1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ''KÖFÜN''Ü HATIRLAYAN VAR MI?
''KÖFÜN''Ü HATIRLAYAN VAR MI?

''KÖFÜN''Ü HATIRLAYAN VAR MI?

Kıbrıs’ta 30-40 yıl öncesinde sıkça kullanılıyordu..

A+A-

Kıbrıs’ta yok olmamak için direnen meslekler arasında yer alan kamış örücülüğünü yapanlar, festivallerde yer almak istiyor.

Kıbrıs’ta 30-40 yıl önce bahçelerde portakal, limon, harnup, zeytin, badem, bağlarda üzüm, bostanda karpuz kavun toplamada kullanılan köfüne ve sepete, artık çok az yerde rastlanıyor. Plastiğin yaygınlaşmasıyla gözden düşen bu iş araçları, bunları imal eden kamış örücülüğü mesleğinin de gözden düşmesini beraberinde getirdi.

Kamış örücülüğü yapanlar, bu geleneksel mesleğin de diğer yok olma aşamasında bulunan geleneksel kültür öğeleri arasında yer aldığına işaret ederek, yok olmaması için diğer öğeler gibi festivallerin programlarına dahil edilmesini istiyor.

Geleneksel meslek

Her geçen gün ilgisizlik nedeniyle yok olmaya bir adım daha yaklaşan kamış örücülüğünü, inatla hala bu mesleği sürdürmeye çalışan Mustafa Gündüzyatmaz ve oğlu Salim Gündüzyatmaz’dan dinledik. Baba-oğul, eskiden evlerde ve tarım işlerinde kullanılan birçok eşyanın kamışlardan örüldüğünü, irili ufaklı sepetler ile köfünlerin bu eşyalardan bazıları olduğuna dikkat çekerken, binaların tavanlarında da kamıştan örülen hasırların serildiğini hatırlattı.

Mustafa Gündüzyatmaz, 1955 yılında Yayla köyünde doğdu. İlkokula üç yıl gidebilen Gündüzyatmaz, imkan olmadığı için eğitim göremedi ve 9-10 yaşında babasının yanında kamış işine başladı. O gün, bugündür de hayatını bu işten sağladığı gelirle sürdürüyor.

“Eskiden köfün çok kullanılırdı”
Mustafa Gündüzyatmaz, mesleğe başladığında köfün ve sepet ördüklerini ifade ederek, bu işin artık revaçta olmadığını söyledi. Eskiden köfünlerin çok kullanıldığını belirten Gündüzyatmaz, “Artık bu işle geçimimizi sağlamamız mümkün değil” dedi. Gündüzyatmaz, örnek olarak bahçelerde portakal, üzüm, harnup, zeytin toplamada hatta ekmekleri fırından çıkarırken bile köfün kullanıldığını ifade etti. Gündüzyatmaz, günümüzde meyvelik, sepet, masa için ufak sepetler, köfün yaptıklarını, yaz aylarında ise hasır işlediklerini belirtti.

Gündüzyatmaz, örme işlemi için kamışları bahçelerden kestiklerini söylerken, devletten kamış ekimi yapmak için yer istediklerini ancak, hiçbir devlet yetkilisinin kendilerine yardımcı olmadığına işaret etti.

Kamışın sulak yerlerden kesildiği zaman daha güzel işlendiğini anlatan Gündüzyatmaz, susuz yerden kesmemeye dikkat edilmesi gerektiğini belirtti.

Gündüzyatmaz, işin zorluklarından şöyle bahsetti:
“Bahçeye gidip kamışlar kesilir, kamışları keserken de yılanlarla karşılaşabiliriz. Tehlikeli bir iş asılında daha sonra kamışlar soyulur. Örerken de çok dikkat edilmesi gerekir kamışlar elinizi jilet gibi keser. Yaptığımız işin makinesi yok her şey elde yapılır.”

Atalarının mesleğini sürdürüyor
Mustafa Gündüzyatmaz’ın oğlu Salim Gündüzyatmaz da, 1976 yılında doğdu. Asıl mesleği makinistlik olan Gündüzyatmaz, “atalarından kalan mesleği” devam ettirmeye çalıştıklarını belirtti.
Gündüzyatmaz, hasır işi de yaptıklarını söyleyerek “Hasır işiyle geçimimizi sağlamak mümkün değil. Çünkü hasır işi yılın üç dört ayı yapılır. Şu an hasır işi yoktur otururuz” dedi.

Evlerin çatılarında kullanılmak üzere hasırdan şemsiye de yaptıklarını belirten Gündüzyatmaz, tüm işlerinde kamış kullandıklarını söyledi.

Gündüzyatmaz, Rum tarafından ilgi gördüklerini ancak geçişler konusunda sıkıntı yaşadıklarını belirtti.

Devletten yardım isteyen Gündüzyatmaz, festivallere kamış örücülüğün, hasır örücülüğünün de konulmasını talep etti.

Kıbrıs

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.