Ekonomik krizin vurduğu KKTC’de sorunlar sadece ekonomik değil, sosyal boyutta da tehlikeli bir boyut almaya başlıyor. Ekonomik sorunlar bireyler arası iletişimi, aile, iş ve sosyal çevre ilişkilerini tehdit ediyor ve sosyal patlamaların yaşanmasına zemin hazırlıyor.  

Sağlık Psikoloğu Şerife Çelik, toplumsal sorunların kapıda olduğunu söyleyerek, sosyal yaşam kalitesi düşen ve ekonomik darboğaza giren bireylerin ilişkilerinin bozulduğunu kaydetti. 

İnsanoğlunda iki ana temel: Üretme ve tüketme 

İnsanoğlunun doğası gereği kendi neslini devam ettirme gereksinimi olduğunu ifade eden Çelik, bireylerin ev hayatları, aileleri, eşi ve çocuklarıyla arasında olan ilişkiler dikkate alındığında üretme ve tüketme gibi iki temel ana etkenin dikkate alındığını söyledi. 

Sonraki nesillere maddi, manevi bir şey bırakılamayacak 

En büyük sosyal sorun açmazının bireylerin kendilerinden sonra gelecek nesillere bir şeyler bırakamayacak olmasını hissetmesi olduğunun altını çizen Çelik, “Sonraki nesle bir şeyler bırakmak sadece maddi değil, manevi olarak da gerçekleşemeyeceği için, bunu gerçekleştirebilmenin yolları aranacak toplum içerisinde” diye konuştu. 

İkinci iş, sosyal ve bireyler arasındaki iletişimleri olumsuz etkileyecek

Toplum içerisindeki bireylerin yaşam koşullarında ve sosyal yaşamlarında kaliteli ve yaşam refahı yüksek standartları stabil tutabilmek için mevcut zor koşullarda iki katı çalışma veya ikinci iş yapma gibi bir eğilime girmeleri ile iletişim ve ilişkilerinin tehlikeye girme riskinin arttığına dikkat çeken Çelik şunları söyledi: “Ailelerin birbirini az görmesi, ebeveynlerin çocukları ile daha az zaman geçirmeye başlaması ve daha birçok etken iletişim ve ilişkilerde belirleyici rol oynayacaktır.”

Toplumsal sorunlar artıyor, insanlar isyan ediyor 

Toplumsal ve sosyal sorunların artış göstereceğinin de altını çizen Çelik, birçok öngörü ve mesajın bu yönde olduğuna vurgu yaptı. Çelik, “Bugün bireyler isyan ediyor. İnsanlar bugün sosyal medyada isyanlarını videolara çekip paylaşıyor. Bunlar toplum ve hükümetler açısından algılanması gereken önemli mesajlardır” dedi. 

Sorunlar, aileden başlayarak toluma yansıyor

Çelik bireylerin hem psikolojik hem sosyal hem de ekonomik anlamda birçok koldan olumsuz etkilenmeye başladığına dikkat çekerek, bunun da beraberinde birçok sorunsalı getirdiğini ifade etti. Çelik, “Bu sorunsalların temelinde çekirdek aileden toplumun geneline belli formlarda yayılan iletişim bozuklukları veya istemediğimiz davranış bozukluklarıdır. Bu açıdan toplumda beklenen toplumsal sorunlar ve isyanların artışının gerçekleşeceğini ön görebiliyoruz” diye konuştu. 

“Hükümete büyük görevler düşüyor”

Toplumsal patlama ve sorunların tetiklediği ekonomik kriz ve yaşanabilecek sosyal travmaların önüne geçilebilmesi için hükümete büyük sorumluluklar düştüğünden de bahseden Çelik, “Toplumda önlem alma veya inisiyatif üstlenme görevi olan mercilerin yetersiz olduğunu her fırsatta söylüyoruz. Bir de tüm bunların üzerine ekonomik sorunlar eklenince belli bir yaşam standardına alışmış ve o standartta var olmuş bireylerde çeşitli psikolojik açmazlar ve iletişimde zayıflamalar ve sorunlar görülmesi kaçınılmaz olacaktır” ifadelerini kullandı. 

Çekirdekten toplumun geneline dalga dalga yayılacak

Sosyal sorunların çekirdek yani ev içinden dışarıya doğru bir dalga halinde gelişeceği ve yaşanacağını söyleyen Çelik, “Ekonomik problemleri ile boğuşmaya çalışan birey daha çok çalışmaya başlayacak, bu ev içi iletişim ve paylaşım kalitesinde bozukluğa neden olacak ve aile bireyleri arasında sorunlar baş göstermeye başlayacak. Bu dalga kademe kademe toplumun geneline aynı şekilde yansıyacak ve topyekun toplumsal bir yumak haline gelecek” diye konuştu. 

“Sağlıklı bireyler olarak sonraki nesillere ulaşma isteği var”

Sosyal bir varlık olan insanın bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Çelik, insanoğlunun sağlıklı bireyler olarak sonraki nesillere ulaşma gayretinin birçok etkeni içinde barındırdığı için, bu şartların oluşmaması halinde de iletişim ve ilişki bozukluklarının önlenemeyeceğini söyledi.