Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Konseyi toplantısının sonuç bildirgesinde yer alan, Kıbrıs sorununun çözümü ve Güney Kıbrıs’ın doğalgaz konusunda üstlenebileceği role ilişkin ifadelerden memnun olduğunu açıkladı.
Politis ve diğer gazeteler, Avrupa Konseyi Zirve Toplantısı’nın tamamlanmasının ardından yayımlanan sonuç bildirgesinde, AB’nin Kıbrıs sorunundaki rolünü yerine getirmeye hazır olduğunun belirtilmesini, AB’nin müzakerelerdeki rolünün yükseltilmesi şeklinde yorumladılar ve Anastasiadis’in bu konuda yaptığı açıklamaya yer verdiler.
Politis,  Rum Savunma Bakanı Tasos Mitsopulos’un rahatsızlanarak hastaneye kaldırılması sebebiyle basın açıklamasını erteleyen Anastasiadis’in yazılı bir açıklamada bulunduğunu yazdı.
Gazete, AB Zirve toplantısı sonrasında yapılan açıklamanın Kıbrıs’a ilişkin bölümüne de yer verdiği haberinde, Anastasiadis’in açıklamadan duyduğu memnuniyeti dile getirdiğini ve bu açıklamayı “Bizim için en önemli unsur, göreve geldiğim günden beridir kişisel talebim olan, AB’nin düzeyi yükseltilmiş rolüne ilişkin yapılan değinmedir” sözleriyle yorumladığını aktardı.

Anastasiadis açıklamasında, “AB’nin de aralarında bulunduğu uluslararası toplumun, Güven Yaratıcı Önlemlerin, karşılıklı güven ortamının yaratılmasında katalizör rol oynayacağını ve müzakere sürecine yeni dinamizm kazandıracağını kabul ettiğini” de öne sürdü.
Anatastasiadis ayrıca,sonuç bildirgesinde “AB’nin tümünde enerji güvenliğinin sağlanması açısından Kıbrıs’ın yeni doğalgaz kaynağı olarak taşıdığı öneme dikkat çekilmesinden” duyduğu memnuniyeti de vurguladı.

Füle’yle güven yaratıcı önlemler ve Maraş görüşüldü

Alithia Gazetesi de, Anastasiadis’in açıklamasında, AB Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle’yle gerçekleştirdikleri görüşmeye de değindiğini yazdı.
Anastasiadis, AB’nin müzakerelerdeki düzeyinin yükseltilmesinin Füle’yle görüşmesinin ana konusunu oluşturduğunu belirterek,  “Geçtiğimiz günlerde görüştüğüm, AB Komisyonu Başkanı’nın Kıbrıs sorunundaki kişisel temsilcisi Pieter Van Nuffel’in katılımı, bu yönde kesin katkı koyabilir” ifadelerini kullandı.
Nuffel’in rolünün, “Kıbrıs Cumhuriyeti’ne, çözümden sonra AB içerisinde de sonuç getirici şekilde işlemesi imkanını vermek için müzakere masasına getirilen önerilerin AB normlarıyla uyumunu incelemek olacağını” ifade eden Anastasiadis, Füle’yle ayrıca Güven Yaratıcı Önlemleri (GYÖ) de ele aldıklarını kaydetti.

Anastasiadis, görüşmede Kıbrıs Rum tarafının kapalı bölge Maraş’a ilişin önerisini izah etme imkanı elde ettiğini belirterek, “Hem AB hem de uluslararası toplumun, müzakere süreciyle paralel şekilde ileri götürülmesi gereken, Maraş’a ilişkin önerinin, gelişmekte olan müzakere sürecini güçlendirerek ivme kazandırabileceği değerlendirmesinde bulunduklarını” iddia etti.
AB ile KKTC arasında doğrudan ticareti öngören tüzüğün gündeme getirilmeyeceği konusunda net taahhüt verildiğini de öne süren Anastasiadis, “doğrudan ticaret konusunun bizim Maraş önerimizle kesin ilişkili olduğu ve ancak bu çerçevede ileri götürülebileceğini” ifade ettiğini de belirtti.

Rum siyasi partileri memnun değil
Öte yandan Fileleftheros gazetesi, Anastasiadis’in Füle’yle gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Rum hükümeti tarafından, doğrudan ticaret tüzüğüne ilişkin yapılan yatıştırıcı açıklamaların EDEK, Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi ile Vatandaşlar İttifakı Hareketi’ni tatmin etmediğini yazdı.
Habere göre, her üç parti de, Rum Hükümet Sözcüsü’nün, Füle’nin doğrudan ticaret tüzüğünün “şu an için gündemde olmadığı” taahhüdünü verdiği şeklindeki açıklamasını yetersiz bularak, hükümetten daha etkin müdahalede bulunmasını talep ettiler.

Diyalog