1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. OKUR: “TL BORÇLARA PEŞİN ÖDEMEDE YÜZDE 10 İNDİRİM YAPILACAK”
OKUR: “TL BORÇLARA PEŞİN ÖDEMEDE YÜZDE 10 İNDİRİM YAPILACAK”

OKUR: “TL BORÇLARA PEŞİN ÖDEMEDE YÜZDE 10 İNDİRİM YAPILACAK”

Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği ile KKTC Merkez Bankası, “Tahsili Gecikmiş Borçların Yeniden Yapılandırılması”yla ilgili yeni bir uygulama başlatıyor.

A+A-

UYGULAMADAN YARARLANMAK İSTEYENLERİN 31 OCAK 2014’E KADAR BORÇLU OLDUĞU BANKAYA BAŞVURMASI GEREKİYOR

Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği ile KKTC Merkez Bankası, “Tahsili Gecikmiş Borçların Yeniden Yapılandırılması”yla ilgili yeni bir uygulama başlatıyor.

Uygulamayla, donuk hale gelmiş Türk Lirası borçların, Devlet Planlama Örgütü (DPÖ) tarafından yayınlanan enflasyon oranlarına göre; aynı konumdaki yabancı döviz cinsinden borçların ise, 12/2013 sayılı yasa ekinde yer alan döviz katsayı tablosuna göre yeniden hesaplanmasını öngörülüyor.

Bu uygulamadan yararlananlar 2003 yılının Kasım ayında donuğa düşen bin TL borç, eğer donuğa düştükten sonra hiç ödeme yapılmadıysa 2 bin 397,90 TL olarak ödeyebilecek.

Borçlarını yapılandırmak isteyenler için son başvuru tarihi 31 Ocak 2014 olarak belirlendi.

Konuyla ilgili Bankalar Birliği ile Merkez Bankası konuyla ilgili bugün basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda Merkez Bankası Başkanı Bilal San ve Bankalar Birliği Başkanı Gülhan Alp ve Birlik Genel Sekreteri Halil Okur yanında banka yetkilileri de hazır bulundu.

SAN: SON BİR BUÇUK YILDA 3 YASA HAZIRLANDI… BU BİR YERLERDE HATA YAPILDIĞINI GÖSTERİYOR”

Toplantıda yaptığı konuşmada donuk alacaklar konusunun uzun süredir gündemde olduğuna işaret eden Bilal San, son bir buçuk yılda konuyla ilgili 3 yasa hazırlandığını, bunun “bir yerlerde hata yapıldığını” gösterdiğini söyledi.

San, “Öte yandan Bankalar Yasası 2006 yılından bu yana değiştirilmek üzere bekliyor” dedi.

Şimdiye kadar borçların yapılandırılması konusuna taraf olmak istemediklerini, ancak gelinen noktada yapılandırma tartışmalarının bankacılık sektöründeki mevduat miktarında düşüş yarattığını ve borçların ödenmemesi konusunun iş hayatına ahlaki çöküntü yaşattığını anlatan San, bu nedenle harekete geçmeye karar verdiklerini söyledi.

Mart ayında iç borçlanma ihalesi yaptıklarını, ancak kötü niyetli kesimlerin kendi amaçları için kullanmasından korktukları için sonuçları yayınlamadıklarını ifade eden San, 12 bankanın katıldığı ihaleye yoğun talep olduğunu söyledi.

“SORUN BORÇ ÖDEME KÜLTÜRÜ YETERSİZLİĞİNDEN” KAYNAKLANIYOR”

Ödenmeyen borçların yüksek enflasyonlu dönemlere bağlandığını ancak aynı dönemleri yaşayan Türkiye’de böyle sorun olmadığını iddia eden San, kişisel görüşüne göre borçların ödenmemesinin “borç ödeme kültürü yetersizliğinden” kaynaklandığını belirtti.

Daha önce uygulanan yapılandırma çalışmalarına bakılırsa bu durumun daha iyi anlaşılabileceğini söyleyen San, 2010 yılında başlatılan yeniden yapılandırma çalışmaları kapsamında protokol imzalayan kişi sayısı 240 iken, ödemelere devam eden kişi sayısının 27 olduğunu söyledi.

Bu kişilerin önemli bölümünün icradan kurtulmak için protokol imzaladığını ifade eden San, ikinci kez imzaya 30 kişi geldiğini; bunlardan sadece 10’unun ödemeye devam ettiğini söyledi.

San, bu durumdan sorumlu olanların mevcut sistemi işletmeyenler ve aksaklıkları gidermeyenler olduğunu söyledi.

Bu soruna yasalarla çözüm bulunabileceğine inanmadığını ifade eden San, hedef tahtası olmayı göze alarak kimsenin hayır diyemeyeceğini düşündükleri bu çözüm önerisini hazırladıklarını ifade etti.

“KAT UYGULAMASI TOPTANCI BİR ANLAYIŞ”

Kat çözümü yerine, DPÖ enflasyon endekslerine göre hesaplama yapılacağını ve peşin ödemelere indirim avantajı sağlanacağını dile getiren San, bankaların bu çözüm üzerinde uzlaşmaya vardığını anlattı.

Kat uygulamasını “toptancı bir anlayış” olarak niteleyen San, bunu aynı yılın farklı aylarında kredi alan kişilerin aynı kefeye konmasına bağladı.

ALP: “GEREK BANKALARIN GEREKSE MEVDUAT SAHİPLERİNİN YASAL HAKLARININ SUİSTİMALİNİ ÖNLEMEK İSTİYORUZ”

Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Başkanı Gülhan Alpi, birlik olarak alacaklı ve borçlunun hak ve menfaatlerini zedelemeden ve bunlar arasındaki hassas dengeyi bozmadan tahsilat süreçlerini hızlandırılmak, ve gerek bankaların gerekse mevduat sahiplerinin yasal haklarının suistimalini önlemek istediklerini belirtti.

Alp, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu duruşumuz çerçevesinde, yüksek enflasyon ve yüksek faiz dönemlerinden kalan, ve ülkemizdeki icra süreçlerinin hızlı çalışmaması nedeniyle biriken borç miktarlarının ödenebilir hale getirilmesi ve oluşan bu sosyal yaranın giderilmesine katkı yapılması amacıyla Birliğimiz, 2012 yılında yürürlüğe konan 12/2012 sayılı “Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken Ve/Veya Tahsil Edilemez Hale Gelen Borçların Ekonomik İyileştirme Kapsamında Yeniden Yapılandırılması Yasası” hazırlık çalışmalarında yer almış ve önemli katkılar sağlamıştır. 12/2012 sayılı yasa Birliğimiz öncülüğünde bankalarımızca iyi niyetle uygulanmış ve yasadan yararlanmak isteyen borç hamilleri yeniden yapılandırma imkanından istifade etmişlerdir.

12/2012 sayılı yasayı müteakip yürürlüğe konulan 12/2013 sayılı yeniden yapılandırma yasası  aleyhine,  üye bankalarımızın ortak kararı ve hukukçularımızın görüşleri doğrultusunda   Birliğimiz tarafından, Nisan 2013 tarihinde Anayasa Mahkemesinde dava açılmıştır. Diğer başka bir mesleki birlik tarafından da bu yasa aleyhine dava açıldığı malumlarınızdır.

Birliğimiz her zaman, “af” niteliğinde olan bu gibi yasal düzenlemelerin bir defaya mahsus olması gerektiğini, bu tür düzenlemelerin veya bunlara ilişkin tartışmaların süreklilik arz etmesi halinde başta finans sektörü olmak üzere ülke ekonomisi üzerinde yaratılan olumsuz etkilerin daha da artacağı görüşünü savunmaktadır.”

Alp, konuyla ilgili rasyonel değerlendirmelerin yapılmasını zorlaştıran ve “kamuoyu beklentilerini yanlış yönlendiren mesnetsiz ve tutarsız tartışmaların” ilgili tüm taraflara zarar vereceği endişesi ile Merkez Bankası Başkanı öncülüğünde borçların yeniden yapılandırılması ile ilgili kuralları hazırladıklarını söyledi.

“DEFLATÖR YERİNE ENFLASYON ENDEKSİ”

Bu uygulama çerçevesinde, Türk Lirası borçların faiz oranlarına dayalı deflatör uygulaması yerine, Devlet Planlama Örgütü’nün yayımladığı enflasyon endekslerine göre yapılandırılacağını ifade eden Alp, böylelikle müşterek bir paydada buluşulacağını ifade etti.

Alp, döviz borçlar içinse, 12/2013 sayılı yasa ekinde yer alan döviz katsayı tablosuna göre hesaplama yapılacağı bilgisini verdi.

OKUR: “31 OCAK’A KADAR BAŞVURU YAPILMALI”

Kuzey Kıbrıs Bankalar Birliği Genel Sekreteri Halil Okur da, yeni uygulamayla ilgili bilgi verdi.

Uygulamadan yararlanmak isteyenlerin 31 Ocak 2014’e kadar başvuru yapması gerektiğini belirten Okur, Türk Lirası cinsinden borç hesaplamasının DPÖ’nün enflasyon rakamlarına göre yapılacağını söyledi.

Okur, döviz cinsinden borçlarında ise, 12/2013 sayılı yasa ekinde yer alan döviz katsayı tablosunun kullanılacağını belirtti.

Mahkeme hükmü alınmış borçlarla ilgili yürürlüğün protokol imzalandığında başlayacağını anlatan Okur, mahkeme hükmü alınmamış borçlarda hükmün alınması için 1 yıl zaman tanınacağını ve yürürlülüğün hüküm alındıktan sonra başlayacağını ekledi.

“PEŞİN ÖDEMEDE YÜZDE 10 İNDİRİM”

Okur, peşin ödemelerde TL cinsi borçlar için yüzde 10, döviz cinsi borçlar için yüzde 5 indirim yapılacağını ekleyerek, yapılandırma için herhangi bir komisyon ya da masraf talep edilmeyeceğini kaydetti.

Dövizde ve Türk Lirasında 50 bine kadar ödemelerin 5 yıla, 50 binden fazla ödemelerin 9 yıla kadar taksitlendirileceğini ifade eden Okur, ödemelerin 90 gün aksatılması halinde yapılandırma şartlarının ortadan kalacağını söyledi.

Okur, bankanın borçluya 15 gün, borçlunun bankaya 5 gün için bilgi verme yükümlülüğü olduğunu dile getirdi.

Uygulamayla ilgili yazının yarın veya Pazartesi günü bankalara gönderileceğini söyleyen Okur, uygulamanın önümüzdeki hafta yürürlüğe girmesini beklediğini ekledi.

BORÇLAR NASIL HESAPLANACAK?

Türk Lirası borçlarda ay ve yıl olarak borcun ilk kez donuğa düştüğü veya Tebliğe göre ilk kez donuğa düşmesi gerektiği tarihteki meblağ esas alınır. Bu meblağın çarpılacağı değer, cari yılın, yani 2013 yılının, en son ayına ait DPÖ endeks değerinin borcun ilk kez donuğa düştüğü veya Tebliğe göre ilk kez donuğa düşmesi gerektiği tarihteki endeks değerine bölünmesi ile bulunur.

Çıkan sonuç, borcun ilk kez donuğa düştüğü meblağ ile çarpılır, ve bu rakamdan borcun ilk kez donuğa düştüğü tarihten sonra yapılan ödemeler tenzil edilir ve yeniden yapılandırılmış borç miktarı hesaplanır.

Örneğin 2003 yılının Kasım ayında donuğa düşen bin TL borç miktarı için şu hesaplama yapılır: 1527.3/641.8=2.3797 X 1,000=2,379.70  – donuğa düştükten sonra yapılan ödemeler = yeniden yapılandırılmış borç miktarı.

DÖVİZ BORÇLARDA

Döviz cindi borçlarda da borcun ilk kez donuğa düştüğü veya Tebliğe göre ilk kez donuğa düşmesi gerektiği tarihteki meblağ esas alınır. Bu meblağ borcun donuğa düştüğü tarihe tekabül eden katsayı ile çarpılır ve 2011 tarihinden yeniden yapılandırma sözleşmesi tarihine kadar olan süre için madde 6’da belirtilen döviz faiz oranları kullanılarak faiz miktarı ilave edilir.

Bu toplamdan, borcun ilk kez donuğa düştüğü tarihten sonra yapılan ödemeler düşülür ve yeniden yapılandırılmış borç miktarı hesaplanır.

Örneğin: 2003 yılının herhangi bir zamanında donuğa düşen 1,000 Sterlin borç miktarı, 1,000 X 1.70 = 1,700 Stg. + (2011’den bugüne) faiz miktarı – donuğa düştükten sonra yapılan ödemeler = yeniden yapılandırılmış borç miktarı.

TAK

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.