1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. “RUM YÖNETİMİ İNGİLİZLERİN HAKLARINI FESHETME HAKKINA SAHİP”
“RUM YÖNETİMİ İNGİLİZLERİN HAKLARINI FESHETME HAKKINA SAHİP”

“RUM YÖNETİMİ İNGİLİZLERİN HAKLARINI FESHETME HAKKINA SAHİP”

Kıbrıs’taki İngiliz Üslerinin Suriye için hali hazırda kullanıldığı ve İngiliz casus uçaklarının, neredeyse bir yıldır, Suriye üzerinde uçtukları ve istihbarat topladıkları haber verildi.

A+A-

“İNGİLİZ ÜSLERİ SURİYE İÇİN HALİ HAZIRDA İSTİHBARAT TOPLAMAK İÇİN KULLANILDI”

ÜSLERİN SALDIRI DURUMUNDA KULLANILMASI İÇİN, BM GÜVENLİK KONSEYİ KARARI GEREKLİ

Kıbrıs’taki İngiliz Üslerinin Suriye için hali hazırda kullanıldığı ve İngiliz casus uçaklarının, neredeyse bir yıldır, Suriye üzerinde uçtukları ve istihbarat topladıkları haber verildi.

Üsler konusunun, İngilizlerin, gerek yaptıkları düzenlemelerle Kıbrıs sorununda rahatsızlık verdikleri, gerek de Üsleri savaş amaçlı kullanmaya niyetlendikleri her seferinde gündeme geldiğini yazan Fileleftheros gazetesi, son günlerde, Suriye’de yaşanan gelişmelerden ötürü, Üslerin İngilizler tarafından kullanılmasından söz edilmekte olduğunu kaydetti.

Rum kesiminde, Londra’nın “Rum hükümetinin Üslerin savaş planlamaları için kullanılması durumunda haberdar edileceği ve ülkenin bu konuda sürprizlerle karşılaşmayacağı şeklinde güvenceler verdiğinin” ifade edildiğini kaydeden gazete, öte yandan, 1960 Kuruluş Anlaşması uyarınca, İngilizlerin, Üslerin dış kullanımıyla alakalı olarak, Rum Yönetimini bilgilendirmek zorunda olmadıklarına işaret etti.

İngilizlerin Rum Yönetimini durumdan haberdar etmelerinin, iyi niyet ve kendi isteklerine kalmış bir şey olduğunu belirten gazete, Üslerin 1991 yılında meydana gelen Körfez savaşı ile 2003 yılındaki Irak savaşında kullanıldığını anımsattı.

Suriye’deki mevcut krizde ise, Üslerin hali hazırda neredeyse bir yıldır istihbarat toplamak amacıyla kullanılmakta olduğunu yineleyen gazete, İngiliz Üslerinden kalkan casus uçaklarının, Suriye’de olup bitenlerle ilgili olarak, “müttefik güçleri” bilgilendirme sorumluluğuna sahip olduklarını anlattı.

Bunun da ötesinde, İngiliz Üslerinin, bu savaşa hazırlanmakta olan tüm güçler için çok önemli olarak addedildiklerini, çünkü Üslerin bölgedeki düğüm noktasını teşkil etmekte olduklarını kaydeden gazete, (ekonomik açıdan pahalıya mal olan) uçak gemilerinin konuşlandırılması yerine, savaş bölgesine yakın olan Üslerin bulunduğunu ifade etti.

Üslerin saldırı durumunda kullanılması için, BM Güvenlik Konseyinin kararı olması gerektiğini vurgulayan gazete, İngiliz “Karşı İstihbaratının”, Ağrotur ve Dikelya Üslerinden, aynı zamanda Trodos’ta bulunan radardan, Suriye Ordusunun faaliyetlerini izlemekte olduğunu ve İngiliz Basınında da yer aldığı gibi, bu durumun Suriye’deki muhaliflerin işini kolaylaştırdığını belirtti.

Sahip oldukları ultramodern askeri havalimanının haricinde, Üslerin, Trodos’ta olduğu gibi gelişmiş elektronik sistemlere de sahip olduklarını kaydeden gazete, Agios Nikolaos (Ay. Nikola- Yamaçköy)’deki istasyonun, ABD’nin Küresel Gözetim Ağı olarak bilinen meşhur “Echelon” sisteminin bir parçasını teşkil etmekte olduğunu kaydetti.

Bu tesisin, yalnızca Orta Doğu’da değil, aynı zamanda Orta Asya’daki bütün haberleşmeyi takip etmekte olduğunu belirten gazete, kayıtların uydu aracılığıyla İngiltere’ye, oradan da “Echelon’un” ABD’deki merkez istasyonuna nakledilmekte olduklarını ifade etti.

Her şeyin İngiliz Üslerinden işte bu şekilde takip edilmekte olduğunu, aynı zamanda askeri tesisleri kullananların yalnızca İngilizler olmadığını yazan gazete, bunların Amerikalılar tarafından kullanılmakta olduklarını da anlattı.

2006 yılında Lübnan’da çıkan kriz dışında, Rum Hükümetinin başka hiçbir durumda Üslere yönelik dinamik bir faaliyette bulunmadığını kaydeden gazete, o dönem, yabancı devletlere ait bütün uçakların İngiliz Üslerine inişlerinin yasaklandığını anımsattı.

LUKAİDİS: “RUM YÖNETİMİ İNGİLİZLERİN HAKLARINI FESHETME HAKKINA SAHİP”

Gazete yukarıdaki ara başlıkla yayımladığı haberinde ise, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’nin eski yargıçlarından Lukis Lukaidis’in, yakın zamanlarda gazetede yer alan röportajını anımsattı ve Lukaidis’in, Rum Yönetiminin, Anlaşmalar Hukuku uyarınca, İngilizlerin Üslerin kullanımıyla ilgili haklarını feshetme hakkına sahip olduğunu söylediğini aktardı.

Kathimerini gazetesi ise “Lefkoşa’nın Savaş Tahtasındaki Hareketleri” başlıklı haberinde, Rum kesiminin rolünün istikrar ülkesi olarak gösterilmesi için, diplomatik anlamda teyakkuza geçildiğini yazdı.

Rum hükümetinin Suriye krizindeki hareket ekseninin, Güney Kıbrıs’ın rolünün, bölgedeki istikrar ve güvenlik ülkesi olarak yüceltilmesi şeklinde olduğunu anlatan gazete, muhatap alınan şeyin, Rum kesiminin Moskova, Pekin ve Arap Dünyasıyla olan ilişkilerine dokunmayacak şekilde; Washington’dan Brüksel’e kadar olan batı unsuru olduğuna dikkati çekti.

Elindeki bilgilere dayanarak, Rum kesimi ile Atina’nın bundan ötürü “sorunun parçası olmadan, bölgedeki gelişmelerde yer alamayacaklarında mutabık kaldıklarını” kaydeden gazete, devamla, yetkili birimlerin pratik aşamada, olası bir savaş durumunda, daha sonra ülkelerine gidecek yabancı vatandaşları kabul etmeye ve misafir etmeye hazırlanmakta olduğunu anımsattı.

“KIBRIS ÜZERİNDE İKİ HAVA SAVUNMA BÖLGESİ… SURİYE’DE SAVAŞ DAVULLARI ÇALIYOR”

Simerini gazetesi ise yukarıdaki başlıklarla manşetten yayımladığı haberinde, Rus füze kalkanının Kıbrıs’taki İngiliz Üslerini de korumakta olduğunu, öte yandan Esad rejiminin merkezi kalkanını, S-300 füzelerinin oluşturmakta olduğunu yazdı.

Dün gece ulaşan son bilgilerin, Amerikalıların Suriye’yi, bir aksilik çıkmaması halinde bugünün şafağında vurmaları yönünde olduğunu kaydeden gazete, saldırıların 3 gün sürmesinin beklendiğini belirtti.

Esad rejiminin “Scut” füzelerine sahip olması ve İngiliz Üslerinin de bunların menziline girmesinden dolayı, Rum Yönetiminin hava savunmasını devreye soktuğunu kaydeden gazete, Rum kesiminin hava savunmasının, “Buk” ve “TOR-M1” isimli Rus füzeleri tarafından desteklenmekte olduğunu haber verdi.

Haberde, saldırıların, bölgede bulunan Amerikan gemileri ve bunların füze sistemleri ya da kendi hava savunmasını faaliyete geçirme imkânına sahip olan Rum Yönetimi aracılığıyla gerçekleşebileceği de ifade edildi.

Gazete, İngiliz Üslerinde, 5’inci kuşak “Eurofighter Typhoon” savaş uçaklarının konuşlandığını ve şu an 6 olan uçak sayısının, 14 hatta 20’yi bulabileceğini de ekledi.

KASULİDİS: “BİZİ SALDIRI MEZESİ OLARAK KULLANMAYACAKLAR”

Fileleftheros’un haberine göre ise, Suriye krizi hakkında açıklama yapan Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Rum Yönetiminin, topraklarının Suriye aleyhindeki saldırılar için saldırı mevzisi olarak kullanılmayacağına dair güvenceler aldığını söyledi.

Rum kesiminin, buna paralel olarak, Orta Doğu’dan yabancı vatandaşların tahliyesi için transit durak olarak işlev göstermeye hazır olduğunu yineleyen Kasulidis, Rum hükümetinin, Suriye’de siviller ve çocuklara yönelik olarak kimyasal silah kullanılmasıyla ilgili endişesini defalarca ifade ettiğini de söyledi.

Bir soruya karşılık, Amerika tarafından Rum kesiminden kolaylıklar istenmediği yanıtını veren Kasulidis, Rum kesiminin, istikrar, barış ve güvenlik ülkesi olarak, Orta Doğu bölgesindeki dost ülke vatandaşlarının tahliyesinin gerekmesi halinde, bir sığınak olarak sorumluluk almaya hazır olduğunu ifade etti.

Rum kesiminin bu özelliğini korumak istediğini dile getiren Rum bakan, bir yandan barış ve güvenlik sığınağı, bir yandan da saldırı mevzisi olmaları arasında bir çelişki olmayacağını sözlerine ekledi.

TAK

Etiketler : , ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.