Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Thalassaemia Merkezi’ne kan almak için giden Thalassaemia hastalarına bakan doktorun izinde olmasından dolayı kan verilemeyeceği söylendi. Hastalar ise bu duruma isyan etti
 
Ali CANSU

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Thalassaemia Merkezi’ne her 15 günde bir kan almak için giden Thalassaemia hastalarına “Doktor izinli evinize gidin bugün kan verilmeyecek” dendi.

Lefkoşa’dan, Güzelyurt’tan, Kalkanlı’dan ve çeşitli köylerden başkent hastanesine şifa bulmaya gelen hastalara verilen bu cevap büyük tepki yarattı.

Thalassaemia hastaları ve yakınları, “Yıllardır doktor açığımız var, bir türlü bu sorun çözülmedi. Ben soruyorum. Hangi ülkede hastalar kendi kanlarını kendileri buluyor? Biz artık kan da bulamıyoruz. Ne ailemizde, ne de çevremizde insan kaldı. Usandık, bıktık, yeter artık” dedi.

Bir thalassaemia hastası, “Devletin devamlılığı yok mu? Sorunlarımızı kim çözecek? Yıllardır bunu ailelerimiz yaptı. Onları kaybettik şimdi bu görevi bizler üstlendik. Şimdi bizler yapıyoruz ama yeter artık. Başhekim ve sorumlusu da bizi anlamıyor” diye isyan etti.

Thalassaemia hastaları, doktorlarından çok memnun olduklarını ifade ederek, onun da izne çıkma hakkı olduğunu ifade ederek, merkezde bir doktorun yeterli olmadığını kaydetti.

Doktor hasta ve izinliydi

Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Kemal Deniz Dana, doktorun rahatsız ve izinde olması nedeniyle Thalassemia Merkezi'nde kan alma sorunu yaşandığını söyledi.

Sorunun merkeze bir doktor verilmesi ile kan alımlarının yapıldığını kaydeden Dana, bölüme ikinci bir doktor verilmesi için çalışmaların da bakanlık tarafından sürdürüldüğünü belirtti.

Thalassaemia hastaları konuştu

Nilsay Kadrioğlu

“52 yaşındayım ve 51 yıldır kan alıyorum. Yıllardır sorunlarımızı dile getirmeye çalışıyoruz. Her zaman büyüklerimiz bize ‘halledeceğiz’ demelerine rağmen, biri gider, diğeri gelir, sorunlarımız hiç çözülmüyor. Thalassemia Merkezi’nde doktor açığımız, kan ve park sorunumuz vardır. Geldiğimiz zaman araçlarımıza yer bulamıyoruz. Nereden başlayacağımı bilemiyorum. Bugün sabahleyin doktorumuz yoktu. Arkadaşlar KIBRIS Gazetesi’ni arayacağız dedikleri zaman bize doktor görevlendirildi. Haber aldık ve geldik. Sorunlarımızı neden bilmiyorlar? Devletin devamlılığı yok mudur? Biri gidip diğeri geliyor. 51 yıldır mücadele ediyorum ve artık çok yoruldum. Ben soruyorum. Hangi ülkede hastalar kendi kanlarını kendileri buluyor? Biz artık kan da bulamıyoruz. Ne ailemizde, ne de çevremizde insan kaldı.

Bir merci de yok mudur bu sözlerimizi dinleyip kulak verecek; bizi anlayacak. Bıktık, usandık, artık yorulduk. Yıllardır bunu ailelerimiz yaptı. Onları kaybettik şimdi bu görevi bizler üstlendik. Şimdi bizler yapıyoruz ama yeter artık. Başhekim ve sorumlusu da bizi anlamıyor. Kime söyleyelim. Gidenler söylüyor, komşu ülkede thalasemialıların özel park yerleri ve özel mikro-çipleri vardır. O park yerleri yalnızca onlara aittir. Kan sorunu ise hiç yoktur. Bu nedenle birçok arkadaşımız kanlarını güneyde almaktadır. Bıktık…

Kan alma basit görünen bir olay değildir. Geçenlerde bir arkadaşımız burada çok ciddi bir kan reaksiyonu yaşadı. İçeride ayrı bir doktor vardı ve müdahale edildi. Serviste bir doktor yeterli değildir. O da insandır. Demirbaş değildir. Yıpranıyor, onun da hakları vardır. Sen bütün yükü bir doktora yıkarsan artık patlar. Bu nedenle çoğu doktorumuzu kaybettik.”

Sumru Kalkanlı

“Ben Güzelyurt’tan, Kalkanlı köyünden geliyorum. Sabah geldiğimiz zaman kanların kesinlikle takılmayacağını söylediler. Sebebi doktor yokmuş. Çıkalım konuşalım dedik. İşten izin alıp geliyorum. Doktorumuz iki hafta izne çıktı ve salı günü geliyor. Bugün git, yarın gelirsin dediler. Ben de kabul etmedim. Arkadaşlar başhekimliğe konuşmaya gittiler. Başhekim kendileri ile görüşmemiş hatta kaale bile almamış. Daha sonra Sağlık Bakanı’na telefon açtık. Bakan bu işi çözeceğini söyledi. Saat 10.30’da doktor gönderildi.”

Emine Manioğulları

“Sabah 07.00’de eşim ve kızım ile birlikte Zümrütköy’den geldim. Bir saat bekledikten sonra hemşireler ‘Kan takılmayacak evinize gidiniz. Yarın baştan geliniz’ dediler. Başhekime gittim. İçeriye girdiğimde sekreteri dışarıda beklememizi söyledi. Hiç bizi dikkate almadı. Bu sürekli böyle oluyor. Başhekim bizi yanına çağırıp ilgilenmiyor ve sorunumuzu dahi sormuyor. Klimada otursun, devam etsin. Sağlık Bakanlığı’nı aradım, bizimle onlar ilgilendi. Teşekkür ederiz. Biz Sağlık Bakanlığı’nı aramasaydık herhalde eve gitmiş olurduk. Bir Başhekim nasıl olur da hastalar ile muhatap olmaz anlamıyorum.”

Şefik Dereli

“36 yıldır kan alıyorum. 15 günde bir Thalasaemia Merkezi’ne gelip kan alıyorum. Bugün geldim ve doktor olmadığı için kan alamayacağımı söylediler. Çünkü hastanede sadece bir doktor var. Doktor açığı olduğu için sorun yaşıyoruz. Herkesi eve yolladılar. Biz de gazeteci çağırıyoruz, sizi gazeteye vereceğiz dediğimiz zaman hemen doktor yolladılar. Doktor yıllık izne çıktı. Onun da hakkı. Ancak, buraya birinin görevlendirilmesi gerekiyordu. Doktorumuzdan çok memnunuz. Bize çok yardımcı oluyor. Ama o da yetişemiyor.”

Kıbrıs