Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Ali Çetin Amcaoğlu, Bafra’da yaşanan su sıkıntısının denizden arıtmayla giderilmesinin öngörüldüğünü, bu konuda bir sözleşme imzalanan İsrailli Tahal firmasının suyu üretmekle ilgili yükümlülüğünü gerçekleştirmemesi nedeniyle Su İşleri Dairesi tarafından cezai uygulama yapılmakta olduğunu söyledi.

Firmanın cezaların bağışlanması ile su üretiminin yapılmasını istediğini ancak Savcılık ve Sayıştaylıktan cezaların bağışlanamayacağı kararı çıktığını kaydeden Amcaoğlu, firmanın farklı taleplerde bulunduğunu ve bunun Savcılıkla paylaşıldığını söyledi.

Firmanın para taleplerinin karşılanması halinde sözleşmeye aykırı hareket edilmiş olunacağından bunun yapılmadığını ifade eden Amcaoğlu, firmanın alacaklarında kendilerinin de yasal çerçevede ısrarlı olduklarını belirtti.

Amcaoğlu, kendilerinin de tankerlerle su taşımaya başladıklarını belirtti ve firmanın açtığı davayı geri çektiğini kaydetti.

Amcaoğlu, Güzelyurt veya Gazimağusa’dan bu bölgedeki sorunun giderilme için su taşınması konusunda araştırma yaptıklarını, Gazimağusa’dan 40 günde borular döşenebileceğini ancak bu konuda çalışmaların sürdüğünü ifade etti.

Soyer: Tasis alınabilir, kamulaştırılabilir.

CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, bu konuda girişim yetersizliği olduğunu savundu.

Kendilerinin bu firmayla yaptıkları anlaşmanın ardından bu firma ile bir anlaşma daha yapıldığını ve bazı ödemelerin de yapılmadığını, sorunun derinleştiğini savunan Soyer, tankerle su taşıyarak sorunun nasıl çözüleceğini sordu.

Sayıştay bir karar alırken bunun getireceği mali mükellefiyetin düşünülüp düşünülmediğini soran Soyer, döşenen isale hatlarının atıl kalacağına dikkat çekti.

Tesisin alınabileceğini veya kamulaştırılabileceğini söyleyen Soyer, bunun kabul edilemeyeceğini söyledi.

Arıtma tesisi kurulduktan sonra ihale usulü ile 10 bin ton su arıtmanın kendileri döneminde gündeme geldiğini anlatan Soyer, o zaman Turgay Avcı’nın üzerinden suistimal iddiaları yapıldığını ve bunu başbakanın yaptığını, işin engellendiğini, bugün ise bu iki kişinin aynı partide kol kola olduğunu ileri sürdü.

Soyer, “Bir yıl sonra genel yerel seçimler yapılacak olmasına rağmen bugün 75 aza ve bir muhtar için seçim yapmaktan bahsedildiğine dikkat çeken Soyer, “Önümüzdeki 5 yılın 2.5 yılında arka arkaya seçimler nedeniyle seçim atmosferine girişilecek. Bu yanlışlığın en büyüğü” dedi.

Soyer, konu ile ilgili anayasada düzenleme yapmanın kaçınılmaz olduğunu savundu.

Türkiye’de 12 Eylül anayasasının değiştirilmemesine rağmen pek çok değişiklikler yapılarak ülkenin önünün açıldığın anlatan Soyer, KKTC anayasasının değiştirilebilmesi için 34 milletvekiline ihtiyaç duyulduğunu, bunun ardından da referandum istendiğini hatırlattı.

Kaynak: Kıbrıs