolar civarı olmasının da durumu gösterdiğini kaydeden Faiz Sucuoğlu, sağlıktaki en önemli basamakların devlet hastaneleri olduğunu; bu hastanelerin yıllık bütçesinin ve giderlerinin bilinmediğini söyledi.

Kısa vadeli planlamalarla duvara çarpıldığını, günlük yaşamaya alışıldığını kaydeden UBP Lefkoşa Milletvekili Sucuoğlu, ülke genelindeki tüm acil servislerde sadece bir acil servis uzmanı bulunmasının yarattığı sorunlara değindi.

Sucuoğlu, sağlıkta AB normlarının yanına bile yaklaşılamadığını vurgulayarak, kısıtlı bir bütçeyle yapılabileceklerin de kısıtlı olduğunu belirtti.

Amiral gemisi diye nitelenen Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin dökülür halde bulunduğunu savunan Faiz Sucuoğlu, “Sağlık hata kabul etmez. Sağlığa gerektiği kadar özen göstermiyoruz. Cesurca atılması gereken adımları da atamıyoruz” diye konuştu.

Sucuoğlu, sağlıkta tam gün yasası çıkacaksa yasanın tam olarak uygulanması, aksini yapanlara cezai müeyyide uygulanması gerektiğini kaydederek, döner sermayenin ve sağlık sigortası yasalarının da mutlaka uygulamaya girmesinin şart olduğunu söyledi.

Faiz Sucuoğlu, Türkiye’de uygulanan sağlık sisteminin incelenmesini önerdi.

Motorlu araçlarda egzoz ölçümlerinin zorunlu hale getirildiğini ancak Lefkoşa’da yapılan ölçümlerde, günde 2 kg üzerinde gaz salgılandığının saptandığını; insanların zehirlendiğini anlatan Sucuoğlu, elektrik santralarında kullanılan yakıtın yüzde 3.5 kükürt oranlı fueloil olmasının da hava kirliliğini artırdığını ve ciddi sağlık problemi yarattığını bildirdi.

“Filtre takılmaması bizim ayıbımız” diyen Sucuoğlu, Teknecik’te bölgedeki bitkilerin bile kuruduğunu anlattı.

Ülkede ilaç sarfiyatının yüksek olduğunu, her evde içi dolu bir ilaç dolabı bulunduğunu kaydeden Faiz Sucuoğlu, bunun maliyetinin çok yüksek olduğunu ama kontrolü için hiçbir adım atılmadığını söyledi.

“HER ŞEYİN BİR BEDELİ OLMALI”

“Her şeyin bir bedeli olmalı. Biz alıştık, hiçbir şeyin bedeli yok. Bu ülkeyi bir yere götürmek istiyorsak, bir hata, suiistimal varsa örnek olması için adım atılmalı” diyen Sucuoğlu, sağlıkta da aynı problemlerin sürdüğünü belirtti.

Sucuoğlu, Sağlık Yasası geçecekse gerçek anlamda kabul edilebilir, icraatı yapılabilir bir yasa olarak geçirilmesini istedi. “Eğer elinizi taşın altına koyacaksanız geçsin” diyen Faiz Sucuoğlu, sağlıkta tam gün uygulanacaksa, hastanede çalışan doktorların kesinlikle dışarıda çalışması gerektiğini söyledi.

Savunmadan alınıp sağlığa daha çok pay ayrılmasını öneren Faiz Sucuoğlu, sağlığa daha çok pay için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirtti.

BEROVA: “PLANLAMA İÇİN ELDE SAĞLAM VERİ OLMALI”

DP-UG Girne Milletvekili Özdemir Berova da, sağlığın uzun yıllardır tartışıldığını, temel sorunda planlama için elde sağlam veri olması gerektiğini söyledi.

Berova, “Gerçek anlamda bir sağlık sistemi kurulamamasının sorumlusu –latife olarak söylüyorum- Ersin Tatar’dır. Zeren Mungan bey burada olsa ona da söylerdim. Hiçbir maliye bakanı doğru düzgün finansal sistem oluşturmadı” dedi.

Hastanelerdeki hemşirelerin vardiya çalışma sistemleri hakkında bilgi veren Özdemir Berova, 20 yataklı servisin dönmesi için 10 hemşire gerektiğini anlattı.

Berova, sağlık sistemi kurabilmek için önce finansmanın nasıl sağlanacağı konusunda çalışmalar yapmak gerektiğini; bunun hekim camiasınca değil finansçılarca yapılmasının şart olduğunu ifade etti. Özdemir Berova, mecliste çok sayıda doktor milletvekili olduğu halde sağlık sistemindeki sorunların düzelmediğinin hep söylendiğini anımsattı ve “Biz bir haftada sağlık sistemi kurarız ama finansçılar bunu finanse edebilir mi?” diye sordu.

Koruyucu sağlık hizmetlerinin çok önemsenmesi, bunun için temel verilerin de bulunması gerektiğini kaydeden DP-UG Girne Milletvekili Özdemir Berova, ilaç sarfiyatının önlenmesi için önerilerde bulundu.

Çocuk istismarının önlenmesi ve istismara uğrayan çocuklara doğru müdahale için bir merkez oluşması için Cumhurbaşkanlığı’nın girişimiyle bir çalışma yürütüldüğünü hatırlatan Özdemir Berova, DP-UG’nin bu amaçla yasa önerisi hazırladıklarını ve Meclis’e sunacaklarını bildirdi; bu konudaki çalışmalara katılanlara teşekkür etti.

Komite, çalışmalarını öğleden sonra da sürdürecek.