Yıllardır başımıza çöreklenen TC asker sivil yönetimlerinin, yerli temsilcileri ile birlikte, bizleri yok etmek için uğraşları belli bir plan ve program çerçevesinde devam etmektedir.

Başımıza çöreklenen ve ülkemizin kuzeyini batak hale getiren bu birleşik çete, zaman kazanmak, ömrünü uzatmak ve bizim yok oluşumuzu sonlandırmak için, temsicileri aracılığıyla zaman zaman bazı göz boyayıcı işler yapmaktadır.

Son olarak, hiçbir anlamı kalmayan meclisteki müttefiklerinin tümünü bir araya getirmek suretiyle 1985 Anayasasında bazı değişiklikler yaptırarak, bizleri bu Anayasayı oylamaya çağırmaktadır.

Anayasa yapmak ciddi bir iştir. Dolayısıyle Anayasa Rejimin ve bu temsilcilerinin yapabileceği bir iş değildir. Nitekim değişiklik yapmaya çalıştıkları maddeleri yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. TC anayasasından kopya ettikleri maddeleri noktası virgülüne dokunamadılar. Çocuk hakları dediler, çocukları suç işlemeden suçlu ilan ettiler.

Elimizi, kolumuzu bağlayan, irademize ambargo koyan, kendi kendimizi yönetmemize engel teşkil eden geçici 10. maddeye dokunamadılar.

Anayasada yapılan üç-beş maddelik cila, hiç önemli değildir. Önemli olan bu Anayasa’nın 1985 teki gerçek halinin aynen ortada durmasıdır.  Önemli olan bu Rejimin herşeyi ile yaşamımızı cehenneme çevirmesidir. Taşı ile toprağı ile insanı ile herşeyimizi yok etmek için uğraşları sürmektedir. Olay bir Anayasa değişikliği ile sınırlı olmayıp varlığımızla ilgili bir husustur.

Bu çerçevede, yıllardır bu Rejim ve temsilcilerinin ortaklığı sonucu yaratılan batakta çile çeken, bedel ödeyen, ailesin yarısını göç yollarında kaybedenler,

Rejimin uyguladığı politikalarla herhangi bir alanda mağdur olanlar,

1985 anayasasına hayır diyenler, şimdi Rejimle hesaplaşma zamanı. 29 Haziranda sandıklara gidelim ve: Hep birlikte REJİME HAYIR diyelim.

Birleşik oy pusulasında hayır için rengin kara olmasını münasip gördüler. Yıllarca geleceğimizi karartan rejime ve onun yerli temsilcilerine, oy pusulasındaki bu kara rengi seçerek cevap verelim.

Bizleri yok etmek isteyenlere sandıklarda HAYIR diyerek, BİZİ YOK EDEMEYECEKSİNİZ, BİZ BURADAYIZ VE BURADA OLACAĞIZ diye haykıralım.

HAYIR diyerek bu memleketin, siyaseti yozlaştıran meclisteki temsilcilerin olmadığını, bizim olduğunu ve talimatla yönetilmeyi reddettiğimizi bir kez daha söyleyelim.