Alagadi Plajı’nda geçtiğimiz pazar günü 14 yaşındaki Hatice Tuğba Uçar’ın boğularak yaşamını yitirmesi, yıllardır devam eden “cankurtaran” tartışmasını yeniden gündeme taşıdı.

Yasada, deniz kazalarını önleme ve can kurtarma sorumluluğunun işletme veya mal sahibine verildiği ifade edilirken, kaymakamlık kontrolündeki Alagadi gibi sahillerin belediye veyahut özel şahısların işletmesine verilerek halkın güvenliğinin sağlanabileceği kaydedildi.

İlçe Emniyet Kurulu’nun aldığı kararlar ve yapılan denetimlerle özel tesislerde jet ski kazası ve boğulma vakalarının önüne geçilmeye çalışıldığını belirten yetkililer, Çevre Dairesi’nin, Özel Çevre Koruma Bölgeleri’nde sadece denetleme yaparak çevrenin korunması için çalıştığını vurguladı.  

Harmancı: Eksiklik varsa yasa yapılmalı
KIBRIS Gazetesi’ne konuşan Turizm, Çevre ve Kültür Bakanı Mehmet Harmancı, turistik tesislerle ilgili olarak denetleme ve çalışma yapıldığını, ancak belediyelerin kontrolündeki halk plajları konusunda genelge veyahut yeni yasalar hazırlanabileceğini söyledi.

   Halk plajlarının belediye ve kaymakamlıkların kontrolündeki yerler olduğunu kaydeden Bakan Harmancı, İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı’nın kargaşayı ortadan kaldırmak adına genelge yayınlayabileceği ve hatta eksiklik varsa halk sağlığı hususunda yasa da yapılması gerektiğini vurguladı.

“Sorumluluk işletmeci ve mal sahiplerinde”
Çevre Koruma Dairesi Müdürü Eşref Ünlüsoyer de, her türlü deniz kazasında sorumluluğun yasa gereği işletmeci veyahut mal sahibinde olduğunu söyledi.

Plajların Kullanımı ve Denetimi Yasası’nın 10. maddesinde de belirtildiği gibi sorumluluğun işletmeci ve mal sahibine verildiğini kaydeden Ünlüsoyer, bu kişilerin yasa gereği deniz kazaları ve can kurtarma önlemleri almaları gerektiğini vurguladı.

İlçe Emniyet Kurulu’nun 9 Mayıs 2013 tarihinde toplanarak her türlü kazanın önlenebilmesi için işletmelere 1 Haziran 2013 tarihine dek süre tanındığını ifade eden Eşref Ünlüsoyer, söz konusu tarihten sonra birtakım denetimler de yapıldığını belirtti.

Özel Çevre Koruma Bölgeleri’nde mal sahiplerinin devlet veya özel şahıslar olabileceğini dile getiren Ünlüsoyer, devlete ait olan hali arazilerde mal sahibinin İçişleri Bakanlığı ve Kaymakamlıklar olduğunu vurguladı.

Kaymakamlıkların belediyeler veyahut özel şahıslara bazı bölgelerin kullanımını verebildiğini söyleyen Ünlüsoyer, Çevre Dairesi’nin mal sahibi olmadığı, sadece çevrenin korunması için denetimler yaptığını kaydetti.

Kıbrıs