1. HABERLER

  2. KIBRIS

  3. TALAT KIBRIS’TA GELİŞEN OLAYLARI DEĞERLENDİRDİ
TALAT KIBRIS’TA GELİŞEN OLAYLARI DEĞERLENDİRDİ

TALAT KIBRIS’TA GELİŞEN OLAYLARI DEĞERLENDİRDİ

2. Cumhurbaşkanı Talat, ekonomik olarak doğalgazın Türkiye’den gitmesinin tek makul yol olduğunu ancak bunun da açıkça Kıbrıs sorununun çözümüne bağlı olduğunu tekrarladı.

A+A-

2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Güneydeki doğalgazın nakli konusunu teknik olarak değerlendiremeyeceğini, ancak Rumların doğalgazın naklinin Türkiye üstünden olmasına karşı durmasının, Rumlar açısından doğru olabileceğini çünkü Kıbrıs sorununun devam ettiği koşullarda Türkiye’ye bağımlı olmak istemediklerini kaydetti.

2. Cumhurbaşkanı Talat, ekonomik olarak doğalgazın Türkiye’den gitmesinin tek makul yol olduğunu ancak bunun da açıkça Kıbrıs sorununun çözümüne bağlı olduğunu tekrarladı.

2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın bürosundan yapılan açıklamaya göre, Talat,  BRT’de katıldığı bir programda Kıbrıs’ta gelişen olayları değerlendirdi.

Kıbrıs sorunu çözülmüş olsaydı Kıbrıslı Rumların bugünkü krizi yaşamayacağı şeklinde geçmişte söylediği ifadeyi değerlendirmesi istenen Talat,  bu görüşün doğru olduğuna inandığını söyledi.

YUMURTALAR BİR SEPETTE

Talat, Rum tarafındaki krizin öncelikle bir finans krizi olduğunu ifade etti ve Rum bankalarının bütün yumurtaları bir sepete koyduğunu anlattı. Rum bankalarının paralarını Yunan tahvillerine yatırdığına dikkat çeken Talat, Kıbrıs sorunu çözülseydi bu paraların başka alanlara yatırılabileceğini,  örneğin inşaat sektöründe ve çözümün tetikleyeceği diğer sektörlerde kullanılabileceğini söyledi.

Maraş’ın imarını örnek gösteren Talat, bunun için çok yüksek değerde bir imar planının telaffuz edildiğini hatırlattı ve çözüm olsaydı bu alana para yatırılabileceğini belirtti.

Çözüm olsaydı ortak hükümetin, tek taraflı kaynak kullanımını caydırmış olacağını, Merkez Bankası’ndaki Kıbrıslı Türk yöneticilerin yanlış yatırımları engellemiş olacaklarını vurgulayan Talat, “Kısacası, çözümsüzlüğün en büyük mağduru her zaman Kıbrıslı Türkler oldu, ama ülkenin bir yarısı sıkıntı yaşarken diğer yarısı rahat edemez, gün gele büyük zararlarla karşılaşabilir diyorduk, dediğimiz oldu” şeklinde konuştu.

MARİ PATLAMASI

Hristofyas’ın olayları iyi yönetemediği şeklindeki bir görüşe karşılık Talat, “Orasını bilemem ama Mari patlaması ortadadır” dedi. Konu ile ilgili raporda Hristofyas’ın sorumlu tutulduğuna dikkat çeken Talat, patlamanın yaz sıcağından olduğunu, bunun tek sorumlusunun da Hristofyas olmadığını, örneğin askerin de görevini tam olarak yapmadığını düşündüğünü ifade etti.

UYARI VEYA KORKUTMA

TC Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun “ya taksim ya çözüm” şeklindeki sözlerini de değerlendiren Talat, “Bu bir çeşit uyarı veya korkutma olarak algılanabilir” dedi. Bunun uluslararası hukuk bağlamında mümkün olmadığını, aslında seçeneklerin “ya çözüm ya statüko” olarak gerçekleşebileceğini söyledi.

ANASTASİADİS

Anastasiadis’in izleyeceği yol hakkında da görüşlerini açıklayan Talat, Anastasiades’in bazı taahhütleri olduğunu, görüşmeci olmayacağını, kendisinin yerine Ulusal Konsey’in ve tabii ki DİKO’nun da onaylayacağı birisinin olacağını söylediğine dikkat çekerek, liderler düzeyinde olmayacak bir görüşme sürecinin anlamsız olacağını anlattı.

Bu hususta uluslararası toplumun etkili olacağını, henüz BM’nin tavrını belli etmediğini hatırlatan Talat, “BM’nin tutumu ortaya çıkınca görüşmelerin bizi nereye kadar götürebileceğini değerlendirebileceğiz” şeklinde konuştu.

ÇÖZÜME HİZMET ETMEZSE…

Türk tarafından Anastasiades’i sıkıştırma çalışmaları olduğunu ve bunun doğru olduğunu söyleyen Talat, ancak bu sıkıştırma çabalarının çözümsüzlüğe hizmet etmesi halinde bir işe yaramayacağını belirtti.

RUMLARA BASKI

Avrupalıların Rumlara Annan Planı’nı kabul etmediklerini hatırlatarak baskı yaptıklarının belirtilmesi üzerine Talat; “Artık baskı yapsınlar. Çünkü dünyayı kandırdılar” dedi.

ÇÖZÜME YÖNELMEK

Güney Kıbrıs’ta Rus kara parasının aklandığı yolunda Avrupa basınında yer alan haberlerin sorulması üzerine Talat, Rum tarafının bu konuda ve Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünde yaptıklarının bir bedelinin olması gerektiğini söyledi. Talat, dolayısıyla Rumların artık çözüme yönelmeleri, bunun önemini anlamaları gerektiğini ifade etti.

KLİRİDİS OLSAYDI

Talat, Rum liderliğinde, Papadopulos yerine Klerides’in olması halinde Annan Planı’na “Evet” diyeceklerini düşündüğünü, çünkü Klerides’in planın hazırlanmasında büyük katkısının olduğunu belirtti.

Talat, AKEL’in hükümette kalabilmek uğruna Annan Planı’na “Hayır” dediğini hatırlatarak, halbuki Politbüro’da evet kararı çıktığını, sonradan bu kararın arkasında durulmadığını ve Merkez Komite’de kararın değiştiğini anlattı.

Kaynak:TAK

Etiketler : ,
Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.