1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. ÖLÜM RİSKİNE KARŞI KKTC’DEN EYLEM PLANI!
ÖLÜM RİSKİNE KARŞI KKTC’DEN EYLEM PLANI!

ÖLÜM RİSKİNE KARŞI KKTC’DEN EYLEM PLANI!

ÖLÜM RİSKİNE KARŞI KKTC’DEN EYLEM PLANI!

A+A-

KKTC ile Akkuyu arasının sadece 100 kilometre olduğu ve adanın tamamının, olası bir kazada yok olma tehlikesiyle yüz yüze kalacağına dikkat çekildi.

Kıbrıs’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta, Türkiye’nin Mersin Akkuyu ilçesine yapılması planlanan nükleer santral konusunda, ülkemizden resmi girişimler başlatılıyor. Çevre Platformu’nun, santralin yapılmaması konusunda resmi girişimlerde bulunacağı bildirildi.

Çevre Platformu’nun nükleer santrale karşı eylem planları olduğu belirtilirken, Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, “Yasal yollardan girişim yapmayı düşünüyoruz. Geçen gün Çevre Bakanı ile irtibata geçtik, konu Bakanlar Kurulu’nda da görüşüldü. Bunların daha da üzerine gitmeyi düşünüyoruz. Uluslar arası bir panel yaparak, insanlara bu santrallerin iyi bir şey olmadığını ve Kıbrıs’ı çok etkileyeceğini anlatacağız. Dolayısıyla da Platform olarak bazı hazırlıklarımız var” dedi.

Türkiye’de uzun tartışmalara neden olan, Mersin Akkuyu’ya yapılması planlanan Nükleer Santral ile ilgili ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) raporu geçtiğimiz gün Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylandı.

Akkuyu’da 20 milyar dolarlık yatırım için ihaleye çıkılan ve Rusya Federasyonu tarafından üstlenilerek, alt yapı çalışmaları  sürdürülen ‘Nükleer Santral’ yapımına, Türkiye’den yanı sıra ülkemizden de ciddi tepkiler geliyor.

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Mühendislik Fakültesi, Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Rana Kıdak ve TEMA Vakfı’nın KKTC temsilcisi ve Çevre Platformu Üyesi Ediz Tuncel, Türkiye’de yapılması planlanan ‘Nükleer Santral konusundaki görüşlerini gazetemizle paylaştılar.

Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, “nükleer santraller çok büyük kaza riski barındıran santrallerdir. Nükleer santralin yapılacağı Akkuyu ilçesi, Kıbrıs’a Mersin şehrinden de daha yakındır. Kıbrıs’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıktadır ve herhangi bir kaza olması halinde veya santral işletilirken, Kıbrıs’ın çok etkileneceğini düşünüyoruz” dedi.

Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Rana Kıdak da, “Kıbrıs’ı tehdit eder bir bölge seçilmiştir. Türkiye’de büyük şehirlerden uzak ama Kıbrıs’ın çok yakınında bir bölge, dolayısıyla bizim tasvip etmemiz mümkün değildir” diye konuştu.

TEMA Vakfı’nın KKTC temsilcisi Yrd. Doç. Dr. Ediz Tuncel ise, “korkunç potansiyel tehlikesi olan bu tür yatırımlara girişilmesi akıl alır gibi değildir. Olası bir kaza durumunda, dakikalar içinde etkileri bize ulaşır. Böyle bir tehlike ortaya çıkmadığı varsayılsa da, yaratacağı kirlilik yine bizi olumsuz etkileyecektir” dedi.

NİLDEN BEKTAŞ: KIBRIS’A YAKLAŞIK 100 KİLOMETRE UZAKLIKTA

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, nükleer santrallerin çok büyük kaza riski barındıran santraller olduğunu; santralden 300 kilometre etrafının etkileneceğinin saptandığını; nükleer santralin yapılacağı Akkuyu ilçesinin ise, Kıbrıs’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıkta olduğunu vurguladı. Mühendisleri Odası Başkanı Nilden Bektaş, Mersin Akkuyu’da yapılması planlanan nükleer santral konusunda gazetemize şu değerlendirmelerde bulundu:

“ÇOK BÜYÜK KAZA RİSKİ BARINDIRAN SANTRALLERDİR”

“Bu nükleer santral konusu uzun zamandır aslında Türkiye’nin gündemindedir. Biri Sinop, diğer de Akkuyu’da olmak üzere, iki tane santral yapılması planlanıyor. Biz nükleer santrale karşıyız. Karşı olmamızın da iki önemli nedeni var. Birinci ve en büyük nedeni aslında, bu nükleer santraller çok büyük kaza riski barındıran santrallerdir. Bir zamanlar nükleer hayatımıza iyi bir şey gibi girdi. Çünkü ucuz bir enerjiydi ve çok şey vaat ediyordu. Ama yaşanan kazalardan sonra nükleer o itibarını maalesef yitirdi. Ve bu itibarını tam olarak yitirmeye başlamışken, Avrupa ülkesi olan Türkiye’nin enerji kullanımı için böyle bir santrali tercih etmesi, bize göre anlamsızdır.

“KIBRIS’A MERSİN’DEN DE DAHA YAKINDIR”

“Biz de Türkiye’ye çok yakınız. Özellikle nükleer santralin yapılacağı Akkuyu ilçesi, Mersin şehrine Kıbrıs’tan daha uzaktır. Kıbrıs’a uzaklığı çok daha yakındır. Kıbrıs’a yaklaşık 100 kilometre uzaklıktadır. Ve herhangi bir kaza olması halinde veya santral işletilirken, Kıbrıs’ın çok etkileneceğini düşünüyoruz.”

“RESMİ GİRİŞİMLERDE BULUNMAYI DÜŞÜNÜYORUZ”

“Bunun için de santralin yapılmaması konusunda resmi girişimlerde bulunmayı düşünüyoruz. Çevre Platformu olarak bazı eylem planlarımız vardır. Yasal yollardan girişim yapmayı düşünüyoruz. Geçen gün Çevre Bakanı ile irtibata geçtik. Konu Bakanlar Kurulu’nda da görüşüldü. Bunların daha da üzerine gitmeyi düşünüyoruz ve uluslar arası bir panel yapmayı ve insanlara bu santrallerin iyi bir şey olmadığını ve Kıbrıs’ı çok etkileyeceğini anlatmamız gerektiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla da Platform olarak bazı hazırlıklarımız var.”

“KM’LERCE ÖTEYE RADYOAKTİF MADDELER YAYILABİLİYOR”

“Nükleer santral konusunda dünyaya baktığımızda, dünyadaki birçok ülkelerin ve özellikle gelişmiş teknolojisi olan ülkelerin, yeni santral yapmadığını, mevcut santralleri de aşamalı olarak kapatma yolunda bir politika güdüklerini görüyoruz. Gelişmemiş olan ülkelerde daha fazla bu santraller yapılıyor. Ama teknolojisi gelişmiş olan Japonya’da bile, yeni santral yapma konusunda bir karar yok ve nükleer politikalarını yeniden gözden geçiriyorlar. Çünkü çok fazla kaza riski barındırıyor ve bir kaza olması halinde kilometrelerce öteye radyoaktif maddeler yayılabiliyor.”

“300 KM ETRAFININ ETKİLENECEĞİ SAPTANDI”

“Örneğin Türkiye Çevre Mühendisleri Odası, bu konuda bir modelleme çalışması yaptılar. Biz de oradaki oda ile devamlı irtibat halindeyiz. Ve bu çalışmaya göre, gerek Sinop’ta gerekse de Mersin’de yapılacak olan bir santralden, 300 Kilometre etrafının etkileneceğini saptadılar. Biz ise ülke olarak 100 kilometre uzaklıktayız.”

DOÇ. DR. RANA KIDAK: AKKUYU’DA YAPILMASININ NEDENİ MEÇHUL

Kuzey Kıbrıs’ın çevre sorunları ile ilgili önemli açıklamalarıyla bilinen Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Mühendislik Fakültesi, Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Rana Kıdak ise, nükleer enerjiye tamamen karşı çıkmadıklarını ancak oldukça güvenli en son teknolojide yapılması ve bunun da yerleşim yerlerinden mümkün olduğunda uzakta olması gerektiğine dikkati çekti.

Nükleer Santral’in yer seçimine dikkati çekerek, özellikle Akkuyu’da yapılmasının nedeninin de meçhul olduğunu işaret eden Rana Kıdak, “eğer Türkiye’nin büyük şehirlerine enerji sağlanacaksa, enerji iletim hattı açısından Türkiye’nin daha ortalarına doğru yapılabilirdi” dedi. Doç. Dr. Rana Kıdak, Mersin Akkuyu’da yapılması planlanan nükleer santral konusunda gazetemize şu değerlendirmelerde bulundu:

“ÇIKACAK OLAN NÜKLEER ATIKLAR”

“Nükleer santrallerin ne kadar güvenilir olduğu halen dünyada tartışılmaktadır. Şuanda Rus yapısı bir sistem üzerinden tartışıyorlar. Rusya’nın da Çernobil gibi bir geçmişi var. Dolayısıyla güvenirliği konusunda birçok soru işaretleri vardır. Avrupa’da kullanılan birçok nükleer tesis vardır, kimsenin ruhu bile duymaz ama çevre mühendisleri açısından bu nükleeri çalıştırma sırasındaki aksaklıkların yanı sıra bir de çıkacak olan nükleer atıklar var. Bunların her birinin çok detaylı düşünülerek bu projenin yapılması gerekiyor. Bu konuda halkın çok daha iyi bilgilendirilmesini istiyoruz. Bir de nükleere gelene kadar diğer enerji fırsatlarını ne kadar iyi kullandık. Çünkü KKTC ve Türkiye’de yenilenebilir enerjiler açısından çok zengin kaynaklarımız var. Bunlara yönelinmesini isteriz.”

YRD. DOÇ. DR. EDİZ TUNCEL: BU TÜR YATIRIMLARA GİRİŞİLMESİ AKIL ALIR GİBİ DEĞİL

Doğanın korunması ve geliştirilmesini sadece ülkesel değil, bir dünya sorunu olarak gören TEMA Vakfı’nın KKTC temsilcisi ve Çevre Platformu Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ediz Tuncel de, alternatif enerji kaynakları dururken halen daha nükleer santraller üzerine kafa yorulmasının saçma olduğunu ifade ederek; “korkunç potansiyel tehlikesi olan bu tür yatırımlara girişilmesi akıl alır gibi değil” dedi. Yrd. Doç. Dr. Ediz Tuncel, Mersin Akkuyu’da yapılması planlanan nükleer santral konusunda gazetemize şu değerlendirmelerde bulundu:

“KORKUNÇ POTANSİYEL TEHLİKE”

“Küresel ısınmayı daha vahim hale getirmek için ellerinden geleni yaparlar. BM’nin İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi var. Bu sözleşme tam olarak uygulamaya konmasa da, özellikle bazı gelişmiş ülkeler bunu dikkate alıyorlar ve iklim değişikliği eylem planı hazırlıyorlar. Bu iklim değişikliği eylem planı, doğrudan doğruya enerji kaynaklarının nasıl kullanılacağı konusunda da bilgiler içeriyor.”

“BU KAYNAKLARDAN UZAK DURULMASI”

“Mevcut alternatif enerji kaynaklarının en verimli şekilde kullanılarak, nükleer santral gibi çok büyük potansiyel tehlike yaratan enerji kaynaklarından uzak durulması gibi bilgiler mevcut. Türkiye’de iklim değişikliği eylem planı ikişer yıllık periyotlar ile uygulamaya kondu. Bu uygulama aynı zamanda BM’nin İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin hükümlerini de içeriyor. Durum bu iken, bir yandan iklimsel zararları minimuma indirmek için ellerinden geleni yaparken bir yandan da korkunç potansiyel tehlikesi olan bu tür yatırımlara girişmesi akıl alır gibi değil.”

RUSYA’NIN ÇOK KÖTÜ BİR TECRÜBESİ VAR

“Üstelik de bunu Ruslar yapıyor. Rusların bunu yapması bir yandan iyi bir yandan da kötü, Rusların bu konuda Çernobil gibi çok kötü bir tecrübesi var. Ancak bu işin uzmanlarından bir tanesi gerçekten bunlardır, gerçekten bu işi iyi yapıyorlar. Ama Japonya’da bu işi en iyi yapanlar arasında iken, bir anda bir çevre felaketi ile karşı karşıya kaldı. Nükleer santralin devre dışı kalması ve zarar görmesiyle ortaya çıkan radyoaktif atıklar, inanılmaz derecede çevre tahribatına sebebiyet verdi. Bu olayın iki yıllık mazisi dahi yok. Durum bu iken inatla bu tip yatırımların üzerine gidilmesi akıl alır gibi değil.”

KIBRIS VE TÜRKİYE RİSK ALTINDA

“Sadece adanın tamamı değil Türkiye de aynı risk içerisindedir. Türkiye muazzam bir risk ile karşı karşıyadır. Kaldı ki ada kuzey doğu rüzgârlarına açıktır. Yani yıl boyunca esen rüzgârların çok büyük bir kısmı kuzey doğudan gelir. Olası bir kaza durumunda, dakikalar içinde etkileri bize ulaşır.”

KİRLİLİK BİZE ULAŞIR

“Böyle bir tehlike ortaya çıkmadığı varsayılsa da, yaratacağı kirlilik bize ulaşır. Bugün Amerika’da, nükleer santrallerin faaliyetleri mümkün olduğunca azaltılıyor, alternatif enerji kaynaklarına yöneliyorlar. Almanya, Fransa, Danimarka, Hollanda ve İngiltere de aynı şekilde. Dolayısıyla dünyada bunun örnekleri dururken, nükleer santral yatırımına girişmelerini akıl almıyor.”

 

Detay

 

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.